Vatandaşın Borç Batağı Büyüyor

Birkaç koldan yapılan açıklamalara göre toparlandığı belirtilen ekonomik tablo, ne yazık ki yine devletin resmi verileriyle çürütülüyor. Enflasyona karşı, geliştirilen politikaların yetersiz kalması, vatandaşların düşen alım gücü, yüksek faizlere rağmen, borçlanma yarışına ne yazık ki, hız kestirmedi. Aylardır süren ve her geçen gün biraz daha artan yoksulluk, kredi kartı harcamalarına ve ihtiyaç kredilerine olan yönelişte ciddi bir artışa neden olurken, vatandaşların bankalara toplam borcu son bir yılda 1 trilyon liradan fazla artarak 4 trilyon lirayı aştı.


Bu yazıda yer alan rakamların tamamı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan verilerden alındı. Önce gelin bir önceki yılın kısa bir değerlendirmesini yapalım.


BDDK verilerine göre, geçtiğimiz yılın mart ayındaki tüketici kredileri ve bireysel kredi kartları harcamalarının toplam tutarı 2 trilyon 934 milyar lira düzeyindeydi. Bu borcun, 1 trilyon 611 milyar liralık kredi borcunun 442 milyar lirası konut, 92 milyar lirası taşıt, 1 trilyon 76 milyar lirası ise ihtiyaç kredisinden oluşuyordu. Bireysel kredi kartı harcamalarının miktarı ise 1 trilyon 322 milyar civarındaydı.
Bu yılın yine mart ayı verilerine göre, tüketici kredileri ve bireysel kredi kartları harcamalarının toplam tutarı 4 trilyon 40 milyar lira seviyesine ulaştı. Vatandaşın bankalara olan borcunun dağılımına bakıldığında 2 trilyon 160 milyar liralık kredi borcunun 543 milyar lirası konut, 66 milyar lirası taşıt, 1 trilyon 550 milyar lirası ise ihtiyaç kredisinden oluşuyor. Bireysel kredi kartı harcamalarının miktarı ise 1 trilyon 880 milyar lira...
Yani sadece bir yılda borçlardaki artış yüzde 37.7 oranıyla 1 trilyon 40 milyar lira artmış. Bireysel kredi kartı harcamalarında yıllık artış yüzde 42.2 oranla 558 milyar lira yükselmiş. İhtiyaç kredilerinde yaşanan artış oranı ise yüzde 44.1 olmuş. Bu artış oranı 474 milyar liralık bir artışa işaret ediyor.


Bankaların takipteki bireysel kredi ve kredi kartı alacakları ise son bir yılda yüzde 175 artışla 54 milyar liradan 148.6 milyar liraya ulaşmış.
Yazımıza; bu noktadan itibaren, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer açıkladığı rakamlara yer verelim. Gürer, yukarıda açıkladığımız borçlara farklı bir kalem daha ekliyor. Evet, bu borçlara, TOKİ’ye olan 70 milyar liralık taksitli konut borcu da eklendiğinde toplam borç tutarının 4 trilyon 645 milyar liraya ulaştığına dikkat çekiyor Gürer.
Artan borçlarla birlikte icra takibine düşen vatandaş sayısının da arttığına dikkat çeken Gürer, bankalar ve finans kuruluşları tarafından tahsil edilemeyip icra takibine alınan bireysel kredi ve kredi kartı alacaklarının son bir ayda 3,2 milyar lira artarak 168 milyar liraya çıktığını vurgulayarak “Yılbaşından bu yana bu kalemdeki artış 56,2 milyar liraya ulaştı” diyor.


Bankaların zaman zaman bu borçları düşük bedellerle varlık yönetim şirketlerine devrettiğini belirten Gürer, “Merkez Bankası’nın son Finansal İstikrar Raporu’na göre, varlık yönetim şirketlerinin kontrolünde 62 milyar liralık batık bireysel kredi ve kredi kartı borcu bulunuyor. Faiz ve icra masrafları hariç olarak değerlendirildiğinde, vatandaşların toplam icralık borcu 230 milyar lirayı buluyor” diyerek diğer bir noktaya daha dikkat çekiyor.
Vatandaşlar sadece bankalara değil, aynı zamanda varlık yönetimi şirketlerinin kıskacı altında. 2025 yılının ilk üç ayında 399 bin 628 kişi bireysel kredi borcunu, 487 bin 808 kişi ise kredi kartı borcunu ödeyemediği için icra takibine düşmüşler. Her iki kalemde borcu olanları tek kişi olarak düşündüğümüzde, icraya düşen toplam kişi sayısı 684 bin 256 olurken, bu sayı, geçen yılın aynı dönemine göre 218 bin 887 kişi artmış. İşin acı tarafı icra takibine düzen vatandaşlarımızın özellikle kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerdeki artıştan kaynaklanıyor.


Özetle;
Vatandaşların içine düştüğü borç batağı her geçen gün biraz daha büyüyor ve derinleşiyor. İcra dairelerine bu yılın ilk beş ayında UYAP üzerinden gelen yeni dosya sayısı 2024 yılının aynı dönemine göre yüzde 7,4 oranında artarak 3 milyon 883 bine ulaşmış durumda. UYAP üzerinden açılan ve icra dairelerinde derdest bulunan toplam dosya sayısı an itibariyle 23 milyon 499 bine yükselmiş.
Şimdi tüm bu rakamlara bakarak, ekonomide işlerin toparlandığından bahsetmek mümkün mü? Evinde, akşam tencere kaynamayan, çocuklarının istekleri karşısında boynu bükük kalan anne ve babalar acaba tüm bu “masallar” karşısında ne düşünüyor biri bize anlatabilir mi?