GONCAGÜL KONAŞ

Türkiye’deki Sivil Toplum Kuruluşları’nın (STK) yapısal sorunları her geçen gün daha fazla tartışma konusu olurken, Kamu Personel Derneği Başkanı Menderes Kandemir, bu alandaki eksiklikleri ve çözüm yollarını net bir dille ortaya koydu. STK’ların çoğunun amacından saptığını, halkın güven duymadığını ve katılımın oldukça düşük seviyelerde kaldığını belirten Kandemir, “Sivil toplum, sorun çözme yetkinliğini büyük ölçüde yitirmiş durumda” dedi. Kandemir’e göre çözüm; şeffaflık, liyakat ve siyasetten bağımsız, kurumsal yapılarla mümkün.

Gelişmiş ülkelerdeki STK'larla Türkiye'dekiler arasında büyük farklar olduğunu ifade eden Kandemir, “Türkiye'deki STK'ların durumu, İsviçre, Hollanda, Finlandiya gibi ülkelerdeki STK'larla karşılaştırıldığında arada neredeyse bir uçurum var.” dedi.

“BAZI STK’LAR ORTAK İŞLER YAPIYOR AMA GENELİ İÇİN BUNU SÖYLEYEMEYİZ”

STK'lar arasında iş birliği olup olmadığına dair soruyu yanıtlayan Kandemir, “Tabii ki bir arada gelip güzel işler yapan STK'lar da var. Ama bir araya gelemeyen, birlikte çalışamayan STK'lar da var. Yani ortada diyeyim.” ifadelerini kullandı.

Kamu Personel Derneği olarak kendi alanlarında başka bir STK ile iş birliği yapamadıklarını belirten Kandemir, “Ne biz bir kamuyu bulabildik, ne de davet ettiğimizde gelen oldu. Kapımızı çalan da olmadı ‘Birlikte ne yapabiliriz?’ diye” şeklinde konuştu.

“STK’LAR GÜÇ VEYA STATÜ İÇİN KURULUYOR”

STK’ların sahada aktif olup olmadığına ilişkin soruya da yanıt veren Kandemir, “Evet, güzel çalışmalar yapan STK'lar da var. Ama genel yapıya bakarsanız öyle bir çalışma yok. Buradaki amaç ya güç devşirmek ya bir statü elde etmek ya da siyasete atılmaksa orayı bir basamak gibi kullanmak” diyerek bazı STK’ların kuruluş amacının saptığını dile getirdi.

“FEDERASYON VE KONFEDERASYONLAR KÂĞIT ÜSTÜNDE KALIYOR”

STK'ların birleşmesine yönelik federasyon ve konfederasyon sisteminin işlemediğini vurgulayan Kandemir, “Beş dernek bir araya gelince federasyon, beş federasyon birleşince konfederasyon oluyor. Ama bu da çoğunlukla kâğıt üstünde kalıyor. Asıl amaç güçlü görünmek. Altındaki derneklerin ne yaptığı önemli değil” şeklinde konuştu.

“EN TEMEL SORUN KATILIM EKSİKLİĞİ”

Türkiye’de STK’ların temel sorunlarına da değinen Kandemir, “Bizdeki STK’lardaki en büyük sorun halkın bilinçli olmaması. Katılım çok az. Şu an 110 bin civarında dernek var, 1,5 milyonun üzerinde üye var. 85 milyonluk bir ülkede bu oran oldukça düşük” diyerek sivil toplumda katılım eksikliğine dikkat çekti.

“FİNANSAL KAYNAKLAR YETERSİZ”

İkinci büyük sorunun finansal yetersizlik olduğuna işaret eden Kandemir, “Sadece üye aidatları ve bağışlarla ayakta kalmaya çalışıyoruz. Sürdürülebilir bir gelir kaynağı yok. Bugün bir yer kiralayacak olsanız 10 bin liradan aşağı değil. Aidatlarla bunu karşılamak çok zor.” dedi.

