Ülkemizin en büyük sıkıntısı çok şeyin kâğıt üzerinde kalmasıdır. Akademisyenlerine, bilim adamlarına yeterince değer vermeyen milletler her türlü musibeti hak eden toplumlar haline gelecektir. Eğitimin kalitesinin her geçen sene aşağılara düşmesi milletlerin kaderinde felakete yol açar. Üstün vasıflı değerli hocaların yetiştirilmesi, onların aşağılanmaması ve gerekli değerin kendilerine zaman geçmeden verilmesi ülkemizin kurtuluş yoludur.
Ülkemizin yetiştirdiği çok değerli bilim adamları bulunmaktadır. Onların söylediklerine kulak verilmeli, bürokrasi tarafından tıkanan yolları açılmalı, kendilerine çalışma alanları yaratılmalı ve uygulamada güçlü yetki verilmelidir. Bunlar en önemli hususların başında gelmektedir.

Üniversite hocalarımız zaman zaman akademik çalışmalar yapmakta bunları çeşitli platformlarda sunmaktadırlar.
Akademisyenlerin anlattıklarını can kulağı ile dinleyenler olduğu gibi eziyet gibi görenler de bulunmaktadır.
Bitse de gitsek formundadırlar. Esnemekten yorulurlar. Böyle olunca da ne anlatan anlattığından bir şey anlar ne de anlatılan…
Liyakate önem verilmeyince iş başına getirilenlerin konulardan anlayacak kapasitede olmaması hem anlatanı yormakta hem de anlatılanı…

Çoğu kişinin yazılandan, çizilenden, anlatılandan haberi olmaz ertesi gün unutulur gider.
Şimdi burada sizlere yıllar önce 2020 yılında Hatay Üniversitesi Öğretim Üyesi Ali Utku Şahin’in yazdığı akademik uyarı makalesinden yaptığım alıntılarla bahsedeceğim.
“Araştırma Makalesi, Afet Yönetimi ve Planlaması Perspektifinden Türkiye Afet Müdahale Planının Değerlendirilmesi: Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (2020) da bir tanım yaparak afet kavramını ‘Toplumun tamamı veya belli kesimleri için fiziksel, ekonomik ve sosyal kayıplar doğuran, normal hayatı ve insan faaliyetlerini durduran veya kesintiye uğratan, etkilenen toplumun baş etme kapasitesinin yeterli olmadığı doğa, teknoloji veya insan kaynaklı olay. Afet bir olayın kendisi değil, doğurduğu sonuçtur.’ şeklinde tanımlamaktadır.

Dünya genelinde; afet olarak tanımlanabilecek olayların meydana geliş sıklık ve yoğunlukları, özellikle kentleşmenin gözle görülür bir biçimde artmaya başladığı 1950’li yıllar ile birlikte ciddi ve ölçülebilir bir artış eğilimi göstermekte; aynı zamanda afetler daha kompleks bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Afetler, ister doğal nedenlerle isterse insan kaynaklı bir şekilde meydana gelsin; meydana geldikleri her coğrafyada, toplumsal yaşamı kısa ve uzun vadede etkilemekte, bu etkileri sonucunda toplumun gelişimini de olumsuz bir biçimde etkilemektedir. Tarihin tüm dönemlerinde, çeşitli şekillerde afetlere maruz kalan toplumlar, doğaldır ki bu olaylardan kendilerini koruma ihtiyacı hissetmişler ve bu yönde çeşitli mekanizmalar geliştirmişlerdir. Geliştirilen bu mekanizmalar, o toplumun kendisini nasıl yönettiğiyle ilişkili olduğu kadar, afet ve afet yönetimine olan yaklaşımıyla da ilişkili bir şekilde tasarlanmış; bu bağlamda afet yönetimi, ilgili toplumun yönetim fonksiyonlarından biri haline gelmiştir. Bilindiği üzere her yönetim faaliyetinde olduğu gibi afet yönetiminde de planlama, eldeki kaynakların etkin ve verimli kullanımıyla yönetim faaliyetinin amacına uygun şekilde sürdürülebilmesi için son derece önemlidir.

Hatay İlinin Hasar Dağılımı ve Etkilenen Kişi Sayısı

Hazırladığı bir tabloda ‘Hatay iline ait veriler incelendiğinde, mevcut durumda 7,5 büyüklüğünde gerçekleşebilecek bir depremin olası sonuçlarına göre, Antakya ilçesinde bulunan 57.891 binanın 57.475’inin çeşitli ölçülerde hasar göreceği, bu binaların 52.133’ününse yıkılacağı öngörülmektedir. Ayrıca 1.609.856 kişi olan Hatay nüfusunun 1.533.507’sinin bu depremden etkileneceği, bunların da yaklaşık 30.000’inin hayatını kaybedeceği tahmin edilmektedir.’’
Buradan da anlaşılacağı gibi akademisyenimiz uyarısını 2020 yılında yapmış kendi söylemiş kendisi dinlemiştir. Adeta boş yere konuşmuş hükmündedir. Oysaki akademisyenin sözlerine kulak verilse bu facia çok az hasarla önlenebilirdi. Depremin büyüklüğü 7,5’den de büyük olduğuna göre kaç kat daha büyük bir depremin geldiği ve hasarının çok daha büyük olduğu ortadadır.