SON FİNANSAL KRIZIN BAŞLANGICI VE YA THE REPEAT AGAİN RETURN OF THE CRISSIS GHOAST FOR BRING...

SON FİNANSAL KRIZIN BAŞLANGICI VE YA THE REPEAT AGAİN RETURN OF THE CRISSIS GHOAST FOR BRING END CAPITALIZM (KAPİTALİZMİN SONUNU GETİRMEK İÇİN KRIZ HAYALETİNİN TEKRAR GERİ DÖNÜŞÜ)

Atilla İLHAN, Sultan GALİYEV’in hayaletini Avrasya’nın üzerinde dolaştırmaktan hiç bıkmamıştı ki öyleydi. Şimdi Zaman, Kapitalizmin Hayaleti ile yatıyor ve Finansal Kriz hayaleti ile uyanıyor, bu 1750’den beri daim böyle idi ancak her daim böyle mi olacaktı? Diyalektik Tarihi Materyalizm ve ilham aldığı bilim böyle olmayacağın; ”değişim değişmeyen tek şeydir” tezine dayanarak söylüyor ve savını, Kapitalist Krizlerin değişimlere yol açacağını ve bu krizlerin de değişimlerden kaynaklandığı tezine, teorisini dayandırıyordu. Maalesef bir nehirde iki kez yıkanılmıyordu.

Mart 2023’te Kapitalizmin Kriz Hayaleti, ABD’de geri döndü ve üç bankayı aldı götürdü, bunlar Silvergate Bank, Silicon Valley Bank ve Signature Bank’tı. Hayalet aslında dördüncü beşinci hatta diğerlerini de götürecekti ki yumuşak müdahale geldi. Giden üç bankanın ardı sıra yola düşen First Republic Bank (FRC) ipten son anda geri alındı. 30 Milyar Dolar mevduat yapılarak. (Warren Buffet söylüyor) Önemli mi? Önemli.

Ancak Kapitalizmin Kriz Hayaleti, ABD’de yalnızca bu dört bankayı yoklamamıştı, yokladığı banka sayısı 150’den fazla idi ve bu bankaların tamamı küçük ve orta ölçekli bankalardan oluşuyordu. Diğer yandan Hayalet Avrupa’ya sıçramış Credit Suisse Bank’ın rakibi UBS Banka zoraki de olsa havale edilmesine neden olmuştu. Almanya’da Commerz Bank, Deutsche Bank, , İspanyada Banco de Salebed SA ve Fransa’da Sociate General SA’dan da kuşkulu haberler gelmeye başlamıştı.

ABD’de 18 Mart gibi kendini gösteren krızden etkilenen 150’den fazla irili ufaklı bankanın ABD Hazinesinin, FED ve FDIC’in (ABD’nin Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu) ortak operasyonu ile kurtarılmasında kredilendirme yöntemi seçilmiş ve 400 Milyar doları aşkın kredi bu bankalara kanalize edilmiş bankalarda ki kötüleşmiş varlıkların satın alınması yoluna gidilmemişti. Kredilendirmenin faiz oranın %5 gibi yüksek bir oran olması önemli bir hataydı ve FED’den kaynaklanmaktaydı. Kredilendirmede ki bu yüksek faiz oranı irili ufaklı bu bankaların gelecekteki tüm kârlarını yutuyor buda bankaları yatırım yapılmaz hale getiriyordu.

Bankaların kurtarılmasında diğer eksik bir uygulama diyelim, bankalar kurtarılmaya çalışılırken mudiler göz önünde tutuluyor mudilerin mevduatları garanti altına alınırken yatırımcılar, bankaların hisse senetlerini, bono ve tahvillerini ellerinde bulunduranlar tamamen göz ardı ediliyor yok sayılıyordu. Dolayısı ile batan bu üç bankaya yatırım yapanlar on milyarlarca dolar zarar ediyordu.

Peki, böyle bir uygulama ne sonuç doğuruyordu: İşte sorun burada. Ellerinde tuttukları banka hisse senetleri, bonosu ve tahvili nedeniyle zarara uğrayan yatırımcı banka hisse senetlerine, bono ve tahviline tekrar yatırım yapmaktan kaçınıyordu. Çünkü bu kıymetler bir anda çöp olabiliyordu ve yatırımcıyı koruyucu bir dayanağı yoktu. Olayı yatırımın ve finansın cini Warren Buffet şu meale gelecek ifadeler ile özetliyordu: ‘Onlarca yıldır bankalara yatırım yaptım ancak bundan böyle banka hisse senetlerine, bono ve tahvillerine yatırım yapmam mümkün değil çünkü bu alana yatırım yapanların korunmadığı ve hukuksal muhafazada tutulmadığı ortada.” Dolayısı ile olanı biteni gören küçük ve büyük yatırımcı, bankacılık sektörüne yatım yapmaktan uzaklaşıyor hatta elinde bankalara ait kıymetli evrak bulunduranlar süratle bu kıymetlerden çıkıyordu. Bu da Bankacılık sektörünü sarsıyor bankaların değer kaybetmesine ve hisselerinin düşmesine yol açıyordu. Öyleki ABD Bankacılık Endeksi şubat ortalarında 114 iken 2023 Nisan 25’te 79’a düşüyordu. Düşüş oranı %30’du ve bu kabul edilemezdi.

