Ankara

“Ankara, Binlerce Yıllık Başkentlik Geleneğinin Adıdır”

Ankara’nın başkent oluşunun 102’nci yılında konuşan Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Proje Koordinatörü Bekir Ödemiş, “Ankara Cumhuriyet’ten 16 gün önce ‘Ben hazırım’ dedi” sözleriyle başkentin tarihsel önemine dikkat çekti.

GONCAGÜL KONAŞ

Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Proje Koordinatörü Bekir Ödemiş, 13 Ekim 1923’te Ankara’nın başkent ilan edilişinin 102’nci yılı dolayısıyla yaptığı değerlendirmede, bu kararın tesadüf olmadığını vurguladı. “Atatürk bu kararı verirken ‘Ankara’yı coğrafyasına değil, tarihine bakarak başkent yaptım’ demiştir. Bunun geri planında çok önemli nedenler vardır” diyen Ödemiş, Ankara’nın başkentliğe uzanan sürecini anlattı.

“TREN GELMESEYDİ ANKARA BAŞKENT OLAMAZDI”

Ankara’nın stratejik önemine dikkat çeken Ödemiş, “Eğer 1892’de tren gelmeseydi Ankara başkent olamazdı. Tren, Ankara’nın başkent olmasında belirleyici bir etkendir. Lojistik olarak Kurtuluş Savaşı yıllarında büyük önem taşımıştır.” dedi.

Ankara’nın tarihi zenginliğini hatırlatan Ödemiş, “Ankara tarihi sadece Cumhuriyet’le sınırlı değildir. Filik Krallığı’nın, Roma’nın, Galata’nın ve Ahi döneminin başkentidir. Dolayısıyla bu şehir, tarih boyunca başkentlik misyonunu taşımıştır.” ifadelerini kullandı.

“ANKARA CUMHURİYET’TEN ÖNCE BAŞKENT OLDU”

13 Ekim’in sadece idari bir karar tarihi değil, Cumhuriyet’in ruhunun da sembolü olduğunu belirten Ödemiş, “Cumhuriyet ilan edilmeden önce Ankara başkent olmuştur. 13 Ekim’de meclise sunulan karar kabul edilmiştir. Ankara, Cumhuriyet’in ilanına on altı gün kala ‘Ben hazırım’ demiştir. Ankara hem kurtarıcı iradenin hem de kurucu iradenin ev sahibidir” dedi.

Ödemiş, Ankara’nın Kurtuluş Savaşı yıllarında gösterdiği kararlılığın bu unvanı hak ettiğini de hatırlatarak, “Ankaralılar, Rıfat Börekçi ve diğer büyüklerin önderliğinde bir milim geri adım atmamıştır. Atatürk, 27 Aralık 1919’da Ankara’ya geldiğinde bu kararlılığı görünce ne kadar isabetli bir karar verdiğine bir kez daha inanmıştır” sözlerini kullandı.

“CUMHURİYETE LAYIK OLMANIN YOLU ÇOK ÇALIŞMAKTAN GEÇER”

Başkent olmanın beraberinde büyük bir sorumluluk getirdiğini vurgulayan Ödemiş, “Cumhuriyete yapacağımız en iyi görev; onun bize açtığı çağdaş, evrensel, dünya ülkesi olma yolunda çok çalışmak, bilgiyle ve teknolojiyle donanmak ve bu ülkeye hizmet etmektir. Bayrak sallayıp marş söylemekle olmaz.” dedi.

Büyükşehir Belediyesi olarak başkentin kültürel mirasını koruma çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Ödemiş, “Selçuklu, Osmanlı, Roma ve Cumhuriyet dönemine ait eserleri restore edip gelecek nesillere aktarıyoruz. Tarihine saygılı, yaşanabilir bir Ankara için çalışıyoruz.” diye konuştu.

“ANKARA BİR ZAMANLAR KÜLTÜRÜN BAŞKENTİYDİ”

Ankara’nın geçmişte kültür, sanat ve bilimde öncü bir şehir olduğunu hatırlatan Ödemiş, “O dönemin Ankara’sı kültüre daha açık, daha duyarlıydı. Bizim gençliğimizde sanattan, söyleşiden eve girmeye vakit bulamazdık. Şimdi o canlılığın yeniden canlandığını görmekten memnuniyet duyuyoruz.” ifadelerini kullandı. “Uzun süre kültür ve sanatın ihmal edilmesi Ankara’nın öyküsünü kaybettirdi. Şimdi Mansur Yavaş başkanlığında bu kentin kaybolan öyküsünü yeniden yazmaya çalışıyoruz.” dedi.

“ANKARA YENİDEN ÖRNEK BAŞKENT OLABİLİR”

Ankara’nın başkentlik kimliğini yeniden güçlendirmesi gerektiğini söyleyen Ödemiş, “Ankara bir dönem potansiyelini yitirdi çünkü büyüme kontrolsüz oldu, kültür-sanat faaliyetleri ihmal edildi. Ama moral bozmaya gerek yok. İstanbul finans kenti olabilir; Ankara ise Türkiye’nin yönetim merkezi olarak hak ettiği yere dönebilir.” değerlendirmesinde bulundu.

“ANKARA’NIN GELECEĞİ TURİZM, EĞİTİM VE TEKNOLOJİDE”

Kentin geleceğine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Ödemiş, “Ankara’yı yüksek teknolojiye dayalı sanayisiyle, üniversiteleriyle, sağlık tesisleriyle, termal ve kültürel turizmiyle güçlü bir merkez olarak görüyorum.” dedi.

Kalecik Karası üzümünün bile başlı başına bir turizm değeri taşıdığını belirten Ödemiş, “Kalecik Karası dünya markasıdır. Ankara’nın yanı başında bir şarap vadisi, kültür ve sanatla iç içe bir destinasyon yaratılabilir.” ifadelerini kullandı.

“YETER Kİ NİYET OLSUN”

Ankara’nın geleceğine dair umutlu olduğunu dile getiren Ödemiş, “Ankara’da yerel yönetim, merkezi idare, üniversiteler, sanayi ve sivil toplum el ele verirse, kentin güçlü yanları öne çıkar, zayıf yönleri hızla tamamlanır. Ankara’nın yeniden örnek bir başkent olması mümkündür. Yeter ki niyet olsun” dedi.