La Nina, Pasifik Okyanusu’nun ekvatoral bölgelerinde deniz yüzeyinin normalden daha soğuk olmasıyla kendini gösteren bir iklim olayı olarak öne çıkıyor.
Bu doğal döngü, Güney Amerika’nın batı kıyısında kuraklığa, Avustralya ve Güneydoğu Asya’da ise aşırı yağışlara neden olabiliyor. Kuzey Amerika’da ise kış mevsiminde kuzey bölgeler soğuk ve kar yağışlı, güney bölgeler ise daha sıcak ve kuru geçebiliyor. Uzmanlar, La Nina’nın tarım, enerji ve su kaynakları üzerinde ciddi etkiler yaratabileceğini belirtiyor.
La Nina, atmosfer ve okyanus arasındaki etkileşim sonucu ortaya çıkan bir iklim olayıdır ve genellikle Pasifik Okyanusu’nun ekvatoral bölgelerinde deniz yüzeyinin normalden daha soğuk olmasıyla karakterizedir. La Nina, El Nino’nun tam tersidir. İşleyişi ve etkileri şöyle özetlenebilir:
1. Nasıl oluşur?
-
Ekvatoral Pasifik’teki rüzgarlar (takas rüzgarları) güçlenir.
-
Bu rüzgarlar, sıcak suyu batı Pasifik’e doğru iter ve doğu Pasifik’te deniz yüzeyi sıcaklığı düşer.
-
Bu soğuk su, atmosferdeki hava dolaşımını değiştirir ve farklı bölgelerde iklim etkilerine yol açar.
2. Etkileri
-
Dünya genelinde yağış ve sıcaklık değişiklikleri:
-
Güney Amerika’nın batı kıyısı (Peru, Ekvador): Kuraklık, düşük yağış.
-
Güneydoğu Asya ve Avustralya: Daha fazla yağış ve sel riski.
-
Kuzey Amerika: Kışları ABD’nin kuzey bölgeleri soğuk ve kar yağışlı, güney bölgeler daha sıcak ve kuru olabilir.
-
-
Tarım ve ekonomi üzerinde etkiler: Kuraklık ve sel riski, ürün verimini etkileyebilir; enerji ve su kaynakları yönetimini zorlaştırabilir.
Kısaca, La Nina okyanus yüzeyinin soğumasıyla ortaya çıkan ve küresel iklimi etkileyen bir doğal iklim döngüsüdür.