Timora Sanat’ta, üç zaman kipini aynı bedende taşıyan belleğin, varoluşun ve hayalin kesiştiği bir sanat yolculuğuna çıkaran "Serapta Saklı" sanatseverlerle buluştu. Etkinlik, sanat alanında değerli sanatçıların buluştuğu sergide, 81 özel eser misafirlerin ilgisine sunuldu.
Sergi, Timora Sanat Galerisi’nde 21 Haziran ve 30 Ağustos tarihleri arasında ziyaretçilerini ağırlıyor. Sergide eserleri görülen sanatçılar; Abidin Elderoğlu, Ali Candaş, Cihat Burak, Nadide Akdeniz, Nuri Abaç, Şeref Bigalı, Söbütay Özer, Hayati Misman, Vedat Örs, Ekrem Kahraman, Erkan Özdilek, Fevzi Karakoç, Ali Atmaca, Anar Hüseynzada, Eda Duru Çetin, Yücel Kale, Burçin Selin Uzun, Sevinç Bayraktar, Şükran Zaim ve Hilal Tayfun olmak üzere izlenebilir.
Timora Sanat Galerisi’nde akşam saatlerinde düzenlenen açılış yoğun ilgi gördü. "Serapta Saklı" isimli serginin açılışında konuşan Timora Sanat Galeri Yöneticisi Berna Demirhan ise ülkemizde sanatın çok kıymetli olduğu ve sanatı anlamaya ve yorumlayabilmemizde bizlere yardımcı olan değerli sanatçılara şükranlarını sundu.
Etkinlik, müzik dinletisi ve ikramlar eşliğinde son buldu.
Sonsöz Gazetesi Muhabiri Şevval Ateş'e eserleri hakkında konuşan sanatçı Erkan Özdilek'in satırbaşları ise şöyle: 1982 yılında Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu Resim bölümünden mezun oldum. Mezun olduktan sonra bir süre İstanbul Boğazı’nda bulunan tarihi yalıların restorasyon çalışmalarıyla ilgilendim. 1987 yılındaMarmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde asistan olarak başladım.Orada uzun yıllar asistanlık yaptıktan sonra, hem eğitimci olarak hem diğer sanatsal çalışmalar yürüttüm." şeklinde konuştu.
"Eserlerimde dokunduğum, hissettiğim her şeyi kullanırım"
Kendi sanat penceresinden, eserlerini ortaya koyarken esinlendiği ve beslendiği kaynakları belirten sanatçı Özdilek, "Bana ait olan dil ve davranış biçimleri pratikte uygulamaya çalışıyorum yapmaya çalışıyorum. Eserlerimi oluştururken herhangi bir temam yok. Sürekli yaşadıklarımdan dokunduğum ve hissettiğim parçaları bütün zihnimde kayda almış incelerden yola çıkarak yaptığım çalışmalardır." diye konuştu.
Eserlerini oluştururken doğal malzeme, ipek kozası metaforu, renk ve dokunun karşıtları aracılığıyla izleyiciye hem duyusal hem de bilişsel bir rezonans yarattığını belirterek, sanatçı Özdilek'in eserleri, yalnızca görsel bir estetik değil; düşünsel bir alan, felsefi ve şiirsel bir sorgulama mekanı olduğunu vurguladı.
Erkan Özdilek Kimdir?
Erkan Özdilek, 1982 yılında Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Resim Bölümü'nden mezun olduktan sonra Prof. Dr. Ergin İnan'la çalışan Özdilek, sanat yolculuğu boyunca Paris, Salzburg, Viyana, Düsseldorf ve Berlin gibi kültürel merkezlerde edindiği deneyimlerle disiplinlerarası bir üretim dili geliştirmiştir. 1991'de Ayasofya'da gerçekleştirdiği ilk enstalasyonundan bu yana kavramsal sanatın Türkiye'deki önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilen sanatçı, hem akademide hem de sahada öncü rol oynamıştır. Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde ve halen sürdürdüğü Maltepe Üniversitesi'nde verdiği Temel Sanat, Tasarım ve Estetik dersleriyle, kuşaklar boyunca sanatın düşünsel temellerine katkı sunmuştur.
