VATANDAŞLAR KREDİ KARTINA YÜKLENDİ

Hayat pahalılığı nedeniyle vatandaşın alım gücü günden güne düşerken,  ay sonunu zor getiren dar gelirliler deyim yerindeyse adeta hayatta kalma mücadelesi veriyor

Hayat pahalılığı nedeniyle vatandaşın alım gücü günden güne düşerken, ay sonunu zor getiren dar gelirliler deyim yerindeyse adeta hayatta kalma mücadelesi veriyor

Kredi kartlarına yüklenen emekli ve asgari ücretlilerin büyük çoğunluğu borçlarını borçla kapatmak zorunda kalırken ,bankalardan aldıkları kredi borçları da katlanarak artıyor. Resmi verilere göre bankalara borcu olan vatandaş sayısı son bir yılda 1.3 milyon kişi artarak 35,6 milyona ulaştı

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi verilerine göre, Ocak ayında bireysel kredilerin toplamı yüzde 21 artarak 1 trilyon 52 milyar TL oldu. Ancak bu dönemde, bireysel kredi ve kart borcundan takibe düşenlerin sayısı yüzde 204’lük bir artışla üçe katlandı. Geçen yıl Ocak’ta 73 bin kişi kart ve kredi borcundan takibe düşerken bu yıl sayı 222 bine çıktı.

TBB Risk Merkezi Ocak ayı verilerini açıkladı. Buna göre, bankalar ve banka dışı finansal kuruluşlar tarafından kullandırılan bireysel krediler yüzde 21 artarak 1 trilyon 52 milyar TL oldu. Bireysel kredilerin yüzde 45’ini ihtiyaç kredileri, yüzde 29’unu konut kredileri, yüzde 20’sini kredi kartları ve yüzde 5’ini taşıt kredileri oluşturdu. Bireysel kredi kullanan müşterilerin sayısı 35,6 milyon oldu. Bireysel kredi kullanan kişi sayısı (takipteki krediler hariç) son bir yılda yaklaşık 1,3 milyon kişi artarak 35,6 milyon kişi olurken, ortalama kredi bakiyesi ise 30 bin TL düzeyinde gerçekleşti.

Borç batağı içinde olan ve gelirlerimiz giderlerimizi karşılamıyor diyen vatandaşlar yaşadıklarını şöyle dile getiriyorlar “ Yaşanan yüksek enflasyon ve üst üste gelen zamlarla alım gücümüz iyice düştü. Her geçen gün daha da yoksullaşıyoruz. En temel ihtiyaçlarımız olan elektrik, doğalgaz su faturalarını ödeyemez hale geldik. Elektrik ve doğalgazda indirim beklerken , tam tersi doğalgaza yüzde 35 gibi büyük bir zam geldi. Pazara markete gitmek neredeyse imkansız hale geldi. Gidebilenler de sebze ve meyveyi tane ile alır hale geldi. Gıdadan enerjiye, tüm temel tüketim maddelerine gelen zamlardan, alınan yüksek vergilerden bıktık.Her gün daha da derinleşen ekonomik kriz nedeniyle yoksulluk artarken adeta hayatta kalma mücadelesi veriyoruz İnsanca yaşamak istiyoruz. Kısacası geçinemiyoruz, zamlar geri alınsın.”

Bu arada, Birleşik-Kamu-İş Konfederasyonu “Yoksulluk ve Fukaralık Politikalarına Dur” eylemlerinin altıncısını Trabzon’da gerçekleştirdi Eylemde 2022 yılında yapılan yetersiz zamların daha ilk aydan enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında eridiği vurgulandı.

Birleşik-Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık eylemlerinin amacını şöyle açıkladı

-Yoksulluk ve fukaralık politikalarına dur demek için alanlardayız,

-Zamların geri alınması için alanlardayız,

-Artık geçinemiyoruz demek için alanlardayız,

-Özlük haklarımızın iyileştirilmesi için alanlardayız

-Ataması yapılmayan ve ataması yapılmadığı için ölüme sürüklenen öğretmenler için alanlardayız,

-TÜİK’ in sahte enflasyon rakamlarını anlatmak için alanlardayız,

-Artan akaryakıt zamlarına dur demek için alanlardayız,

-Sadece kamu emekçileri için değil, evine ekmek götürmekte zorlanan asgari ücretli için alanlardayız,

-Esnafımız için, işçilerimiz için, çiftçilerimiz için alanlardayız,

-Emeği sömürülenler için alanlardayız,

TÜİK Mart ayı yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 61,14 olarak açıkladı. Bu rakamla birlikte enflasyon son 20 yılın zirvesini görmüş oldu. Diğer taraftan yüzde 114 ile üç haneli değerlere ulaşan üretici enflasyonunun, önümüzdeki dönemin tüketici enflasyonunu da etkilemesi bekleniyor. Zirveye çıkan Mart ayı enflasyonu hayat pahalılığının sona ereceği konusunda bize hiç de umut vermiyor.