“MEVZUATLAR KARMAŞIK, DENETİM YETERSİZ”

STK’ların yasal düzenlemelerde yaşadığı zorluklara da değinen Kandemir, “Dernekler ve vakıflarla ilgili mevzuatlar karmaşık ve sık değişiyor. Denetim de yetersiz. Biz dört yılda bir kez denetlendik. Hiç denetlenmeyen dernekler olduğunu da biliyoruz.” ifadelerini kullandı.

“FİNLANDİYA ÖRNEK ÜLKE”

Dünya çapında STK'lar açısından öne çıkan ülkeler sorulduğunda ise Kandemir, “İsviçre ve Finlandiya diyebilirim. En önde olanı bana göre Finlandiya” dedi. Bu ülkelerin geçmişte çeşitli sorunlara sahip olduğunu ancak bugün birçok alanda Türkiye’nin çok ilerisinde olduklarını belirtti.

“SİVİL TOPLUMDA SORUN VAR, ÇÖZÜM LİYAKATLİ KADROLARLA MÜMKÜN”

Kandemir, Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarının (STK) temel sorunlarını ve çözüm önerilerini anlattı. Dernekçiliğin bir “amaç” doğrultusunda yapılması gerektiğini vurgulayan Kandemir, mevcut mevzuatın yetersizliğine ve siyasetin sivil topluma olan etkisine dikkat çekti.

"120 BİN DERNEK, 120 BİN SORUNU ÇÖZSEYDİ BU TABLO OLMAZDI"
Türkiye’de 120 binden fazla dernek bulunduğuna işaret eden Kandemir, “Her biri bir sorunla ilgilense 120 bin sorun çözülürdü ama gerçek tablo bu değil. Demek ki ortada yapısal bir sorun var. Mevzuat yeniden düzenlenmeli.” dedi.

STK’LAR SİYASET ÜSTÜ OLMALI
STK’ların siyasetten uzak durması gerektiğinin altını çizen Kandemir, “Sendikalara ve derneklere siyasi etiket yapıştırılıyor. Oysa sivil toplum örgütleri siyaset üstü yapılar olmalı. Bizim derneğimizin herhangi bir siyasi görüşü yok, olamaz da. Üyelerin bireysel görüşleri olabilir ama kurumsal kimliğe yansımaz.” diye konuştu.

"GÜVEN, ŞEFFAFLIK VE LİYAKAT TEMEL İLKEMİZ"
Dernek olarak liyakat, ahlak, adalet, güven ve kurumsal yönetim ilkelerine dayandıklarını belirten Kandemir, “Bizde her şey şeffaftır. Her ay tüm gelir-gider tabloları üyelerle paylaşılır. Aidatlar doğrudan banka hesabına yatırılır. Harcamalar belgeleriyle ve yönetimden üç kişinin imzasıyla belgelenir.” dedi.

OTOBÜS VE METRO’DA ÜCRETSİZ AKTARMA 1 TEMMUZ’DA BAŞLIYOR
OTOBÜS VE METRO’DA ÜCRETSİZ AKTARMA 1 TEMMUZ’DA BAŞLIYOR
İçeriği Görüntüle

Kurumsal yapının ve eğitilmiş insan kaynağının STK’ların başarısında kilit rol oynadığını vurgulayan Kandemir, nitelikli kişilere ulaşmak için özel çaba harcadıklarını söyledi. “Az ama nitelikli üyemiz olsun istiyoruz. Bugün sayımız 300’ü geçti ama bu sayıya bilinçli seçimlerle ulaştık.” dedi.

"SİVİL TOPLUMDA TOPLUMSAL GÜVEN SORUNU VAR"
STK’lara katılımın az olmasının temel nedenlerinden birinin güvensizlik olduğunu belirten Kandemir, “İnsanlar ‘Beni basamak olarak kullanırlar’ düşüncesiyle uzak duruyor. Bu algıyı yıkmak gerekiyor. Gelişmiş ülkelerde insanlar birden fazla STK’ya üyeyken bizde katılım çok düşük.” ifadelerini kullandı.

