Enflasyon nasıl düşer dediğinizde kime sorsanız kamu tasarruf etmeli diyor. Bunu diyenler haklı da ve lakin bunu yapmak demek kadar kolay bir iş değil.
Kamu tasarruf yapsın dendiği zaman hemen ilk akla gelen makam araçlarını azaltmak, kullanımını sınırlamak falan gelir ama peşinen söyleyeyim bu tip ilk akla gelen önlemler çoğu zaman kulağa hoş gelse de sorunu çözmeyecektir.
Kamunun tasarruf yapmasını gerçekten de istiyorsanız önce kamu harcamalarına dair çok sıkı bir analiz yapmalı ve ancak ondan sonra hangi kalemlerden tasarruf yapılacağı belirlenmelidir. Gerçekten de attığın taş ürküttüğün kurbağaya değecek mi ancak böyle anlayabilirsiniz.
Ayrıca birçok kalemde gerçekten de tasarruf etmek mümkün olmayacaktır.
Örneğin:
Aldığınız kredileri ve bu kredilerin faizlerini ödememeniz çoğu zaman mümkün olmayacaktır değil mi?
Devletin sözleşmeye bağlanmış Yap İşlet Devret Projelerinin ödemelerini yapmaması da kolay değil.
Hulusi Akar’ın ifadesi ile 9 milyon Suriyeliye devlet bakıyormuş. Peki, bu kadar büyük bir gider kalemini ha deyince kontrol altına alabilecek misiniz?
Türkiye bildiğimiz kadarı ile Irak Suriye Libya ve Kıbrıs’ta hâlihazırda askeri güç bulunduruyor ve askeri operasyonlar yapıyor bunlardan vazgeçmek mümkün mü?
Bir ülkenin savunması son derecede önemlidir askeri harcamaları kısmak ne kadar kolay?
Emekli maaşlarını ödemeyecek misiniz?
İhtiyaç fazlası memurları işten çıkarmak mümkün mü?
Türkiye’de özel sektör birçok enerji yatırımı yaptı bunlara devlet alım garantisi verdi bu ödemeleri yapmamak mümkün mü?
Peki, hangi yatırımları yapmaktan vaz geçecek devlet?
Bakın yukarıda saydığım kalemler asıl büyük harcamaları kapsar ve bunlar hiçbir şekilde makam araçları gibi göze batmadığı içinde pek gündeme gelip konuşulmaz.
Halkta tasarrufla ilgili bir şeyler yapıyorum algısı yaratmak isteyen iktidarlar hemen göstermelik bir şekilde makam araçlarını gündeme getirir bak bunları atıyoruz, satıyoruz falan derler ama bunlar nafile gayrettir.
Şimdi diyeceksiniz ki peki hoca tasarruf yapılmasın mı?
Tasarruf elbette yapılsın fakat açıkça söylemek gerekirse çoğu zaman tasarruf yapma iddiası lafta kalır.
Aslında doğru yol ve yöntem tasarruf yapmaktan ziyade devletin gelirlerini artırmaktır. Fakat bu yöntem de kolay değildir çünkü devletin gelirlerinin etlice bir kısmı vergi gelirlerinden oluşur ve kişiler de doğal olarak vergi ödemekten pek hoşlanmaz. Siz daha fazla vergi salmaya kalkarsanız halk buna vergiden kaçınarak ya da iş yapmaktan vaz geçerek tepki verecektir.
Yahu o olmaz bu olmaz peki ne yapacağız?
Aslında yapılacak iş bellidir; hem vergileri makul bir oranda tutup ve hem de daha fazla vergi toplayabilmek için ekonomiyi büyütmek daha büyük bir ekonomiden daha az oranda vergi toplayarak daha fazla vergi geliri elde etmek ve bu şekilde harcamaları rahatça karşılamak mümkündür.
Peki, bunu yapmak kolay mıdır?
Elbette kolay değildir ve asıl maharet gerektiren de işte bunu başarmaktır. Zaten iktidarlar da bunu başaramadıkları için çarşafa dolanır, enflasyon yaratmak gibi saçma sapan çözüm yollarına yönelirler.
Bütün bunları biliyorsak çözümde ortada demektir ekonomiyi büyütüp refahı artıramayan, daha fazla vergi toplayıp harcamaları karşılayamayan beceriksiz ve liyakatsiz bir iktidarı gönderip yerine bunu başarabilecek bir iktidarı getirmek gerekir.
Peki, bunu yapmak mümkün mü?
Ne yazık ki bu tek adam sisteminde bunu yapmak da pek mümkün değildir. Recep Bey istemediği müddetçe bir erken seçim olmaz, zamanında yapılacak seçimlere ise 4 yıldan fazla bir süre var.
Sonuç olarak önümüzdeki dört yıl boyunca ne tasarruf yapılabilir, ne vergi gelirleri artırılabilir ve nede enflasyon kontrol altına alınılabilir.