Yaşam

Hayvan hakları savunucularından katliam tepkisi

Hayvan Yaşam Özgürlük İnisiyatifi kurucularından Güliz Gündüz, son çıkarılan ve tartışmalı şekilde onaylanan sokak hayvanları yasasının ardından yaşanan süreci değerlendirdi.

GONCAGÜL KONAŞ

Hayvan Yaşam Özgürlük İnisiyatifi kurucularından Güliz Gündüz, yasanın hem bireysel hem de kurumsal şiddeti artırdığını ifade etti. Gündüz, yeni yasa sonrasında barınaklarda ve sokaklarda katliamların arttığını belirterek, “Yasayla beraber katliam çok ciddi bir şekilde arttı.” dedi.

Gündüz, “Belediyelerde, barınaklarda katliam arttı. Bundan güç alan bireysel cinayet işleyen insanların sayısı da çok arttı. Çünkü ceza yok.” diye konuştu. Gündüz, yasanın uygulanma biçiminin cezasızlıkla sonuçlandığını belirterek, “Devlet bana öldür diyor, neden öldürmeyeyim.” diyen kişilerin köpekleri öldürdüğünü ve cezasız kaldığını aktardı.

“İNSANLARI BİLİNÇLENDİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Gündüz, yasanın kabul edilmesinden bu yana mücadelelerini genişlettiklerini belirterek, mahalle birimleri kurarak hayvanların toplanmasını engellemeye çalıştıklarını söyledi. “Çeşitli eylemler yaptık, hayvanların sesini daha fazla duyurabilelim diye. Ama çok ciddi bir faşizm olduğu için çok büyük bir başarı elde edemedik.” diyen Gündüz, uzun vadede kamuoyunun bilinçlendirilmesinin önemine dikkat çekti.

ANKARA’DA DURUM VAHİM: “MAHALLELERDE HAYVAN KALMADI”

Ankara özelinde değerlendirmelerde bulunan Gündüz, Mamak ve Keçiören ilçelerinde neredeyse hiç sokak hayvanı kalmadığını söyledi. “Keçiören’de mesela artık mahallelerde hayvan göremezsiniz. Mamak’ta zaten çok ciddi bir katliam oldu ve bu ifşalandı.” dedi. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Karataş Barınağı'na yönelik uygulamalarının da şeffaf olmadığını belirtti: “6 bin hayvanlık yer doldu. Sonraki toplamalar nereye konuluyor, ne yapılıyor bilmiyoruz.”

Kızılcahamam gibi kırsal bölgelerde bile dağ başlarında yaşayan hayvanların öldürüldüğünü söyleyen Gündüz, zehirlenme olaylarının da arttığını ekledi. Altındağ’da ise hiçbir hayvanın kalmadığını, orada da bir katliam yaşandığını ifade etti.

“YASA UYGULANMADIĞI İÇİN BURAYA GELDİK”

“Aslında bu yasayı uygulasalardı şu anda ne sokakta bu kadar popülasyon yüksek olacaktı ne de bu kadar hayvan acı çekecekti.” diyen Gündüz, belediyelerin 20 yıldır uygulaması gereken “kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat.” politikasını hayata geçirmediğini vurguladı.
Yeni yasa ile birlikte belediyelerin hayvanları aldıktan sonra geri salmadığını söyleyen Gündüz, bunun kısırlaştırma sayısını da ciddi şekilde düşürdüğünü belirterek, “Belediyede topladığını sürekli tutmak zorunda olduğu için kendi de kısırlaştırmak için alamıyor. O yüzden bir yandan popülasyon artıyor, bir yandan ölüm artıyor.” şeklinde konuştu.

“BARINAKLAR ÇÖZÜM DEĞİL”

Gündüz, barınak sayısının artmasının sorunu çözmeyeceğini savundu: “Barınakta yaşatmıyorlar ki. Bütün barınakları gezdik. Bana biri iyi bir barınak gösteremez.” dedi. Avrupa’daki örneklerle kıyaslayan Gündüz, “Biz ama baya Afganistan usulü yapıyoruz. Korkunç toplama kampı gibi alanlara tıkıyoruz hayvanları.” ifadesini kullandı.

HOLLANDA MODELİ ÖRNEK GÖSTERİLDİ

Hayvan haklarının korunmasında Hollanda’nın örnek alınması gerektiğini belirten Gündüz, “Hiçbir zaman bir katliam yapmadı. Kısırlaştır, aşılat, yerine bırak sistemiyle bu işi çözdü. Üretimi durdurdu.” dedi. Türkiye’de ise terk etme ve şiddet uygulamanın cezasız kaldığını ifade eden Gündüz, “Bizde sözde bir hapis cezası var ama bu uygulanmıyor.” şeklinde konuştu.

“KÖYLERDEN BAŞLANMALI”

Köylerde çoban köpeklerinin kısırlaştırılmadığını ve bu nedenle popülasyonun arttığını belirten Gündüz, “Köylü bir tanesini alıyor, geri kalanını poşetle bir yerlere bırakıyor.” dedi. Ayrıca kangal üretim merkezlerinden çıkan köpeklerin de kontrolsüz olduğunu, dövüşlerde kullanıldıklarını ve hiçbir denetim yapılmadığını söyledi.

“BÜTÜN FATURA SOKAKTAKİ HAYVANA KESİLİYOR”

Gündüz, belediyelerin uygulamalarının yanı sıra gönüllülerin de hayvanları korumak için zor kararlar almak zorunda kaldığını belirtti. “Bir yandan belediyenin aldıkları var, katliam yaptığı. Ama bir yandan bizim de zarar gelmesin diye özgürlüklerini aldığımız hayvanlar var.” dedi.
Katledilen hayvan sayısına dair net veriler olmadığını belirten Gündüz, “Gerçekten sayı olarak bilmiyorum ama çok ciddi rakamlar çıkacaktır.” dedi.

“HAYVAN HAKLARI İKİNCİ PLANDA DEĞİL”

Son olarak bir çağrıda bulunan Güliz Gündüz, tüm hak savunucularını hayvan hakları mücadelesine destek vermeye davet etti: “Hayvan hakları diğer haklardan ayrı değildir, öteki değildir. İkinci plana atılacak bir hak mücadelesi şekli değildir.” dedi.

Toplumda kendilerine yönelik yapılan “deli manyak ablalar” yaftalamasına da tepki gösteren Gündüz, “Bizler işi gücü olan, eğitmen olan, öğretmen olan, psikolog olan bir sürü meslek kollarından insanlarız. Gördüğümüz şeyler bizi derinden yaralıyor.” diye konuştu.
“Bir insana bu şiddet uygulansaydı ne tepki veriyorsak, hayvana uygulandığında da bu tepkiyi veriyoruz.” diyen Gündüz, birleşik mücadelenin hayvan hakları alanında da genişletilmesi gerektiğini vurguladı.