Ankara

Ankara’da Adana Rüzgârı Esti

Ankara Atatürk Kültür Merkezi Millet Bahçesi’nde düzenlenen 4. Adana Tanıtım Günleri, ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşattı. Adana’nın yöresel lezzetlerinden el sanatlarına, giyiminden kültürel miras örneklerine kadar birçok ürün stantlarda yerini aldı. Fuarda Adana’dan gelen birçok sanatçı, zanaatkâr ve üretici Sonsöz Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu.

Sümer Taşkıran

"KÜLTÜREL BAĞLARIMIZI TANITMAYA GELDİK"

Ömer Erdoğan – Adana Geleneksel El Sanatları Kültür ve Turizm Dernek Başkanı

Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras unvanına sahip Ömer Erdoğan, hem dernek başkanı hem de geleneksel sanatların temsilcisi olarak fuarda yer aldı. Erdoğan, “Ankara Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleşen 4. Adana Tanıtım Günleri’nde Adana temalı ve geleneksel el sanatlarını tanıtmaya geldik.
Burada hem Ankara halkına hem de Ankara’da yaşayan Adanalı hemşehrilerimize kültürel bağlamdaki çalışmalarımızı tanıtma fırsatı bulduk" dedi.

"EBRU, HAYATIMIN BİR PARÇASI OLDU"

Ayşegül Kavas – Ebru Sanatçısı

Erciyes Üniversitesi Dokuma El Sanatları mezunu Ayşegül Kavas, Ebru sanatına olan ilgisini şu sözlerle anlattı:
“Üniversitede ebru, hat ve tezhip dersleri alarak başladım. Daha sonra İstanbul’da alanında uzman ebru hocalarından eğitim alma şansım oldu. Hobi olarak başladığım bu yolculuk, zamanla hayatımın bir parçası haline geldi.” 2007 yılında “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı” unvanı alan Kavas, yurt içi ve dışında çok sayıda sergi açtığını belirterek, “Şu anda halk eğitim ve gençlik merkezinde görev yapıyorum, aynı zamanda kendi atölyemde üretmeye devam ediyorum” dedi.

Ebru sanatının inceliklerini de anlatan Kavas, “Ebru, yaylalarda yetişen kitre bitkisinden hazırlanan solüsyonla yapılır. Boyalar tamamen doğal topraklardan elde edilir. Gelenekli sanatlarımız arasında özel bir yere sahip olan ebru, Kur’an-ı Kerim süslemelerinde, fermanlarda ve değerli belgelerde kullanılmıştır” ifadelerini kullandı.

"BENİ ÇAMUR DEĞİŞTİRDİ"

Behiye Makal – Çömlek Sanatçısı

1996 Tarsus doğumlu Behiye Makal, hikâyesini ilham dolu sözlerle anlattı:
“Çömlekçilik bize dedemizden yadigâr, ben beşinci kuşağım. Babam Devlet Sanatçısı. Çocukluğum çamurun içinde geçti. Önce beyaz yakalı hayallerim vardı ama özüm toprak olunca, bundan kopamayacağımı anladım. Şimdi usta öğreticiyim ama en önemlisi Çömlekçi Kız’ım.”

Sanatıyla ruh bulduğunu ifade eden Makal, “Tüm dünyayı çamura bulamak istiyorum; herkes özünü hatırlasın, ruhunu bulsun. Çünkü bu mesleğin en güzel yanı hata yapmadan öğrenememek… Hatalar bizi olgunlaştırır” dedi.

"CAMIN BÜYÜLÜ DÜNYASINDA ÜRETİYORUM"

Fatoş Kara – Sıcak Cam Sanatçısı

Cam sanatçısı Fatoş Kara, bu özel sanatla ilk kez 2017’de Denizli’de tanıştığını belirtti:
“Başta çok zor geldi ama zamanla camın büyülü dünyasına kapıldım. Eğitimime Adana’da devam ettim. Şimdi evimin bir bölümünü atölyeye çevirdim ve kendi özel tasarımlarımı yapıyorum. Bu sanat sonsuz teknik ve bilgi barındırıyor; öğrenmeye, öğretmeye ve üretmeye devam ediyorum” diye konuştu.

"KADINLARIN ÜRETİMİ İLE GÜÇLÜYÜZ"

Meltem Kaynak & Leyla Eroğlu – Kadın Kooperatifleri Temsilcileri

Adana Kadın Kooperatifler Birliği adına konuşan Karataş Kadın Kooperatifi Başkanı Meltem Kaynak ve Hünerli Eller Kadın Kooperatifi Başkanı Leyla Eroğlu, kadın emeğinin önemine dikkat çekti:
“Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen 4. Adana Tanıtım Günleri’ne Adana’dan katıldık. Adanalı kadınların ürettiği yöresel ürünleri tanıtarak, kadın istihdamına katkı sağlamayı amaçladık.”


"DOKUMA, KÜLTÜREL BİR MİRAS:

Kıvanç Kürkbabaoğlu – Dokuma Sanatçısı

Mesleğe henüz 7 yaşında başlayan Kıvanç Kürkbabaoğlu, dokumacılığın hayatının merkezinde olduğunu söyledi: “Çıkrıkta ip sararak başladım, daha sonra tezgâhlarda kalfalık yaptım ve kendi atölyemi kurdum. Kumaş, battaniye, yolluk dokudum. Çocuklara eğitim veriyor, fuarlarda yer alıyor ve mesleğin yaşaması için öğrenci yetiştiriyorum.” Kürkbabaoğlu, ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı unvanına sahip olduğunu belirtti.

"ADANA'NIN TATLI LEZZETLERİYLE BULUŞUN"

Ahmet Ökmen – Tatlı Ustası

Adana’ya özgü tatlılarıyla tanınan Ahmet Ökmen, ziyaretçilere yöresel lezzetleri tanıttı.
En çok ilgi gören tatlılar arasında halka tatlı (saray tatlısı), taş kadayıf ve Adana usulü künefe yer aldı.İnce irmikli hamurun kızgın yağda kızartılmasıyla yapılan halka tatlı, Adana’da sabah kahvaltılarında bile tüketiliyor. Taş kadayıf ise cevizli iç harcıyla hazırlanan ve şerbete batırılan özel bir tatlı olarak fuarın en çok beğenilen lezzetleri arasında yer aldı.

ADANA'NIN GÜVENİLİR KASABI: MEMET - ET

Adana’da yıllardır kasaplık ve hayvan yetiştiriciliği yapan Memet, bölge halkının güvenini kazanmış bir isim. Fabrikasyon üretim yerine geleneksel yöntemlerle hazırlanan kasap sucuklarıyla tanınan Memet - Et, müşterilerine kaliteli ve güvenilir et ürünleri sunuyor.

ADANA KÜLTÜRÜNÜN KALBİ ANKARA'DA ATTI

4. Adana Tanıtım Günleri, başkentlilere hem lezzet hem sanat dolu günler yaşattı. Adanalı sanatçılar ve üreticiler, el emeği ürünleriyle ziyaretçileri hem geçmişin kültürüne hem de geleceğin umutlarına yolculuğa çıkardı.