Birçok aile ve öğretmen aynı serzenişte bulunur:

“Derslerde dikkati dağınık ama sevdiği şeylerde saatlerce odaklanabiliyor.” “Bilgisayarda saatler geçirebiliyor ama kitap okurken beş dakika yerinde durmuyor.”

Peki, bu durum gerçekten “dikkat eksikliği” midir? Yoksa çocuğun ilgi ve motivasyon düzeyiyle mi ilgilidir?

Bu yazıda dikkatin motivasyonla ilişkisini ele alıyor; dikkat eksikliğiyle karıştırılabilen durumları örneklerle açıklıyoruz.

Dikkat Sadece Bir Bilişsel Süreç Değildir

Dikkat, beynin belirli bir uyarana yönelmesi ve orada kalabilme kapasitesidir. Ancak bu sadece zihinsel bir beceri değil, aynı zamanda duygusal ve motivasyonel bir süreçtir.

İnsan zihni, doğası gereği ilgi çekici, ödüllendirici ve anlamlı uyaranlara yönelir.

Örnek: 10 yaşındaki Ali, matematik dersinde sıkılır ama futbol istatistiklerini ezberlemekten büyük keyif alır. Bu, onun dikkat becerisinin olmadığını değil, ilgi duyduğu alana doğal olarak odaklandığını gösterir.

Motivasyon Neden Bu Kadar Önemli?

Motivasyon, dikkati sürdürebilmenin yakıtıdır. İlgi, içsel motivasyonla birleştiğinde çocuk daha uzun süre odaklanabilir. Oysa zorlandığı, anlamlandıramadığı ya da kendini başarısız hissettiği konularda dikkatini sürdürmekte zorlanır.

Örnek: Zeynep kitap okumaktan hoşlanmaz çünkü okuma sırasında zorlanır ve anlamakta güçlük çeker. Bu yüzden kısa sürede dikkatini kaybeder. Ancak aynı Zeynep, çizim yaparken saatlerce tek bir detaya odaklanabilir.

Dikkat Eksikliği mi, Motivasyon Eksikliği mi?

Bu ikisini ayırt etmek kolay değildir ama bazı işaretler fikir verir:

Gözlem

Motivasyona Bağlı Dikkat

Zorluğu

DEHB’ye Bağlı Dikkat

Eksikliği

İlgi duyduğu konularda odaklanma

Genellikle başarılı

Genellikle kısa sürelidir

Dikkat süresi

Duruma göre değişir

Ortamdan bağımsız olarak kısadır

Görev tamamlama

Sevdiği işlerde tamamlama yüksek

Başladığı işi bitirmekte zorluk yaşar

Dağınıklık ve unutkanlık

Belli görevlerde görülür

Genel ve yaygındır

Bu tablo yalnızca genel bir fikir verir; kesin tanı için uzman değerlendirmesi gerekir.

Aile ve Öğretmenler Ne Yapabilir?

İlgi alanlarını tanıyın: Çocuğun doğal olarak yöneldiği alanları gözlemleyin ve öğrenmeye entegre edin.

Görevleri anlamlı hale getirin: “Yapmalısın” demek yerine, görevlerin neden önemli olduğunu açıklayın.

Başarıyı görünür kılın: Başarı hissi motivasyonu artırır. Küçük ilerlemeleri bile fark edin.

Dikkat Eksikliği Her Alanda Ortaya Çıkar

Önemli bir ayrım noktası şudur: DEHB’ye bağlı dikkat eksikliği sadece sıkıcı bulduğu değil, ilgi çekici bulduğu etkinliklerde de kendini gösterir. Bu, motivasyon kaynaklı dikkat sorunundan ayrılır.

Örnek: Elif en sevdiği hikâye kitabını okurken bile paragrafları atlayarak okur, düşüncesi çabuk dağılır. Sık sık başka şeylerle ilgilenir. Bu durum tekrarlayıcı ve süreğense dikkat eksikliği olabilir.

Sonuç Olarak

Her “odaklanamıyor” diyen çocuğun dikkat eksikliği yaşadığını düşünmek, aceleci bir yaklaşımdır. Bazen odaklanmıyor gibi görünen bir çocuk, sadece motive olmuyordur.

Dikkat bir beceridir; motivasyon ise bu beceriyi harekete geçiren güçtür.

Öğretmenler ve ebeveynler olarak çocuğun iç dünyasını anlamaya çalışmak, dışarıdan görünenin ötesine geçmek, en kıymetli adımdır.

Şakir İPEK

Uzman Psikolojik Danışman ve Aile Danışmanı

"Değerli okuyucularım, yazılarım ile ilgili görüş ve önerilerinizi benimle paylaşmanızı çok isterim. Geri bildirimlerinizi [email protected] adresine gönderebilirsiniz. Teşekkürler!"