GSS Primleri İkiye Katlanıyor

Resmî Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla, Genel Sağlık Sigortası prim oranları yüzde 3’ten yüzde 6’ya çıkarıldı. Taşcıer, bu artışın dar gelirli milyonlarca insan için ağır bir mali yük yaratacağını belirtti.

“Bu artış, iktidarın bütçe dengesini toplumun en kırılgan kesimlerine yıktığının açık göstergesidir.”

Küresel piyasalar negatif seyrediyor
Küresel piyasalar negatif seyrediyor
İçeriği Görüntüle

1 Aralık itibarıyla en düşük GSS priminin 1.560 lirayı aşması bekleniyor. Yeni yılda yapılacak asgari ücret düzenlemesiyle birlikte prim artışı iki ay içinde yüzde 150’ye yaklaşacak.

Sosyal Devlet Anlayışı Geride Kaldı

Genel Sağlık Sigortası, 2008 yılında toplumsal riskleri paylaşmak ve herkese temel sağlık hizmeti sağlamak amacıyla hayata geçirilmişti. Ancak bugün sistem, işsizler ve düşük gelirli yurttaşlar için borç üreten bir yapıya dönüşmüş durumda.

Mevzuata göre bir kişi işsiz olsa bile, hane gelirine göre prim ödeme zorunluluğu devam ediyor. Tek geliri asgari ücret olan hanelerde işsiz gençler, sağlık hizmeti almamalarına rağmen prim borçlarıyla karşı karşıya kalıyor.

Borçlar Hızla Büyüyor

Biriken GSS borçları, gecikme zammı ve TEFE/ÜFE farklarıyla hızla büyüyor. E-haciz süreçleri devreye girdiğinde, banka hesapları, vergi iadeleri ve gelecekteki gelirler bile baskı altında kalabiliyor. Taşcıer, bunun sosyal güvenlik sisteminin koruyucu niteliğini aşındırdığını belirtti.

Yaşam Maliyetleri Artıyor

Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 28 bin lirayı, yoksulluk sınırı ise 92 bin lirayı aştı. Bekâr bir çalışanın yaşam maliyeti 37 bin liraya yaklaşırken, mevcut ücretler, emekli maaşları ve işsizlerin geçim mücadelesi ciddi şekilde zorlaşıyor.

“Geliri olmayan yurttaşı dahi borç yükünün altına iten bu uygulama, işsizliği bile lüks hâline getiren yönetim anlayışının açık göstergesidir.”

Bütçe Politikaları Toplumun En Kırılgan Kesimlerini Hedef Alıyor

Taşcıer, iktidarın bütçe anlayışını eleştirerek, kaynak arayışının sürekli olarak dar gelirli yurttaşlar üzerinde odaklandığını vurguladı. Sağlık, eğitim ve sosyal koruma alanlarındaki kamu yatırımlarının yetersiz kalmasının, sosyal devlet anlayışına aykırı olduğunu belirtti.

Sosyal Devletin Yükünü Vatandaş Üstlenemez

Taşcıer açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Sosyal devlet, riskleri paylaşan bir sistemdir. Ekonomik sıkıntı yaşayan yurttaşın omuzlarına yük aktaran bir model olamaz. Sağlık hakkı prim borçlarına, emeklilik güvencesi düşük aylıklara, işsizlik sigortası fiilen erişilemez hâle getirilmiş durumda. Bu tablo, yoksulluğun derinleşmesine ve güvencesizliğin yayılmasına yol açıyor.”

Çözüm: Hakları Güvence Altına Alan Sosyal Devlet

Taşcıer, CHP olarak sosyal devletin yükünü yurttaşa yıkan anlayışa karşı kararlılıkla duracaklarını belirtti.

“Türkiye’nin ihtiyacı, vatandaşın omuzlarına yük bindiren değil; yük alan bir sosyal güvenlik mimarisidir. Bu ülke, borçla terbiye edilen değil; hakları güvence altına alınan yurttaşlarıyla yeniden ayağa kalkacaktır.”

Muhabir: Ayşe Jülide Özdem