İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının ardından başlayan karşılıklı füze ve İHA saldırıları, ülkedeki yapısal eşitsizlikleri bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Sosyal medyada ve yerel kaynaklarda yer alan iddialara göre, Arap vatandaşlar ve yabancı işçiler sığınaklara alınmazken, yalnızca Yahudi vatandaşların içeri kabul edilmesi büyük tepki topladı.
Sığınaklara Alınmayan Araplar Ölümle Yüzleşti
İsrail vatandaşı olan Filistinliler (1948 topraklarında yaşayan Araplar) için tehlike daha da büyük. Arap mahallelerinde sığınak ve korunaklı oda sayısının yetersizliği, saldırılar sırasında can kaybı riskini artırıyor. 15 Haziran’da İran’dan atılan bir füzenin Celile bölgesindeki Arap kenti Tamra’ya isabet etmesi sonucu bir kadın, iki kızı ve bir akrabaları hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.
Arap Hemşire Sığınaktan Kovuldu
İsrail’in Kanal 12 televizyonunun Arap muhabiri Muhammed Mücadile, Kiryat bölgesinde bir Yahudi grubun, bir hemşireyi sırf Arap olduğu için sığınaktan kovduğunu aktardı. Mücadile ayrıca, Tel Aviv yakınlarındaki Yafa’da başörtülü bir kadının da ailesiyle birlikte sığınaktan çıkarıldığını belirtti. “2025 yılında hâlâ bu ayrımcılığı yaşıyoruz” diyerek tepki gösterdi.
Taylandlı İşçilere Irkçı Müdahale Kamerada
Sosyal medyada yayılan bir videoda, İsrailli gençlerin Taylandlı işçilerin sığınağa girişini engellediği görüldü. “Burası Yahudilere ait, Taylandlılar giremez” diyen bir kişi, ardından ırkçı hakaretlerde bulundu.
Üniversite Sığınaklarına Arap Öğrencilere Giriş Yasağı
Arab 48 haber sitesine göre, 16 Haziran’da Tel Aviv’de bir üniversite kampüsünde sığınaklara Arap öğrencilerin alınmaması da ayrımcılığın bir başka örneği oldu. Tel Aviv Belediyesi’nin resmi talimatlarına rağmen yaşanan bu uygulama kamuoyunda tepkiyle karşılandı.
Altyapı Eşitsizliği: Arap Yerleşimlerde Yüzde 15 Sığınak Oranı
İngiliz The Guardian’ın İsrail Devlet Denetleme Kurumu’na dayandırdığı rapora göre, Arap, Bedevi ve Dürzi nüfusun yaşadığı 71 yerleşim bölgesinin sadece yüzde 15’inde kamusal sığınak bulunuyor. Yahudi yerleşim bölgelerinde ise binin üzerinde sığınak mevcut. Bu eşitsizlik, devletin güvenlik hizmetlerini bile etnik kökene göre sağladığını ortaya koyuyor.
Doğu Kudüs’te Merdiven Altında Can Güvencesi
Times of Israel gazetesi, Doğu Kudüs’te yaşayan Arapların çoğunlukla güvenli odalara sahip olmadığını, füze saldırılarında merdiven boşluklarında sığınmak zorunda kaldıklarını yazdı. Buna karşılık Yahudi bölgelerinde bu tür güvenli alanların oldukça yaygın olduğu vurgulandı.
Negev’de Binlerce Arap Açıktan Yaşıyor
Necef (Negev) Çölü’ndeki Arap köylerinde durum daha da vahim. İsrail’in resmi olarak tanımadığı bu bölgelerde yaşayan on binlerce kişi; sığınak, elektrik ve su gibi temel altyapı hizmetlerinden yoksun durumda. Saldırılar sırasında bazı ailelerin köprü altlarına ya da demir yolu hatlarına sığınmak zorunda kaldığı belirtiliyor.
İsrail’den Vatandaşlıktan Çıkarma Yetkisi
15 Şubat 2023’te İsrail Parlamentosu Knesset, vatandaşlık yasasında yaptığı değişiklikle İçişleri Bakanı’na, maddi destek aldığı iddia edilen Arap vatandaşların ve Doğu Kudüs’te oturma hakkı bulunan Filistinlilerin vatandaşlığını iptal ettirme yetkisi verdi. Bu düzenleme, cezaları tamamlandıktan sonra bu kişilerin Batı Şeria veya Gazze’ye sınır dışı edilmelerini de mümkün kılıyor.