GONCAGÜL KONAŞ
Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. “Okullarda imam istemiyoruz” diyerek protesto düzenleyen grup, laik eğitimin ve Cumhuriyet değerlerinin korunması gerektiğine vurgu yaptı. Açıklamaya katılan çok sayıda kişi, ellerinde pankartlar ve dövizler taşıyarak eğitim sisteminin dinselleştirilmesine karşı tepkilerini dile getirdi. “Ne tarikat ne şeriat, yaşasın laik Cumhuriyet” ve “Laik eğitim haktır, engellenemez” sloganları atan protestocular, laik eğitime yönelik müdahaleleri kınadı.
“CUMHURİYET’İN DEĞERLERİNİ SAVUNMAK HER YURTTAŞIN SORUMLULUĞU”
Gazetemize açıklamada bulunan Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi Türkiye Büyük Millet Meclisi İzleme Komisyonu Üyesi Ali Rıza Aydın, Cumhuriyetin en önemli ilkelerinden biri olan laikliğin giderek erozyona uğratıldığını belirtti. Aydın, “Cumhuriyetimizin 102. yılında, aynı zamanda Cumhuriyet’in en değerli ilkesi olan laiklik ilkesinin başlangıç tarihi olan 3 Mart’ı anmak çok önemli. Ancak Cumhuriyet ilerledikçe, Cumhuriyet'in ilerlemeci ve aydınlanmacı değerlerinde kayıplar yaşanmış, gericiliğe alan açılmıştır. Laiklik anayasada birçok maddede yer almasına rağmen, iktidar tarafından bilinçli olarak aşındırılmaktadır.”dedi.
Aydın, iktidarın laiklik karşıtı politikalarını sürdürdüğünü vurgulayarak, “İktidar partisi, laiklikle ilgili ilkeleri ihlal ettiği gerekçesiyle anayasa tarafından yaptırıma tabi tutulmasına rağmen, bugün hem Cumhuriyet’i hem de laikliği yok etmek için seferber olmuş durumda. Üstelik yeni anayasa çalışmaları, laik Cumhuriyet’in temel ilkelerinin tamamen göz ardı edileceğini gösteriyor” ifadelerini kullandı. Aydın, Cumhuriyet’in değerlerini savunmanın her yurttaşın sorumluluğu olduğunu belirterek, “Bu mücadele devam etmek zorunda. Cumhuriyet’i ve laikliği savunmaktan vazgeçmeyeceğiz.” diye konuştu.
“NE TARİKAT NE ŞERİAT: YAŞASIN LAİK EĞİTİM VE LAİK CUMHURİYET”
Ortak basın açıklamasını okuyan Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Burçak Özoğlu, laik eğitimin önemine vurgu yaptı. Özoğlu, “Cumhuriyetler devrimlerle kurulur. 1923 Devrimi de Mustafa Kemal ve arkadaşlarının devrimci iradesi ile kuruldu. 3 Mart 1924’te kabul edilen devrim yasalarıyla hilafet kaldırıldı, Din ve Vakıflar Bakanlığı kapatıldı, Öğretim Birliği Yasası kabul edildi. Böylece Cumhuriyet’in laik niteliği öne çıkıyordu. Ancak bugün geldiğimiz noktada, bu kazanımlar bilinçli bir şekilde aşındırılmaktadır” dedi.
“DİYANET GÖREVLİLERİ, OKULLARDA ÖĞRETMEN GİBİ DERS VERİYOR”
Laik eğitimin tehdit altında olduğunu belirten Özoğlu, “Tarikatlar yasak olmasına rağmen devletin içinde etkinlik gösteriyor. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), tarikatlarla yaptığı protokollerle onları eğitimin başlıca paydaşı haline getiriyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, bir bakanlık seviyesine ulaşıyor ve okulları adeta yönetiyor. ÇEDES Projesi ile Diyanet görevlileri, okullarda öğretmen gibi ders veriyor, dini uygulamalar yapıyor. Bu, anayasal laiklik ilkesine açıkça aykırıdır.” ifadelerini kullandı.
Özoğlu, eğitim sisteminin piyasalaştırılmasının da büyük bir tehdit oluşturduğunu dile getirerek, “MESEM projesi ile milyonlarca çocuk, eğitimden koparılarak fabrikalara sürülüyor. Sermaye sınıfı, lise eğitimini zorunlu olmaktan çıkararak bunu hızlandırmak istiyor. Eğitimin dinselleştirilmesi, aynı zamanda çocukları bilinçsiz bireyler haline getirme ve emek piyasasına sorgulamadan dahil etme amacı taşımaktadır.” diye konuştu.
“BU HALKIN İÇİNE CUMHURİYET VE LAİKLİK DUYGUSU KALICI OLARAK YERLEŞMİŞTİR”
Öğretmenler üzerindeki baskıya da dikkat çeken Özoğlu, “Öğretmenler, sınavı kazanmalarına rağmen bir akademi sürecine tabi tutularak mesleklerini icra etmeleri zorlaştırılıyor. Bu sistem, biat etmeyen ve gerici ideolojiye teslim olmayan öğretmenlerin meslekten dışlanmasını amaçlıyor.” dedi.
Son olarak mücadele çağrısında bulunan Özoğlu, “Bu halkın içine Cumhuriyet ve laiklik duygusu kalıcı bir şekilde yerleşmiştir. Halkımız, toplumsal eşitlik, laiklik ve Cumhuriyet için mücadele ediyor, edecek. Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi, bugün Devrim Yasalarının 101. yıl dönümünde Türkiye’nin birçok yerinde MEB İl Müdürlükleri ve Bakanlık önünde basın açıklamaları gerçekleştiriyor. Gericiliğe izin vermeyeceğiz, çocukların bu korkunç zihinsel suiistimalini ve sömürüsünü önleyeceğiz. Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın laiklik.” dedi.
“LAİK EĞİTİM HAKTIR, ENGELLENEMEZ”
Basın açıklamasına çok sayıda demokratik kitle örgütü, sendika ve sivil toplum kuruluşu da destek verdi. Eğitim-Sen, Öğrenci Veli Derneği (Veli-Der) ve birçok lise ve üniversite öğrencisi de protestoya katılarak, laik eğitim taleplerini dile getirdi. Katılımcılar, sık sık “Laik eğitim haktır, engellenemez” ve “Ne tarikat ne şeriat, yaşasın laik Cumhuriyet” sloganları attı. Protesto, yapılan konuşmaların ardından olaysız bir şekilde sona erdi.