Medicana International İstanbul Hastanesi Organ Nakli Merkezi’nden Dr. Öğr. Üyesi Amil Huseynov, Türkiye’de yaklaşık 30 binden fazla hastanın organ nakli bekleme listesinde bulunduğunu söyledi. Bu hastaların büyük kısmını böbrek, karaciğer ve kalp nakli bekleyen bireylerin oluşturduğunu belirterek, organ bağışı oranlarının artmasına rağmen kadavra bağışlarının halen yetersiz düzeyde kaldığını ifade etti. Dr. Öğr. Üyesi Huseynov, “Beyin ölümü gerçekleşen bir hastadan alınan organlar sekiz farklı kişiye yaşam umudu olabilir, bu nedenle kadavra bağışı teşvik edilmeli” diye konuştu.

‘BAĞIŞ İŞLEMLERİ ARTIK DAHA KOLAY’

Organ bağışı sürecinin artık çok daha kolaylaştığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Amil Huseynov, “Vatandaşlar, e-Devlet sistemi üzerinden birkaç adımda organ bağışı yapabiliyor. Bu sistem bilgileri doğrudan Sağlık Bakanlığı veri tabanına iletiyor ve güvenli bir şekilde kaydediyor. Organ bağışı sadece başkalarına umut vermek değil, aynı zamanda bir gün kendimizin ya da sevdiklerimizin de ihtiyaç duyabileceği bir yardım” dedi.

‘TÜRKİYE’DE CANLI VERİCİLİ NAKİLLER ÖN PLANDA’

Türkiye’nin organ nakli alanında güçlü bir sağlık altyapısına sahip olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Huseynov, özellikle canlı vericili nakillerde Avrupa’nın en yüksek başarı oranlarından birine ulaşıldığını söyledi. Ülkede nakillerin yaklaşık yüzde 75’inin canlı vericilerden yapıldığını, bunun toplumun paylaşma kültürünü yansıttığını belirtti.

Sağlık Bakanlığı koordinasyon sisteminin etkinliğine de değinen Dr. Öğr. Üyesi Huseynov, bağışlanan organların en uygun hastaya 6–8 saat içinde ulaştırılabildiğini, dağıtım sürecinin tamamen dijital altyapı ve tıbbi uygunluk kriterlerine göre yapıldığını vurguladı.

‘GELİŞEN TEKNOLOJİ SAYESİNDE NAKİLLER DAHA GÜVENLİ’

Nakil tedavi ve takip süreçlerinin gelişen teknolojiyle birlikte çok daha güvenli hale geldiğini aktaran Dr. Öğr. Üyesi Huseynov, “Cerrahi ekipmanlardan laboratuvar analizlerine kadar her aşamada başarı oranları yükseldi. Yapay zeka destekli doku uyumu analizleri ise komplikasyon riskini azalttı, özellikle böbrek yetmezliği nedeniyle uzun süre diyaliz gören hastalar için organ nakli yaşam kalitesini kökten değiştiriyor” diye konuştu. Dr. Öğr. Üyesi Huseynov, toplumda farkındalığı artırmak amacıyla her yıl bilgilendirme etkinlikleri düzenlediklerini, bu organizasyonların hem hastalara hem de yakınlarına moral kaynağı olduğunu dile getirdi.

BİR KARAR, SEKİZ HAYATA UMUT OLABİLİR

Organ bağışının toplumsal bir sorumluluk olduğuna değinen Dr. Öğr. Üyesi Amil Huseynov, bir organ bağışçısının ölümünden sonra birçok hastaya yeniden yaşam verebileceğini söyledi. Huseynov, “Bir kişinin ‘Evet, bağışlıyorum’ demesi; bir çocuğun kalbinin yeniden atması, bir annenin nefes alabilmesi, bir babanın yeniden yürüyebilmesi anlamına gelir. Bir karar, sekiz hayatı değiştirebilir. Kadavra bağışı, insanlık adına yapılabilecek en büyük iyiliktir” ifadelerini kullandı.

Küresel piyasalar güne nasıl başladı?
Küresel piyasalar güne nasıl başladı?
İçeriği Görüntüle

Dr. Öğr. Üyesi Amil Huseynov, organ bağışının bir insanın yaşamını sonlandırmadığını, aksine başka birine yeniden yaşam verdiğini belirterek, “Her bağış, bir umudu yaşatır. Toplum olarak birbirimize hayat verebiliriz” dedi.

Medicana International İstanbul Hastanesi, 3–9 Kasım Organ ve Doku Bağışı Haftası kapsamında farkındalık etkinlikleri düzenleyerek bağış bilincini güçlendirmeyi hedefliyor.

Kaynak: DHA