Ah çektikçe erir gider,Yüreğimin yağı benim.Seni görsem durur gider,Dillerimin bağı benim.Ankara’da yayın yapan yerel bir radyonun...

Ah çektikçe erir gider,

Yüreğimin yağı benim.

Seni görsem durur gider,

Dillerimin bağı benim.

Ankara’da yayın yapan yerel bir radyonun akşam yemeğine davet edildim. Radyonun sahibi ve programcıların bulunduğu masaya beni de dahil etmişlerdi. Tanışma faslından sonra radyonun müdürü müzisyen olduğumu öğrenince bana “bizim radyoda program yapmak isterimsiniz” dedi. Bende hiç düşünmeden kabul ettim. Âmâ radyo programcısı ne yapar, nasıl program hazırlar bu konular bana çok çok uzaktı. Prensipte anlaşmıştık. Program gününü ve saatini de netleştirdik Haftanın son günü pazar akşamı programa başlama kararını almış olduk. Elimde halk, pop, Türk sanat, yabancı müzik sanatçılarının plak arşivi vardı. Bu arşivim en büyük desteğim olacaktı. Bu plak hazinemle, haftalarca hatta aylarca program yapabilirdim.

O gün gelip çattı, radyo müdürümün yardımı ile ilk program anonsu mu yapmış oldum.

İlk programım da ünlü ozanımız Aşık Veysel’in eserlerini çalmak ve hayatını anlatmak benim için çok heyecan vericiydi. Canlı telefon numaramızı da verdim.

Kısa bir süre sonra, canlı yayına katılan ilk dinleyici ise Aşık Veysel’in kızı oldu. Radyo müdürümle birbirimize bakıp donup kaldık. Bir süre nasıl cevap vereceğimi bilemedim. Hemen kendimi toparlayıp, canlı yayında Aşık Veysel’in kızı ile sohbete başladım.

Hayatıma dokunan ozanımız Aşık Veysel Şatıroğlu ile anımı sizlerle tazelerken 2023 yılı Aşık Veysel yılı olması beni çok sevindirdi. Resmî Gazete ‘de yayımlanan genelge ile 2023, ‘Âşık Veysel Yılı’ olarak kutlanacak.

Ozanımızın ülkemize ve dünyaya tanıtılması bakın kim tarafından gerçekleştirilmiş.

Ahmet Kutsi Tecer* Aşık Veysel’i nasıl keşfetti?

*Cumhuriyetin 10. yıl dönümü gerekçesiyle Sivas’ta bir şiir yarışması düzenlenir. Aşık Veysel’de bu yarışmaya katılanlar arasındadır ve onun yazmış olduğu destan, Ahmet Kutsi ve arkadaşları tarafından çok beğenilir. Ahmet Kutsi bu vesileyle Aşık Veysel ile tanışır ve onun tanınması için çalışmalar yapar. Aşık Veysel bu yarışmada yazdığı destanı Mustafa Kemal Paşa’ya bizzat okumak ister ve arkadaşlarıyla birlikte yalın ayak Ankara yoluna çıkar. Ankara’ya varır ancak burada Atatürk ile görüşemez ve şiirini Paşa’ya okuyamaz. Çok üzülen Aşık Veysel zorda olsa ikna edilir, şiiri Hakimiyet-i Milliye Gazetesinde 3 gün yayınlanır.

Aşık Veysel Ankara’da bir konser vermiştir. Bu konser neticesinde Aşık Veysel’in cebine para koyulur ve takım elbise alınır. Sonrasında Aşık Veysel Sivas’a geri döner. Sivas’ta Ahmet Kutsi Tecer’in yardımıyla birçok köy enstitüsünde saz hocalığı yapar, yeni edebiyatın önemli kişileri ile tanışır ve şiirini iyiden iyiye geliştirir, bizlere dinlemeye doyamadığımız şiirlerini, türkülerini sunar.

**Ahmet Kutsi Tecer (D :4 Eylül 1901- Ö.25 Temmuz 1967)

Ahmet Kutsi Tecer, Türk öğretmen, şair, oyun yazarı ve siyasetçi. Halk kültürü alanında çalışmaları ile tanınır. Çalışmaları, Karacaoğlan ve Yunus Emre’nin hayatına ışık tutmuştur. Halk şairi Âşık Veysel’i Türkiye’ye tanıtan, halk müziği derlemecisi Muzaffer Sarısözeni keşfeden kişidir. ***(Alıntı)

Cumhuriyet Destanı (kısa bir bölümünü yayınlıyorum)

Atatürk’tür Türkiye’nin ihyası

Kurtardı vatanı düşmanımızdan

Canını bu yolda eyledi feda

Biz dahi geçelim öz canımızdan

Hükümet de milletini kayırdı

Bir af etti hapisleri koyuverdi

Adaletle tebligatlar duyurdu

Çok şeref kazandık bayramımızdan

Türkiye’yi adalette yaşattı

Dağları deldirdi demir döşetti

Millete bir altın kemer kuşattı

Haşa nankör olman devranımızdan

Aşık Veysel bunu böyle söyledim

Benden de yadigâr bu kalsın dedim

Sözlerim yalan mı dinle efendim

Kürre-i arz doldu hep şanımızdan

(Kürre-i Yerküre, dünya, yeryüzü).