GONCAGÜL KONAŞ

Eğitim Atölyesi Sahibi ve Radyo Sunucusu Burçin Gülbenk, diksiyon eğitiminin yalnızca belirli meslek grupları için değil, herkes için büyük önem taşıdığını vurguladı. Konuşma becerilerinin iş ve sosyal hayatta fark yarattığını belirten Gülbenk, doğru ve etkili iletişimin kişilere kendilerini daha iyi ifade etme imkânı sunduğunu söyledi. Gülbenk, özellikle medya çalışanları ve muhabirlerin diksiyon konusundaki eksikliklerine dikkat çekerek, mesleki eğitimlere yatırım yapmanın gerekliliğini dile getirdi.

Gülbenk, etkili konuşma ve diksiyon eğitiminin iş ve sosyal hayatta büyük bir fark yarattığını belirtti. Diksiyon eğitiminin yalnızca belirli meslek gruplarına değil, herkes için önemli olduğunu vurgulayan Gülbenk, "Sadece iş hayatında değil, sosyal çevrede, iş çevresinde, dernek camiasında, cemiyette kendini en iyi aktarabileceğin konu ses ve diksiyon. Bunlar iyi olduğu takdirde insanlara kendini dinletebiliyorsun. Aksi takdirde insanlar dinlemiyorlar." dedi.

“ETKİLİ KONUŞMA HAYATIN HER ALANINDA ÖNEMLİ”

Gülbenk, diksiyonun sadece medya sektöründe değil, birçok farklı alanda önemli olduğunu ifade ederek, "Tiyatroda, sinemada, spikerlikte, sunuculukta, patronlukta, satışta ya da muhabirlikte diksiyon büyük bir gereklilik. Yani hangi meslek olursa olsun, etkili konuşma becerisi gerekiyor." şeklinde konuştu.

Diksiyon eğitiminin insanlara kendilerini ifade edebilme becerisi kazandırdığını belirten Gülbenk, "Biz burada alfabenin A’sından başlıyoruz ve diyoruz ki, bugüne kadar öğrendiğiniz her şeyi unutup buraya gelin. Önyargısız gelin. Çünkü önyargısız ve unutarak geldiklerinde biz onlara yeni bir sayfa açıyoruz. Ve buradan mezun olduklarında artık kendini ifade edebilecek bir yetileri oluyor." ifadelerini kullandı.

ODTÜ öğrencileri, Rektör Yozgatlıgil'in istifasını istedi! ODTÜ öğrencileri, Rektör Yozgatlıgil'in istifasını istedi!

“BİREBİR EĞİTİMLE EKSİKLERİ TAMAMLIYORUZ”

Diğer kurslarla kıyaslandığında daha butik bir eğitim verdiklerini dile getiren Gülbenk, "Dersler normalde bir saattir, biz bir buçuk saat ders veriyoruz. Çünkü bir önceki yarım saati, bir önceki derse ayırıyoruz ve diyoruz ki, 'gel buraya, gör bizi ve senin nasıl geliştiğini birlikte izleyelim." dedi. Büyük sınıflarda eğitimin yetersiz kaldığını vurgulayan Gülbenk, "Kalabalık sınıflarda kişi başına düşen süre çok az oluyor. Ama biz burada anında müdahaleyle insanların eksiklerini tamamlıyoruz." ifadelerini kullandı.

“SİYASETÇİLER KONUŞMALARINDA CİDDİ HATALAR YAPIYOR”

Muhabirlerin ve medya çalışanlarının diksiyon konusundaki eksikliklerine de değinen Gülbenk, "Hiç kimse gerçekten iyi bir konuşma yeteneğine sahip değil. Bununla alakalı geliştirmek için ya vakitleri yok ya da maddi olarak yeterlilikleri yok. İkisinden biri ya da önem vermiyorlar." dedi. Sunucuların, muhabirlerin ve hatta siyasetçilerin bile konuşmalarında ciddi hatalar yaptığını belirten Gülbenk, "Türkçe, yazıldığı gibi okunan bir dil değil. Ama biz yazıldığı gibi okuyoruz ve konuşurken de aynı yazıldığı gibi konuşuyoruz. Halbuki tam tersine konuşma çok farklı. Bunu yapmadığımız için benim kulağımın bütün hepsi tırmalıyor." diyerek durumu özetledi.

“İLETİŞİM FAKÜLTELERİ STAJ KONUSUNDA YETERSİZ”

İletişim fakültelerinin staj konusunda yetersiz kaldığını belirten Gülbenk, "Kesinlikle staj yerlerini düzgün ayarlamıyorlar. Hatta bugün birçok üniversite staja tabi tutmuyor öğrencileri. Ya da staja tabi tutsa bile çocuk gidiyor, kendi buluyor. Okul ilgilenmiyor." dedi. Öğrencilerin mesleki gelişimlerine yeterince katkı sunulmadığını vurgulayan Gülbenk, "Radyo-televizyonculuk mezunu olan kaç kişi şu anda piyasada çalışıyor? Çoğu meslekten soğumuş vaziyette. Çünkü bu sektörde gençler kullanılıyor. İş öğreniyor, çalışıyor ama tam para kazanacağı zaman işten çıkarılıyor." şeklinde konuştu.

"EĞİTİM ŞART, VAZGEÇMESİNLER"

Öğrencilerin ve medya çalışanlarının mesleki eğitimlere yatırım yapmaları gerektiğini vurgulayan Gülbenk, "Okuldan aldıklarıyla ekstra bir donanım olmazsa, oldukları yerde sayarlar ve hiçbir şey olmaz. Biz burada öğrencilere farklı bir fiyat uyguluyoruz. Normal bir firma patronuyla bir öğrenciyi aynı kefeye koymuyoruz. Eğer bize ulaşırlarsa onlara da burada seve seve yardımcı oluruz." dedi. Mesleğe yeni başlayacak gençlere de seslenen Gülbenk, "Ne olursa olsun küsmesinler. Radyoculuk da televizyonculuk da çok güzel meslekler. İnsanların ruhuna dokunuyorsunuz. Kendilerini geliştirsinler, pes etmesinler." diyerek sözlerini tamamladı.

Muhabir: Haber Merkezi