Teknoloji

“Kadınlar teknolojinin merkezinde olmalı”

Genç girişimci Ada Raimova, Sonsöz Gazetesi’ne verdiği özel röportajda, yapay zekâ ile üretmek isteyen ancak nereden başlayacağını bilmeyenler için tasarladığı “21 Günlük YZ Hızlandırma Programı”nı anlattı. Raimova, “Sorun farkındalık değil, yapay zekâyı hayata entegre edememek” diyerek özellikle kadınların teknolojiyle sadece tüketen değil, üreten konumda olması gerektiğine dikkat çekti.

Yapay zekâ artık hayatın her alanında konuşuluyor. Ancak bu hızlı dönüşüm, birçok girişimci için bir fırsat olduğu kadar bir belirsizlik de yaratıyor.

Sonsöz Gazetesi’nden Sümer Taşkıran’ın haberine göre; “Nereden başlayacağımı bilmiyorum” diyenlerin sayısı her geçen gün artarken, genç girişimci Ada Raimova bu boşluğu doldurmayı hedefleyen dikkat çekici bir programla sahneye çıkıyor.

Raimova, Sonsöz Gazetesi’ne verdiği özel röportajda, yapay zekâ ile üretmek isteyen ancak uygulamada tıkanan girişimciler için geliştirdiği 21 Günlük YZ Hızlandırma Programının detaylarını anlattı.

“SORUN FARKINDALIK DEĞİL, UYGULAMA”

Programın çıkış noktasını anlatan Raimova, yapay zekânın artık herkesin gündeminde olduğunu ancak bunun pratiğe dönüşmediğini vurguladı: “Bugün herkes ChatGPT, Claude, Perplexity, Grok gibi üretken yapay zeka modellerini iyi biliyor. Herkes ‘yapay zekâyla şunu yapabilirsin, bunu yapabilirsin’ diyor. Ama iş uygulamaya gelince çoğu insan donup kalıyor. Sorun farkındalık değil. Sorun, yapay zekâyı kendi hayatına ve işine nasıl entegre edeceğini bilmemek.” Bu nedenle programın sadece araç öğretmeye odaklanmadığını belirten Raimova, asıl hedefinin katılımcılara doğru düşünce kalıplarını kazandırmak olduğunu söyledi.

“BEN BUNU OTOMATİZE EDEBİLİRİM DİYEBİLMEYİ ÖĞRETİYORUM”

Raimova’ya göre programın başarısı, mezunların zihninde oluşan dönüşümle ölçülüyor: “Benim için programın başarılı olması, mezunların şu cümleyi kurabilmesi demek: ‘Ben bunu otomatize edebilirim. Ben bunu yapabilirim. Ben bunu öğrenebilirim.’”

Son üç yıldır yapay zekâ araçlarını aktif kullandığını ifade eden Raimova, bu süreçte kendi geliştirdiği bir metodolojiden söz etti. Bu yaklaşımı “düşünce kalıpları” olarak tanımlayan Raimova, katılımcılara şu soruları sormayı öğrettiğini belirtti: “Bunun için bir yapay zekâ aracı var mı? Bunu otomatize edebilir miyim? Bunu delege edebilir miyim?”

Haberin daha geniş ve detaylı halini Sonsöz Gazetesi’nde okuyabilirsiniz.