Bugün, Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen Dünya Kız Çocukları Günü. Amaç; kız çocuklarının karşı karşıya kaldığı ayrımcılığa, şiddete, yoksulluğa ve eğitimdeki eşitsizliğe dikkat çekmek. Türkiye’de ise bu anlamlı gün, umutlardan çok acı gerçeklerle karşılanıyor.
Kız Çocukları Şiddet ve İhmalle Karşı Karşıya
FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nin 2024 yılına ait “Çocuğun Yaşam Hakkı Raporu”na göre, geçen yıl Türkiye’de en az 777 çocuk, önlenebilir nedenlerle hayatını kaybetti. Bu çocukların 221’i kız çocuğuydu. Kayıt altına alınmayan vakaların dahil edilmediği bu sayılar, yalnızca buzdağının görünen kısmı.
Rapora göre çocuk ölümlerinin nedenleri arasında:
- Aile içi şiddet,
- İş kazaları,
- Trafik kazaları,
- Yangın ve boğulma gibi ev kazaları,
- İhmal sonucu gelişen hastalıklar yer alıyor.
Cinayet Gibi Ölümler: Babalar Tarafından Öldürülen Kız Çocukları!
“Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu”nun verilerine göre, sadece 2024 yılında 19 kız çocuğu, kendi babaları tarafından öldürüldü. Aynı yılın ilk altı ayında kadın cinayetleri sırasında hayatını kaybeden çocuk sayısı 24 olarak kaydedildi. Bu çocukların çoğunun anneleriyle birlikte öldürüldüğü belirtildi.
Çocuk İşçiliği de Öldürüyor!
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre, 2013–2024 yılları arasında 742 çocuk işçi iş kazalarında hayatını kaybetti. Bu ölümlerin 104’ü kız çocuklarına ait. Okula gitmesi gereken yaşlarda çalışmak zorunda bırakılan çocuklar, güvencesiz işlerde hayatlarını kaybediyor.
Kayıt Dışı Gerçeklik!
Uzmanlar, Türkiye’de kız çocuklarına yönelik şiddetin ve ölümlerin büyük bölümünün kayıt dışı olduğunu belirtiyor. Resmi veriler ya açıklanmıyor ya da “şüpheli ölüm”, “ev kazası” gibi başlıklar altında sınıflandırılıyor.