Toplu taşımada, ders sırasında ya da iş yerinde… Çoğumuz farkında olmadan elimizi telefona götürüyor, bildirim olmasa bile ekranı kontrol etme ihtiyacı duyuyoruz. Psikologlara göre bu davranış, günümüzün en yaygın sorunlarından biri olan mikro dikkat dağınıklığının en belirgin göstergesi.

Mikro dikkat dağınıklığı, kişinin kısa süreli aralıklarla dikkatini sürekli bölen bir davranış döngüsü olarak tanımlanıyor. Özellikle akıllı telefon kullanımıyla yaygınlaşan bu durum, zihnin sürekli uyarılma isteğini artırıyor. Örneğin bir toplantıdayken akla gelen küçük bir merak, hemen telefona uzanmakla sonuçlanıyor. Bu da zihinsel odağın dağılmasına yol açıyor.

Uzmanlar, bu davranışın sadece iş verimini değil, günlük hayatın kalitesini de düşürdüğünü belirtiyor. Sık sık telefona bakmak, beynin “yarım kalan iş” algısını tetiklediği için kişinin yaptığı işe geri dönmesini zorlaştırıyor.

‘Akne tedavisinde koruyucu hekimlik önemli!
‘Akne tedavisinde koruyucu hekimlik önemli!
İçeriği Görüntüle

Mikro dikkat dağınıklığından korunmak içinse küçük adımlar öneriliyor: Bildirimleri kapatmak, telefonu görüş alanından uzak tutmak, gün içinde kısa teknoloji molaları vermek ve özellikle sosyal medya kullanımını sınırlamak.

Sonuç olarak telefonlar hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olsa da, kontrolsüz kullanım zihnimizi sürekli bölen görünmez bir zincire dönüşebiliyor.

Muhabir: Haber Merkezi