CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP’nin İmralı ziyaretine katılmamasıyla ilgili yaptığı açıklamada sürecin şeffaf ve Meclis zemininde yürütülmesinin parti için “kırmızı çizgi” olduğunu vurguladı. Yücel, “Sürecin kapalı kapılar ardında değil, TBMM çatısı altında, tüm siyasi partilerin katılımıyla ilerlemesi gerektiğinin altını çizdik. Şehit aileleri ve gazilerimizin incitilmemesi bizim için esastır” dedi.
CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Yücel, Kadına Karşı Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü'ne ilişkin çarpıcı veriler paylaştı. Son bir yılda 282 kadının öldürüldüğünü, 287 kadının ise şüpheli şekilde yaşamını yitirdiğini belirten Yücel, “Kadına yönelik şiddet politiktir. Kadını ikinci plana iten anlayış kadın cinayetlerinin sorumlusudur” ifadelerini kullandı.
“İstanbul Sözleşmesi’ne yeniden taraf olacağız”
Yücel, kadın cinayetlerindeki artışın temel sorumlularından birinin, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi'nden bir gece yarısı kararnamesiyle çıkması olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
“25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde bir kez daha ilan ediyoruz: CHP iktidarında İstanbul Sözleşmesi’ne yeniden taraf olacağız. Kadını sokakta, evde, işte, her yerde şiddetten koruma sözünü veriyoruz.”
“Yeni parti programı halkın dertlerine çözüm üretecek”
Yücel, CHP’nin yeni parti programına da değinerek programın "halkın sorunlarına somut çözüm vadeden" bir çerçeve sunduğunu söyledi. Programda üretim ve istihdam odaklı ekonomi anlayışı, bağımsız yargı, gençlerin barınma sorununun çözümü, asgari ücretin insan onuruna yakışır seviyeye çıkarılması ve her mahallede kreş hedefi gibi başlıklar yer aldığını aktardı.
“Bu program, ilk sandıkta iktidara gelecek Cumhuriyet Halk Partisi’nin hükümet programıdır” diyen Yücel, programın “86 milyonun yararını gözeten bir pusula” olduğunu kaydetti.
“Barış süreci şeffaf olmalı”
İmralı’ya yönelik heyet ziyaretleriyle ilgili tartışmalara da değinen Yücel, barış sürecinin kişilerin veya siyasi partilerin çıkarları doğrultusunda ilerletilemeyecek kadar hassas olduğunu ifade etti.
“Geçmiş tecrübeler bize gösterdi ki; barışın konuşulacağı süreçler mutlaka şeffaf ve demokratik zeminde yürütülmelidir. CHP bu konuda tarihsel olarak tutarlıdır. Sürecin Meclis zemininde, toplumun gözü önünde ilerlemesi gerektiğini defalarca ifade ettik” dedi.
CHP'ye yönelik "algı operasyonları" yapıldığını savunan Yücel, sürece dair yüzeysel yorumların partiyi hedef gösterme çabalarının bir parçası olduğunu belirtti.
“İsteyen yeterli imzayla aday olabilir”
CHP’nin 39’uncu Olağan Kurultayı öncesi genel başkanlık yarışına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yücel, isteyen her partilinin yeterli imzayı toplayarak genel başkanlığa aday olabileceğini söyledi.
Tüzük değişikliğiyle mevcut genel başkanın aday olmak için imza toplama zorunluluğunun kaldırıldığını hatırlatan Yücel, “Bu düzenleme, rekabetin önünü açan bir adımdır. Önümüzdeki süreçte kimlerin aday olacağını hep birlikte göreceğiz” dedi.