Nesli tükenen kelaynaklar misali komşuluk ilişkilerimiz… Varsa yoksa telefon, bilgisayar, televizyon, iş, gezme. Birbirimizi ziyaret etmeyi...

Nesli tükenen kelaynaklar misali komşuluk ilişkilerimiz… Varsa yoksa telefon, bilgisayar, televizyon, iş, gezme. Birbirimizi ziyaret etmeyi çok görür olduk. Selamlaşmak bile bazen zül geliyor. Gel bizde yiyelim, beş çayını bizde içelim demeler tarihe karıştı.

Gerçi gördüğümüz, duyduğumuz bunca vakadan sonra güvenimiz de kalmadı kimseye. ‘Komşu da pişer, bize de düşer’ çağı sonlandı. Kırk yıl hatırlık kahve bile kalmadı. Bayramlarda kapı kapı dolaşıp şeker toplayan çocukların sayısı azaldı, bitti. Belki yeni bir komşumuzdan, haberimiz olmadı. Belki bize ihtiyacı var, çekinen komşumuzun…

Bir adım atmalıyız artık. “Komşu komşunun külüne muhtaçtır “ atasözünün hakkını vermek gerek. İlişkimizi güçlendirmeli, en azından hal hatır sormayı, arada bir kapıyı çalmayı ihmal etmemeliyiz.