2021 yılı Aralık ayına ve 2021 yılının 12 aylık dönemine ait enflasyon istatistikleri 3 Ocak Pazartesi günü yayınlandı.

2021 yılı Aralık ayına ve 2021 yılının 12 aylık dönemine ait enflasyon istatistikleri 3 Ocak Pazartesi günü yayınlandı.

İlk açıklama saat tam 09:30’da Prof. Dr Veysel Ulusoy liderliğinde çalışan bağımsız bilim insanları tarafından oluşturulan ENAGrup tarafından yapıldı, açıklanan verilere göre:

ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi Aralık ayında % 19.35 arttı. ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi, E-TÜFE’deki 12 aylık artış oranı ise % 82.81 olarak gerçekleşti.

İkinci açıklama ise saat 10 sularında TÜİK tarafından yapıldı, açıklanan verilere göre:

TÜFE’de 2021 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre % 13,58, bir önceki yılın Aralık ayına göre % 36,08, bir önceki yılın aynı ayına göre % 36,08 ve on iki aylık ortalamalara göre % 19,60 artış gerçekleşti.

Yİ-ÜFE 2021 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre % 19,08 bir önceki yılın Aralık ayına göre % 79,89, bir önceki yılın aynı ayına göre % 79,89 ve on iki aylık ortalamalara göre % 43,86 artış gösterdi.

2021 yılı Ocak ayı başında, dolar kuru 7,36 euro ise 9,03 Türk Lirası seviyesindeydi. Kurlar yılın son günü 31 Aralık 2021 tarihinde dolarda 13,32 Euro’da ise 15,08 seviyesine yükselmişti. Artış dolarda % 81 euroda ise % 67 seviyesinde gerçekleşmişti.

Malum emekli dul yetim ve memur maaşlarındaki artış büyük ölçüde TÜFE artışına bağlı ayrıca kira artışları da TÜFE’ye göre belirleniyor. Bu yüzden TÜFE değişimleri hem çok önemli ve hem de çok tartışmaya açık bir husus.

Birçok kesim ne yazık ki TÜFE değişimlerinin TÜİK tarafından doğru ölçülmediğini düşünüyor.

İşin açığı bende ENAG tarafından hesaplanan TÜFE’ye daha çok itibar ediyorum çünkü bu endeks hem kur hareketleriyle ve hem de TÜİK tarafından hesaplanan ÜFE rakamları ile çok daha uyumlu. Ayrıca hepimiz çarşı pazarda dolaşıp alışveriş yapıyoruz, piyasa gözlemlerimiz de TÜİK rakamlarından çok daha fazla ENAG rakamları ile uyumlu.

Bu gün sokağa çıkın ve 2021 yılında fiyatların gerçekten de sadece % 36 artığına inanıyor musunuz? Diye bir sorun bakalım bakalım kaç kişi evet anca o kadar artmıştır diye cevap verecek. Eminim ki sorduğunuz yüz kişiden biri bile bu yönde bir cevap vermeyecektir.

Enflasyonun bu kadar yüksek seyrettiği ve yüksek seyredeceğinin de belli olduğu bir ülkede işçiye, memura, emekliye sadece yüzde 30 – 40 zam vermek onları yokluğa yoksulluğa mahkûm etmektir.

Bakın asgari ücretlinin eline geçecek paraya sadece ve sadece yüzde 29,5 zam yapılmıştır!

Her ne kadar iktidar asgari ücrete % 50 zam yaptık diye iddia ediyor olsa da hesap ortadadır:

2021 yılı için asgari ücret net 2 bin 825 lira 90 kuruş ve evli eşi çalışmayan 3 çocuklu bir emekçi işin AGİ 456,13 Türk Lirası idi, yani asgari ücret ile çalışan evli üç çocuklu bir emekçinin eline net 3 bin 282 lira para geçiyordu.

2022 yılı içinse asgari ücret 4 bin 253 lira 40 kuruş olarak ilan edildi asgari ücretten vergi zaten kaldırıldı denilerek AGİ iptal edildi sonuçta evli üç çocuklu bir emekçinin eline geçecek para net olarak 4 bin 253 lira 40 kuruş olarak belirlenmiş oldu.

Bu yöntem uygulanarak 2022 yılında asgari ücretlinin eline net olarak geçen bedel sadece ve sadece yüzde 29,5 oranında artmış oldu.

Yıllık enflasyonun TÜİK rakamları ile bile % 36 artığı bir ülkede asgari ücrete sadece ve sadece % 29,5 zam yapmak işçinin emekçinin cebine cüzdanına hortum dayamaktır!

2022 yılının Türkiye’nin hiperenflasyona savrulduğu bir yıl olacağı kesinleşmiştir! Bu yüzden tüm çalışanların ve emeklilerin maaşı en fazla üç ayda bir güncellenmeli, gerçek enflasyon oranı doğru ölçülerek buna göre artırılmalıdır.

Yoksa demedi demeyin dar gelirlinin, ücretlinin işi çok ama çok zor olacaktır…