Günümüz dünyasında olaylar baş döndürücü bir hızla değişiyor.
Bir gün önemsiz gibi görünen bir gelişme, ertesi gün hayatımızın tam ortasında yer alabiliyor.
Sağlık krizleri, ekonomik belirsizlikler, iklim felaketleri ya da toplumsal değişimler...
Hepsi alışılan yaşam biçimlerini bir kenara bırakmaya neden oluyor.
Bu durum da insanları yeni davranış kalıplarına, duygulara ve gerçekliklere yönlendiriyor.
Zihinsel olarak bu kadar sık değişime maruz kalmak doğal olarak zorlayıcıdır.
İnsan beyni esnek ve uyum sağlayabiliyor olsa da her uyum süreci bir bedel ister.
Tanıdık olan güvenilirdir çünkü belirsizlik kaygı yaratır.
Yeni olana alışmak sadece davranışları değil, düşünce biçimini ve duygusal tepkileri de değiştirmeyi beraberinde getirir.
Bu süreçte bazı kişiler huzursuzluk, motivasyon kaybı, odaklanma zorluğu ya da içsel bir tıkanıklık yaşayabilir.
Özellikle belirsizlikle başa çıkmakta zorlanan bireylerde yoğun kaygı duygusu baskın hale gelebilir.
Bu geçiş dönemlerinde psikolojik dayanıklılığı artırmak için bazı küçük ama etkili adımlar atılabilir.
* Duyguları bastırmayın, tanıyın: Hissedilen duyguların farkına varmak ve onları yargılamadan kabul etmek önemlidir. ‘’Kendimi kötü hissetmemeliyim’’ demek yerine, ‘’Bu duygular şu an normal’’ diyebilmek iyileştirici bir başlangıçtır.
* Günlük rutinler oluşturun: Gün içerisinde yapılan basit rutinlerin korunması zihinsel dengeyi güçlendirebilir. Sabah uyanma saati, yürüyüş, kitap okuma ya da sevilen bir müzik listesi gibi küçük alışkanlıklar karmaşık bir dünyada tanıdık bir zemin sağlar.
* Sosyal destek alın: Kimi zaman sadece bir dostla konuşmak bile içsel yükleri hafifletir. Kendinizi izole hissettiğinizde bir arkadaşa mesaj atmak ya da kısa bir telefon görüşmesi yapmak bile moral kaynağı olabilir.
* Dijital detoks yapın: Gündemi takip ederken kendinizi bilgi bombardımanına maruz bırakmayın. Bilgiyi dozunda almak hem ruh sağlığınıza hem de dikkatinize iyi gelecektir.
Eğer tüm bu çabalara rağmen uyum sağlamakta güçlük çekiliyorsa, bir uzmandan destek almaktan çekinmemek gerekir.
Profesyonel bir bakış, süreci daha sağlıklı yürütmenize yardımcı olacaktır.
Yeni normale alışmak sadece dış dünyaya değil, kendi iç dünyanıza da yeniden uyum sağlamak demektir.
Değişimi yönetmenin en etkili yolu ise, kendinize karşı nazik ve sabırlı olmaktan geçer.
