İslamiyet’in kabulünden sonra ilim, şiir ve edebiyatta büyük bir gelişme olduğu Harezm'inilim ve sanat merkezi olarak nam saldığı tarih safihalarında yerini almıştır. Harezm halkının ilime, bilime, sanata düşkünlüğünden her zaman övgü ile bahsedilir. Ayrıca burada yaşayanzenginlerin kendi servetlariyle medrese ve kütüphaneler yaptırdıkları ve böylece ilimin ve kültürünün gelişmesine katkıda bulunduklarından söz edilir.
Ebu Reyhan el-Birûnî, Ebû Ca'fer el-Hârezmî, Ebü'l-Kāsım el-Zemahşerî, Necmeddîn-i Kübrâ – Harezm'in ünlü bilim adamları ve bilginleridir. Akli bilimlerin gelişmesinde çok önemli rol oynayan Harezm Memun Akademisi XI. Yüzyılda bu topraklarda inşa edilmiştir. Felsefe, matematik, gökbilimi, kimya, mantık, tıp, tarih, dilbilgisi, edebiyat, musiki, coğrafya gibi çeşitli alanlarda araştırmalar yapılmıştır.
'Bin kalenin diyarı' olarak adlandırılan Harzem, kendi sınırları içerisinde çok sayıda antik anıtları da bulundurmaktadır. Bin yıllık tarihe ev sahipliği yapmakta olan antik kentler,yerleşim yerleri, saraylar, camiler, minareler ve sokaklar bugüne kadar çok iyi muhafaza edilmiştir. Buradaki her çakıl taşı kelimenin tam anlamıyla tarih soluyor.
Bölgenin kalbi, 2700 yılı aşkın bir geçmişe sahip gerçek 'Gökyüzü altındaki açık hava müzesi' olarak adlandırılan Hiva şehridir. Hiva'nın tarihi merkezi, UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan ünlü 'İçan Kale' ve 'Dışan Kale' yerleşkeleridir. Kalta Minor (Kısa Minare), 218 adet ahşap sütunun üzerindeki işçilik ile göz kamaştıran Cuma Camisi, bu masalsı kentin sembolü olarak kabul edilen 56 metre yüksekliğindeki İslam Hoca Minaresi, Taş Avlu Sarayı, Köhne Ark Kalesi, Pehlivan Mahmud Türbesi, Nurullahbay Sarayı, Muhammed Emin Han Medresesi ve diğerleri Hiva'nın incileridir. Sardor Aliev