Iş dünyası

İstanbul'da Cellevia Klinik hizmete açıldı

CELLAVİA Klinik, semptomları bastırmak yerine kök nedenleri hedefleyen yaklaşımıyla İstanbul’da hizmet vermeye başladı. Klinik; tıp, fizyoterapi, kriyoterapi, rejeneratif tedaviler ve ileri teknoloji infüzyon protokollerini bir araya getirerek bireylerin sağlığını hücresel düzeyden yaşam kalitesine kadar bütüncül bir bakış açısıyla ele almayı amaçlıyor.

İstanbul’da açılan Cellavia Klinik, tıp, fizyoterapi, kriyoterapi, rejeneratif tedaviler ve ileri teknoloji infüzyon protokollerini bir araya getiriyor. Semptomların ötesine geçen yaklaşımıyla vücudu bir bütün olarak ele alan merkez, kök nedenleri hedefleyen uygulamalarıyla dikkat çekiyor. Fizyoterapist Ost. Omp. Suat Dülger, “Genetik tek belirleyici faktör değil. Yaşam tarzı değişiklikleriyle bağırsağınızı, beslenmenizi, egzersiz kapasitenizi düzenleyerek sağlıklı yaşamak ve genç kalmak mümkün” ifadelerini kullandı.

‘SAĞLIKLI YAŞAM VE YAŞ ALMA, DÜNYA EKONOMİSİNİN EN ÖNEMLİ KONULARINDAN BİRİSİ’

Sağlıklı yaşam ve yaş almanın dünya ekonomisinin en önemli konularından biri haline geldiğini belirten EMP Sağlık Yatırımları Grubu CEO’su Dr. Cengiz Gül, “Sağlıklı yaşam ve yaş alma, dünya ekonomisinin en önemli konularından birisi. Son on yılda, özellikle pandemiyle beraber bütün dünya bunun farkına vardı. Problem şuydu: Çağdaş tıbbın içerisinde insanlar önce hastalığı öder. Sigortamız ister kamu sağlığından olsun, ister özel sağlık sigortası olsun, her zaman düşünülen ve var olduğu zannedilen şey sağlık sigortasıdır. Ama aslında hastalık olduğunda, hasta olduğumuzda hastaneye gidiyoruz ve bunlar ödeniyor. Teknolojinin gelişimi, dijital dünyanın varlığı, sağlık maliyetlerinin artması ve uzayan ömür, sağlık harcamalarının ülke ekonomileri açısından sürdürülebilir olmasını zorlaştırıyor. Bu nedenle son on yıldır ve gelecek on beş - yirmi yıllık süreçte insanlar, hasta olduğunda tedavi olmaktan çok sağlıklı yaşamak ve uzun ömürlü olmak istiyor. Bunu yapabilmenin yolu sağlıklı yaşayabilmek, sağlıklı bir ömür sürebilmek ve yaş almakla beraber bunu en iyi şekilde götürebilmek. Bunun yoluysa sağlıklı yaşam ve yaş alma konusundaki dünya ekollerinden faydalanabilmek. EMP Sağlık Yatırımları Grubu olarak biz, sadece ülkemizdeki bilgi ve tecrübeyi değil, Avrupa’da bu konuda çalışan iki büyük klinik ve enstitünün know-how’ıyla beraber sağlıklı yaşam ve yaş almaya; bundan sonrasında da sağlıklı yaşam kamplarına, hatta bu alanın en önemli başlıklarından biri olan sağlıklı yaşlı ve yaşlı bakımına yönelik sürecin içerisinde yer almaya karar verdik” ifadelerini kullandı.

'YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİĞİYLE GENÇ KALMAK MÜMKÜN’

Fizyoterapist Ost. Omp. Suat Dülger ise, “Bugün Cellavia adı altında ‘Zamana Yenilme’ mottosuyla bir klinik açıyoruz. Son yıllarda biliyoruz ki genetik tek belirleyici faktör değil. Yaşam tarzı, yani epigenetiksel faktörler, bizim daha hızlı hastalanmamıza ya da genetikten var olan hastalıkların daha erken açığa çıkmasına yol açıyor. Şöyle diyelim: Son yıllarda tıbbın mottosu şu; vücudunuzda her şey aynı anda gerçekleşiyor. O zaman vücudumuzu doğru uyaranlarla desteklesek, toksikasyondan, zararlı davranışlardan ve duygulardan arındırsak, doğru egzersiz ve solunum tekniklerini uygulasak acaba evrimin gerektirdiği şekilde immün sisteme sınırda uyarı verirsek, bozulmuş olan genetik kapınız tekrar çalışmaya başlar mı? Düzelme mümkün mü? Biliyor musunuz, iyileşebileceğinize inanıyor musunuz? diye sorsam, aslında bu mümkün. Çok basit bir yaşam tarzı değişikliğiyle bağırsağınızı, beslenmenizi, egzersiz kapasitenizi düzenleyerek sağlıklı yaşamak ve genç kalmak mümkün. Yapılan çalışmalar da bunu gösteriyor” dedi.

Dülger sözlerini şöyle tamamladı:

“Biz bu klinikte ilaçsız yöntemlerle, sadece düzenlemelerle sizleri analiz ediyoruz. Canlı kan analizinize bakıyoruz, dokularınızdaki hücre sıcaklığını ölçüyoruz, sinir sistemi üzerinden fikir sahibi oluyoruz. Kas-iskelet sisteminizi osteopatik açıdan değerlendiriyoruz. Serbest radikallerinizi ölçüyoruz. Sonrasında size kişiye özel antienflamatuar bir yaşam tarzı programı düzenliyoruz. Ayrıca sizi soğuk ve sıcak maruziyetlerine bırakıyoruz. Bu sayede immün sistemi uyarıyoruz, suni ateş çıkarıyoruz. Örneğin soft yöntemlerle, üç bin veya beş bin metre yükseklikteymiş gibi mikro sirkülasyon ve dalga uyaranlarıyla hipoksik antrenmanlar yaptırıyoruz. Böylelikle hipoksiye girdiğinizde immün sistemi uyaran yaklaşık yirmi yedi bin geni aktive etme şansımız oluyor. Hepsi doğal ve size özel bir egzersiz programı. Bir de Icaros cihazımız var. Bu cihaz hem egzersiz yaptırıyor, hem hormonal dengenizi hem de koordinatif egzersizlerinizi düzenliyor. Aynı zamanda çok keyif almanızı sağlıyor. Dolayısıyla bu merkezde uyguladığımız yöntemlerle, sadece yaşam tarzı düzenlemesi ve değişikliğiyle sağlıklı kalabilmenin yolunu size gösteriyoruz.”