Türkiye’de orman yangınlarında görev alması için mahkumlardan da faydalanılması amacıyla Adalet Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı arasında “Hükümlülerin Rehabilitasyonu Amacıyla Ormancılık Faaliyetlerinde Çalıştırılmasına Dair İş Birliği Protokolü” imzalanmıştı.
Protokole göre bu görev karşılığında aylık 8 ila 10 bin TL ücret ödeneceği ve her bir çalışma gününün infaza 2 gün olarak yansıtılacağı hükümlülere duyurulmuştu.
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun 400 kişinin başvurduğunu, Muğla Seydikemer (Eşen) T Tipi Açık Cezaevi’nden 25 hükümlünün yangınla mücadele çalışmalarında görevlendirileceği açıklanmıştı. Ancak başvurulara dair resmi sonuçlar henüz açıklanmamışken, 25 asil ve 8 yedek olmak üzere toplamda 33 mahkumun siyasi referansla listeye alındığını ve geçtiğimiz hafta eğitime alındığı ortaya çıktığını belirterek “Torpil cezaevlerine de girdi” dedi.
YAŞLILAR VAR
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, yangınla mücadele edecek mahkumlar arasında 60 yaş üzerinde insanlar olduğunu daha da vahimi, eğitime alınan hükümlülerin siyasi etkiyle belirlendiği, isimlerin siyasi referanslarla listeye alındığı yönünde iddiaların kamuoyuna yansıdığını ileri sürdü.
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, konuya ilişkin olarak Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bir soru önergesi verdi. Önergede şu sorulara yanıt arandı:
- Duyuru ne zaman, nasıl ve hangi yolla yapıldı?
- Başvuru şartları neydi? Kaç kişi başvurdu?
- Değerlendirme hangi kurullar tarafından yapıldı? Yazılı sınav, mülakat ya da fiziki yeterlilik testi uygulandı mı?
- Sonuçlar henüz açıklanmamışken, 33 mahkum neden eğitime alındı?
- 60 yaş üzeri kaç mahkum bu listede yer aldı?
- Siyasi baskı ya da torpil iddiaları hakkında bir soruşturma başlatıldı mı?
Kamu kaynaklarının kullanıldığı, insanların hayatını riske atabilecek kadar ciddi bir sorumluluk yüklenen bu programda torpil iddiaları görmezden gelinemez. Hükümlüler arasında ayrımcılık yapıldığına dair en ufak bir şüphe bile adaletin onurunu zedeler.
Bizler, yalnızca adil, objektif ve liyakat esasına göre yürütülen bir sürecin takipçisi olacağız. Cevapsız bırakılacak hiçbir sorunun peşini bırakmayacağız.