İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Ali Bekayi, başkent Tahran’da düzenlediği basın toplantısında ülkesinin dış politika gündemini, nükleer programı ve bölgesel gelişmeleri değerlendirdi. Bekayi, konuşmasının başında 19 Mayıs 2024'te helikopter kazasında hayatını kaybeden eski Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ı anarak sözlerine başladı.
“Uranyum Zenginleştirme İran’ın Vazgeçilmez Hakkıdır”
ABD ile yürütülen nükleer müzakere sürecine değinen Bekayi, Washington yönetiminin İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini tamamen durdurma talebini kesin bir dille reddetti. Bekayi, “Sayın Bakan Abbas Erakçi bu konuda çok net konuştu. Uranyum zenginleştirme, İran’ın nükleer endüstrisinin temel taşıdır ve bunu ne askıya alırız ne de durdururuz. Bu, bizim yasal hakkımızdır,” ifadelerini kullandı.
İran'ın nükleer faaliyetlerinde şeffaflığa önem verdiğini vurgulayan Bekayi, ülkenin daha fazla uluslararası denetime açık olduğunu ve nükleer programın tamamen barışçıl amaçlarla yürütüldüğünü dile getirdi.
“ABD’nin Söyledikleri ile Yaptıkları Uyuşmuyor”
ABD Başkanı Donald Trump’ın geçmişte İran’a yönelik yazılı bir anlaşma teklifinde bulunduğu iddialarını yalanlayan Bekayi, “Amerikan tarafı müzakere masasında başka, kamuoyuna başka şeyler söylüyor. Söylemlerle fiili adımlar arasında büyük bir çelişki var,” dedi. Yeni bir müzakere turunun tarihinin netleşmediğini belirten Bekayi, bu belirsizliğin ABD'nin tutarsız tavırlarından kaynaklandığını ifade etti.
“İsrail Provokasyon Peşinde Olabilir”
Bekayi, İsrail'in İran ile ABD arasındaki görüşmeleri baltalamaya yönelik olası provokasyonlara başvurabileceğini belirterek, “İsrail’in İran’ı suçlamak ya da bölgede yeni bir çatışma başlatmak için kışkırtıcı eylemler gerçekleştirmesi ihtimal dışı değil,” şeklinde konuştu.
BM Yaptırımlarının Geri Gelme İhtimali ve Tetik Mekanizması
Bekayi, 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmayla kaldırılan Birleşmiş Milletler yaptırımlarının, Avrupa ülkeleri tarafından yeniden devreye sokulması ihtimali hakkında da açıklamalarda bulundu. "Bu tetik mekanizmasının hukuki bir zemini yoktur. Avrupa’nın bu konuda ısrarcı olması durumunda gerekli yanıtı veririz. Programımız tamamen barışçıl ve şeffaftır," dedi.
“PKK’nın Silahsızlanma Kararını Memnuniyetle Karşılıyoruz”
Konuşmasında terör örgütü PKK’nın fesih ve silah bırakma kararına da değinen Bekayi, “PKK’nın silahsızlandırılmasını olumlu bir gelişme olarak görüyoruz. Bunun bölge barışına ve güvenliğine katkı sağlamasını temenni ediyoruz,” ifadelerine yer verdi.
Gazze ve ABD'nin İnsani Yardım Konusundaki Tutumu
Gazze'de esirlerin serbest bırakılmasının ardından ABD yönetiminin, İsrail'i bölgeye insani yardım girişine izin vermeye zorlayacağı yönündeki sözlerini hatırlatan Bekayi, bu sözlerin gerçeğe dönüşmediğini söyledi. “Hamas iyi niyet gösterdi ancak hemen ardından İsrail saldırılarını yoğunlaştırdı ve 200 sivil hayatını kaybetti. Bu, ABD’nin güvenilir bir arabulucu olmadığını açıkça ortaya koyuyor,” dedi.
Bu açıklamalar, İran'ın dış politikada daha kararlı ve net bir duruş sergileyeceğinin sinyallerini verirken, bölgedeki dengeleri de yeniden hareketlendirdi.