Olayın kronolojisi hatırlatıldığında, Rojin Kabaiş geçen yıl 27 Eylül tarihinde kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra bir daha haber alınamamış, cesedi ise 15 Ekim tarihinde Mollakasım Mahallesi sahilinde bulunmuştu. Dosyaya giren Adli Tıp Kurumu Biyolojik İhtisas Dairesi raporunda, Kabaiş’in göğüs ve vajina iç bölgesinde iki ayrı erkeğe ait DNA tespit edildiği açıklanmıştı.
Aile: “Rapor neden saklandı, ihmaller açığa çıkarılsın”
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinden Yeniköy mezarlığındaki defin alanına gerçekleşen yürüyüşte konuşan kız kardeş Elif Kabaiş, dosyadaki gecikmelere ve raporun saklanmış olma ihtimaline tepki gösterdi:
“Bugün tam 1 yıl oldu ve ablamı toprağa verdik. Gençliğini, hayallerini elimizden aldılar. Bu yangının adı adaletsizliktir. Rojin dosyasındaki rapor neden 9 ay boyunca saklandı? Bu rapor kimleri ve neyi korumak için gizlendi? İhmal varsa açığa çıkarılsın. Rojin intihar etmedi. Çünkü ben onun oda arkadaşıyım ve o benim kız kardeşim.”
Elif Kabaiş, dosyanın Bakanlık talimatıyla genişletildiğini belirterek, dosyayı saklayanların hesap vermesini istediğini söyledi:
“O gencecik bedeni ve hayalleri yok eden kimse adalet önünde hesap verecek. Rojin için adalet yerini bulana kadar mücadeleye devam edeceğiz.”
Anne: “Katil dışarıda gezmesin”
Rojin’in annesi Aygül Kabaiş ise Kürtçe yaptığı konuşmada yaşadıkları psikolojik zorlukları anlattı ve ağır tepki gösterdi:
“Biz bu acı ile perişan olduk. Katili dışarıda gezmesin, biz de rahat edelim. İdam edilsin; idam edilmezse rahat etmeyeceğiz. Bu dosya kapanmayacak.”
Soruşturma süreci
Olaya ilişkin soruşturmayı yürütülüyor; Adli Tıp raporu ve DNA tespitleri dosyanın seyrini etkiledi. Ailenin iddiaları ve kamuoyundaki tepkiler üzerine soruşturmanın derinleştirilmesi ve olası ihmallerin açığa çıkarılması talep ediliyor. Yürüyüş, Rojin’in defnedildiği günün yıl dönümünde adalet çağrısını tekrar gündeme taşıdı.