YABANCI FONLARA YÖNELİK BASKILAR FAALİYETLERİ KISITLIYOR
STK’ların karşı karşıya kaldığı bir diğer sorunun ise uluslararası fonlara ulaşımda yaşanan yasal ve bürokratik engeller olduğunu söyleyen Kandemir, “Yurt dışından fon almak isteyen dernekler ağır mevzuat yüküyle karşı karşıya. Bu da faaliyet alanlarını daraltıyor.” dedi.

"SİVİL TOPLUM, SİYASET TARAFINDAN DESTEKLENMELİ"
Sivil toplumun özgürce kendini ifade edebilmesi gerektiğini vurgulayan Kandemir, siyasetin bu alana destek olması gerektiğini söyledi: “Bir sorun dile getiriliyorsa siyasetin bunu dinlemesi gerekir. Ahi teşkilatındaki gibi ‘Bu kişi bir şey söylüyorsa bir bildiği vardır’ anlayışı olmalı.”

“MERDİVEN ALTI DERNEKLER GÜVEN SORUNU YARATIYOR”

Kandemir, sivil toplum kuruluşlarının (STK) karşı karşıya olduğu yapısal sorunlara dikkat çekerek, en büyük problemlerden birinin finansal yetersizlikler ve güven eksikliği olduğunu belirtti. Kandemir, yasal düzenlemelerdeki eksikliklerin ve siyasi müdahalelerin de STK’ların etkinliğini sınırladığını söyledi.

"KATILIM AZ, GÜVEN YOK"
Kandemir, halkın sivil toplum kuruluşlarına yeterince güven duymadığını ifade ederek, “Katılımın az olmasının sebebi güvensizlik. Yasal baskılar var, finansman zor. Kurumsal kapasite eksikliği, şeffaflık sorunları da bu tabloyu tamamlıyor.” dedi.

“SEKTÖREL BOŞLUKLARI STK’LAR DOLDURUYOR”
Her STK’nın bir boşluğu doldurmak amacıyla kurulduğunu ifade eden Kandemir, iklim değişikliği, dijitalleşme ve karbon ayak izi gibi gelişen alanlarda da bu boşlukları gören, öngörüsü yüksek bireylerin harekete geçtiğini söyledi. “Devlet her yere yetişemez. İşte bu yüzden STK’lar önemli. Yardım dernekleri bunun en net örneği” dedi.

“DEPREMDE STK’LARIN ÖNEMİ ORTAYA ÇIKTI”
6 Şubat 2023 depremini hatırlatan Kandemir, STK’ların kriz anlarındaki rolüne dikkat çekti. Kandemir, “Kamu kurumları olarak biz sahada vardık ama barınma, gıda, ısınma gibi temel ihtiyaçların karşılanmasında ilk etapta sivil toplum kuruluşları devreye girdi. Biz de birçok STK’dan destek talebi aldık. Bu onların önemini bir kez daha gösterdi.” diye konuştu.

“MERDİVEN ALTI STK’LAR CİDDİ SORUN”
Kandemir, kamuoyunda “merdiven altı STK” olarak anılan yapılarla ilgili de uyarılarda bulundu. Bazı kişilerin yalnızca “başkan” sıfatı taşıyabilmek için dernek kurduğunu savunan Kandemir, bu yapıların STK'lara duyulan güveni zedelediğini vurguladı. “Bir tabela asmak kolay. Ama yeriniz yoksa, faaliyetiniz yoksa siz sadece bir tabelasınız. Bir adres rica ederek kurulan derneklerden etkili faaliyet beklemek mümkün değil. Çoğu tabela derneği, maalesef.” dedi.

Muhabir: Haber Merkezi