İran Genelkurmay Başkanı Abdülrahim Musevi, Tahran’da suikast sonucu hayatını kaybetti
İran Silahlı Kuvvetleri'nin 4. Genelkurmay Başkanı Abdülrahim Musevi’nin, Tahran’da düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğü bildirildi.
Abdülrahim Musevi kimdir?
Abdolrahim Mousavi, 1960 yılında İran’ın Kum (Qom) kentinde doğmuş, İran Silahlı Kuvvetleri’nin çeşitli kademelerinde görev yapmış yüksek rütbeli bir askerdir. Uzun yıllara dayanan ordu geçmişiyle tanınan Mousavi, İran Kara Kuvvetleri ve genel ordu komutanlığı gibi stratejik görevlerde bulunmuş, son olarak İran Genelkurmay Başkanlığı görevine getirilmiştir.
Askeri Kariyeri ve Görevleri
Mousavi’nin orduya katılımı, 1979 İran İslam Devrimi’nden kısa bir süre sonra gerçekleşmiştir. İran-Irak Savaşı (1980–1988) sırasında aktif görev almış, özellikle batı ve güney cephelerinde çeşitli birliklerde komutanlık yapmıştır. Zaman içinde Kara Kuvvetleri Ortak Kurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri Kurmay Başkan Yardımcılığı gibi pozisyonlarda görev almıştır.
2016 yılında İran Ordusu Komutanı olarak atanan Mousavi, 2017’de Tümgeneral rütbesine yükselmiştir. Bu süreçte savunma alanında modernizasyon çalışmaları ve hava savunma kapasitelerinin geliştirilmesi gibi konulara ağırlık vermiştir. Ayrıca Khatam al-Anbiya Hava Savunma Üssü'nün yönetiminde de görev almıştır.
Genelkurmay Başkanlığına Atanması
13 Haziran 2025’te, İran Genelkurmay Başkanı Mohammad Bagheri’nin öldürülmesinin ardından, dini lider Ayetullah Ali Hamaney tarafından ülkenin yeni Genelkurmay Başkanı olarak atanmıştır. Mousavi'nin bu göreve getirilmesi, İran Silahlı Kuvvetleri’nde istikrarın sürdürülmesi açısından kritik bir adım olarak değerlendirilmiştir.
Eğitim ve Akademik Arka Planı
Abdolrahim Mousavi, İran Kara Kuvvetleri Subay Akademisi'nden mezun olmuş ve sonrasında İran Ulusal Savunma Üniversitesi’nde savunma bilimleri alanında yüksek lisans ve doktora dereceleri almıştır. Teorik askeri eğitim ile sahadaki deneyimini birleştirmiştir.
Yaptırımlar ve Uluslararası Tartışmalar
Mousavi, özellikle Kasım 2019'daki protestoların bastırılması ve 2022 Mahsa Amini olayları sonrası yaşanan insan hakları ihlalleri gerekçesiyle; Avrupa Birliği, ABD, Birleşik Krallık ve Avustralya tarafından yaptırım listelerine alınmıştır. İran hükümetine yakınlığı ve üst düzey askeri rolü nedeniyle Batı tarafından yakından takip edilen isimlerden biri olmuştur.
