NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’i yaklaşan NATO Lahey Zirvesi’ne davet etti. Ancak diplomatik kaynaklar, bu davetin Ukrayna’nın üyelik yolunda somut bir ilerleme beklentisi olmayan bir “jest” anlamı taşıdığını belirtti.
Ukrayna’nın NATO üyelik talebi, savaşın başlamasıyla birlikte İttifak içinde daha fazla destek bulmaya başlamış olsa da, ABD’de Trump yönetimi döneminde bu beklentilerin karşılık bulması güçleşti. Trump, daha önce Ukrayna’nın NATO’ya üye olmasının gerçekleşmeyeceğini ve bu talebin savaşın kaynağı olduğunu ifade etmişti.
Rutte, 13 Şubat’ta yaptığı açıklamada, “NATO, Ukrayna’nın gelecekte üyeliğini destekliyor ancak barış görüşmelerinin NATO üyeliğiyle sonuçlanacağı konusunda hiçbir zaman kesin mutabakat sağlanmadı” dedi.
Daha önceki zirvelerde, özellikle 2008 Bükreş Zirvesi’nde, NATO müttefikleri Ukrayna’nın üyeliğini prensipte desteklemiş, Üyelik Eylem Planı (MAP) için hazırlıklara başlamıştı. 2014’te Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi sonrası Ukrayna üyelik politikasını hızlandırarak 2017’de üyeliği stratejik dış politika hedefi haline getirdi. 2019’da ise NATO üyeliği Ukrayna Anayasası’na eklendi.
2024 Washington Zirvesi’nde ise müttefikler, Ukrayna’nın NATO içinde tam Avrupa-Atlantik entegrasyonunu destekleyeceklerini duyurdu.
NATO üyeleri arasında ise Ukrayna’nın üyeliği konusunda görüş ayrılıkları bulunuyor. ABD, Macaristan, Belçika, Slovenya, Slovakya ve İspanya üyeliğe sıcak bakmazken, Almanya son dönemde üyelik için ön koşul olarak savaşın sona ermesini şart koştu. İngiltere, Fransa, İtalya, Polonya, Romanya ve Litvanya ise Ukrayna’nın üyeliğini destekliyor. NATO’ya yeni üye kabulü ise tüm üye ülkelerin onayını gerektiriyor.
Avrupa Birliği Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü (EUISS) analisti Ondrej Ditrych, AA muhabirine verdiği demeçte, NATO Lahey Zirvesi’nde odak noktasının Ukrayna üyeliği değil, savunma harcamalarında %5 hedefinin ve ittifakın birliğinin korunmasının olacağını belirtti. Ditrych, “Ukrayna üyelik sürecinde bu zirvede ilerleme beklenmemeli. Konunun şimdilik paranteze alınması tercih ediliyor” ifadelerini kullandı.
Ditrych, Ukrayna’ya ABD yapımı teknolojiler ve diğer yardımların devam edeceğini, üyelik sürecinin durmasının bu desteklerin sona ereceği anlamına gelmediğini belirtti. Ayrıca, Ukrayna’nın üyelik hedefinden vazgeçmesinin doğrudan Rusya ile barış anlaşmasına yol açmayacağını da sözlerine ekledi.