24-25 Nisan itibariyle vukuatın ABD Bankacılık sistemine yansıması elbette ki olumsuzdu ve First Repuplic Bank’ı tekrar iflasın eşiğine getirdi. Banka mevcut olan 172 Milyar Dolar mevduatını 100 Milyar dolarını iki ay gibi kısa bir sürede kaybetti ve paniğe kapılan banka varlık satışına gideceğini açıkladı bu paniği iyice artırdı ve şubat ayı içerisinde 150 dolar olan bankanın hisse başı değeri Nisan 25 itibariyle 5,7 dolara düştü. İşin gerçeği First Republic Bank ta havlu attı.

Panic tüm ABD’ye yayılmış görünüyor 27 Nisan itibariyle S&P 500 %1,6 ve teknoloji endeksi NASDAQ %1,9 oranında değer kaybetmiş görünüyor ve ABD bankacılık sisteminin hali hazırda 600 Milyar Dolar mevduat kaybettiği birinci dönem bilançolarının analizinden anlaşılıyordu.

Peki Finansın ve ekonominin devinde neler oluyordu?

FED’in 12.04 2023 tarihli tutanaklarında ”Bu sene hafif bir durgunluk olacak ” (‘a mild reccssion is now likely this year ) ifadesi yer alıyordu ve biz de buradan anlıyorduk ki FED bu yıl ”hafif te !!” olsa ABD’de bir kriz bekliyordu.

10 yıllık ABD Devlet tahvillerinin kısa vadeli mevduat faizleri karşısında getirisinin negatife dönmesini bir kriz habercisi sayıyorduk ki piyasalarda görünen de o idi.

Ancak bu negatif getiri olayı FED Başkanı POWEL’a sorulduğunda ”biz başka oranlara bakıyoruz, İmplied Forward Rates Six Quarters Ahead On 3-Month vs vs, gibi bir kıyaslamaya bakıyoruz kriz habercisi olarak.” şeklinde açıklamalarda bulunuyordu ki ABD’li Finasçı ve analistler Powel’ın bahsettiği oranların da negatife döndüğünü haber vermeye başladılar. Şimdi ne oluyordu; ABD’de KRİZ GELMİŞ MİYDİ? KÜRESEL KRİZ KAPIYI ÇALIYOR MUYDU?

2007-2008 Dünya Ekonomik Krizinden öncede o zamanki FED Başkanı Ben Bernanke Mild Recession’dan yani hafif krizden bahsetmişti SONU MALUM.

Şimdi Batı Dünyasında krıze girecek banka sayısının yüzleri aştığı söyleniyor ve önemli bir kısmı ABD’de ve ABD Hükümetinin bir bankacılık krizine müdahale edecek gücü yok. Çünkü mevcut hükümet Borçlanma tavanı olan 31,4 Triyon doları yılın birinci çeyreğinde 300 Milyar dolar aşmış görünüyor ve borçlanma talebinin acilen yükseltilmesini talep ediyor. Cumhuriyetçi Partililer de Hükümetin harcamaları kısmaması halinde Kongrede Borçlanma tavanının yükseltilmesini onaylamayacaklarını ifade ediyorlar. BIDEN’ın yeni borçlanmaya gidememesi halinde olası bir krize müdahale şansı bulunmamakta çünkü ABD Hazinesinde krize ayıracak fon yok. ABD Kongresi Bütçe Hazırlık Ofisi: ”Borç tavanın yükseltilmemesi durumunda ABD’nin ÖNÜMÜZDEKİ YAZ AYLARINDA TARİHİNDE İLK KEZ TEMERRÜDE DÜŞEBİLECEĞİNİ VE HİÇBİR ÖDEMESİNİ YAPAMAYACĞINDAN” bahsediyor.

Böyle bir şeye sebebiyet verilir mi? Verilirse bu krize çanak tutmak olmaz mı?

Diyelim ve şimdilik nokta koyalım.