"Ata’mın Sözleri Fırçamın İzleri" Ressam Nazende Yücel’den Cumhuriyetin 100. Yılında Türk Kadınını Onurlandıran Özel Bir Sergi.

"Ata’mın Sözleri Fırçamın İzleri"

"Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.” Mustafa Kemal Atatürk

Ressam Nazende Yücel’den Cumhuriyetin 100. Yılında Türk Kadınını Onurlandıran Özel Bir Sergi. Atatürk’ ün kadınlara dair sözlerini kendi tarzı ve çizgileriyle, sıradan sanat pratiğinden ayrılarak yeni bir bakış açısıyla sunduğu bir mastır proje. Bu proje, sadece sanatsal bir değer taşımakla kalmayıp aynı zamanda özgün bir konsepti de hayata geçirmek adına önemli bir adım niteliğindedir.

Ressam Nazende Yücel; İlk, orta ve lise tahsilini Ankara'da tamamladı. Ankara Üniversitesi (ön lisans), Anadolu Üniversitesi İşletme (lisans) bölümünden mezun oldu. Halen Başkent Üniversitesi, Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Görsel İletişim ve Tasarım Bölümü Yüksek Lisans öğrencisidir. 1986-2017 yılları arasında Maliye Bakanlığında görev yapmıştır.2017'den bu yana ise Rekabet Kurumunda çalışmaktadır. Evli ve iki çocuk annesidir. Resim öğretmeni Sevgi YÜCELER 'in yönlendirmesi ile resim yolculuğu başlayan Yücel'in realist ve izlenimci olan resim anlayışı, zamanla yarı soyut ve figüratif bir hal almıştır.

Sanatçı, sergi hakkında;  “Bu özel sergi, Cumhuriyetimizin 100. Yılına özgü bir sanat yolculuğunu gözler önüne seriyor. Eserlerimde kadın figürlerini kullanarak, Cumhuriyetin temel değerlerini ve kadın haklarını çağdaş bir bakış acısıyla anlatma amacını güdüyorum. Atatürk'ün kadınlara yönelik güçlü sözlerini kendi tarzımla yorumlayarak, vizyonunu, özgürlük, eşitlik ve birlik gibi evrensel kavramlarla birleştiriyorum. Her eserde detaylar aracılığıyla duygularımı ve emeğimi izleyiciyle paylaşarak, Cumhuriyetin değerlerini günümüz perspektifiyle yorumluyorum. Bu tema altında, kadınların toplumsal rolü, modernizm ve geçmişle bağlantı gibi önemli konuları vurgulayarak izleyicilere düşündürücü bir sergi deneyimi sunmayı amaçlıyorum. Serginin kataloğunda, eserlerdeki derin anlamları ve eserlerin meydana geliş aşamasında hislerimi yazarak, gelecek nesillere küçük bir eser bırakma amacı güdüyorum.” Diyor..

Her bir tablonun oluşturulma süreci, sanatçının duygusal ve zihinsel bir yolculuğunu yansıtırken, aynı zamanda sanatseverlere güçlü bir mesaj iletiyor. Nazende Yücel'in eserleri, Cumhuriyetimizin 100. yılında sanat ve kadın haklarına dair bir çağrı niteliği taşıyor.

Sergi, Türk sanatına ve kültürüne katkı sağlamakla birlikte, Nazende Yücel'in sanatsal cesareti ve Atatürk'ün ileri görüşlülüğü ile birleşerek sanatseverlere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Yücel'in eserleri, Atatürk'ün sözleriyle biçimlenmiş kadın figürleriyle çağdaş bir bakış açısı sunarak Cumhuriyetimizin değerlerini anlatmaya, yaşatmaya devam etmektedir.

Nazende Hanım’ a resimlerinde  neden kadınların yüzlerinin olmadığını soruyorum, Atatürk portresini göstererek; “Görüyorsunuz portre resmi yapabiliyorum, portrelerde bir kişiyi resmetmişseniz o sadece o kişidir ve ona başka bir isim veremeyiz, benim resimlerimdekiler gelmiş, geçmiş, gelecek, doğmuş, doğacak bütün kadınları temsil etmektedir, o yüzden ben yüz yapmıyorum, isteyen istediğini oraya kayabilir diyorum..”

Sergi, Türk Tarih Kurumu Sergi Salonu’ nda ilk kez sergilendi, yıl içerisinde yurt içi ve yurt dışı sergileri devan edecektir. Ressam Nazende Yücel’ e teşekkür edip Atatürk Portresi ile son sözlerini almak istiyoruz;

“Cumhuriyet döneminde gerçekleştirdiği reformlar ve kadınlara tanıdığı haklarla, Atatürk, kadınları toplumsal, hukuki ve eğitimsel alanda özgürleştiren çığır açan adımlar atmış, onlara seçme ve seçilme hakkını tanımıştır. Bu nedenle, kadınlar Cumhuriyet'in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e, kadın haklarına verdiği destek ve Cumhuriyet'in temel prensiplerine olan katkılarından dolayı büyük bir minnet duyarlar.

Resmettiğim portrede, kendi sanat tarzıma ait iki kadın figürü, Atatürk'ün portresini taşıyan yuvarlak bir küreyi elleri üzerinde taşıyor. Bu küre, aynı zamanda bir dünyayı simgeler, burada Atatürk'ün sadece Türkiye'nin değil, aynı zamanda dünya lideri olarak önemini vurgular. Bu eseri, Atatürk'ün kadınlara kazandırdığı haklar ve ona duyulan minnet borcuyla özdeşleştirerek oluşturdum. Portredeki kadın figürleri, Cumhuriyet'in temel prensipleriyle birleşerek, duygusal bir bağ ve derin bir minnet ifadesi sunuyor. Bu eserimle, Atatürk'e duyduğum minneti, sanatsal bir anlatımla ifade etmek istedim.”