Yirmi günü aşkın bir süredir keyifle izlediğimiz Dünya Şampiyonası da gösterdi ki, futbolun belki de en...
Yirmi günü aşkın bir süredir keyifle izlediğimiz Dünya Şampiyonası da gösterdi ki, futbolun belki de en güzel tarafı görsel güzelliği, heyecanı ve rekabetçi özelliğiyle birlikte içinde barındırdığı, gerçekleştiğinde uzun uzadıya üzerine konuşup tartışılan sürprize açık bir oyun oluşu…
Çünkü insan yaşamında sürpriz farklı bir anlam taşır. Herkesi mutlu edip, heyecan verir sürprizler.
İşte bu noktadan hareketle, Katar’da yarı final mücadeleleri aşamasına gelen 2022 Dünya Futbol Şampiyonası, yakın zamanda rastlanmamış sürprizlere sahne oldu.
Kısaca bunları sıralayıp, ardından da herkesin sürpriz olarak gördüğü, benim ise tam aksini düşündüğüm Fas gerçeğine değineceğim.
Şampiyonanın ilk sürprizi Suudi Arabistan’ın Arjantin’i mağlup etmesiydi. Bu maçtan hemen sonra, Japonya’nın turnuvanın iki favorisi Almanya ve İspanya karşısında aldığı galibiyetler sonrasında grup lideri olarak gruptan çıkmasıydı.
G Grubu’nda Kamerun’un Brezilya’yı yenmesi de bir başka sürpriz olarak akıllarda yer etti.
Gelelim bu şampiyonanın kelimenin tam karşılığı,‘Sürpriz yumurta’ ekibi Fas’a.
F Grubu maçlarında Hırvatistan’la berabere kalması öyle çok göze batar bir durum değildi. Ancak, turnuvanın şampiyonluk adayları arasında gösterilen Belçika’yı 2-0 yenmesi birçok insan tarafından sürpriz olarak adlandırılan bir sonuçtu. Ben o maçı izledikten sonra aynen şu cümleyi kurdum; “Bu Fas, Kanada’yı da yener ve gruptan çıkarsa, çeyrek finali de görür”.
Ve dediğim gibi oldu. Fas son 16 turunda yine şampiyonluk için adı geçen İspanya’yı penaltılarda kalecisi Bono’nun tam üç penaltı kurtardığı maçta eleyip, bir başka şampiyonluk adayı Portekiz’in karşısına çeyrek finalde çıktı. Onu da yıkan Fas, şimdi yarı finalist ve rakibi son şampiyon Fransa’yı da yıkıp finale yürüyebilirler mi? Bunun yanıtını, maçın bitiş düdüğü çaldığında hep birlikte öğreneceğiz.
Doğrusunu söylemek gerekirse, Fransa’ya kaybederlerse de, kimsenin Fas için, “Nasıl elenirler canım” diyebileceğini düşünmüyorum. Şu ana kadar yaptıklarıyla bile adını Dünya Futbol Şampiyonası tarihine yazdırmayı başaran Fas’a baktıkça, 2002’deki Türkiye’yi görür gibi oluyorum. Birçok benzeşen yönümüzün olduğunun siz de farkındasınızdır herhalde.
O turnuvada ezberleri bozan Ay Yıldızlılar nasıl, Güney Kore’yi yenerek, dünya üçüncüsü olduysa, şu anda Fas ta aynı durumda. Kim bilir belki de final görecekler.
Ancak, şurası bir gerçek ki, ister Fransa karşısında kaybedip üçüncülük maçına çıksınlar, ister final oynasınlar hiç fark etmez. Şu ana kadar başardıklarıyla tüm dünyanın dikkatlerini çekmeyi başardılar…
Kalın sağlıcakla…