Hitler özentisi faşist diktatör Putin’in emrindeki Rus ölüm makinesi Ukrayna halkının üzerine ölüm yağdırmaya başladığında tarihler 24 Şubat 2022’i gösteriyordu o günden bu yana yaklaşık olarak 5 ay geçti.
Putin’in ilk saldırıları ile beraber birçok kişi yorumlarında Rusya’nın birkaç gün içinde Kiev’i ele geçireceğini, Zelenski’nin kaçacağını ve Rusya güdümünde yeni bir hükümet kurularak Ukrayna’nın Rusya’ya eklemleneceğini iddia etmişti.
Bazı kalemler ise Ukrayna’da bir askeri darbe olacağını, askerlerin hükümeti devireceğini, yönetimi ele geçirerek Rusya’ya tabi yeni bir hükümet kuracaklarını söylüyorlardı.
Fakat daha ilk günlerde Zelenski sağlam durup, Ukrayna halkı direnince işlerin o kadarda kolay olmayacağı ortaya çıktı. Bu sefer birçok kişi tamam direniyorlar ama koca Rus ordusu kısa zamanda direnişi ezer, ortalığı yakar yıkar geçer, gider Kiev’e girer demeye başlamışlardı.
Bu öngörülerden hiç biri gerçekleşmedi!
Zelenski önderliğinde Ukrayna ordusu ve halkı direndi, bu direniş karşısında önce şaşalayan Rus ordusu çok büyük kayıplar vererek geri çekilmek, tabiri caizse kuyruğu kıstırıp kaçmak zorunda kaldı. Yaşanan savaş sürecinde Rus ordusunun fazlasıyla abartıldığı, gerçekte kâğıttan bir kaplan olduğu ortaya çıktı.
Rusların ne harekâtı adam gibi planlayabilecek bir istihbaratları varmış ve ne de ciddi bir harekât planı yaparak uygulayabilecek liyakatli kadroları bu son derecede açık ve net olarak görüldü.
Rusların savaş sırasında tek avantajının ve göreceli olarak üstün oldukları tek sahanın hava saldırıları olduğu görüldü. Bu yüzden sağa sola roket yağdırarak bebe belik, çoluk çocuk, kadın kız, genç yaşlı, asker sivil demeden insanları öldürüp, kentleri yakıp yıkarak Ukrayna halkını yıldırmaya, direnişlerini kırmaya çalışıyorlar.
Şu ana kadar Ukrayna halkının da Ukrayna devletinin de direnişi kırılmadı, dik ve onurlu bir duruş sergileyerek Rus barbarlığına teslim olmadılar. Bundan sonra da bu tablo pek değişeceğe benzemiyor.
Ukrayna lideri Zelenski ve halkı direnince bu direnişe batı uygarlığı da destek vermekten çekinmedi. Savunma amaçlı silahlar, para, ilaç, gıda ve sair ne gerekiyorsa resmen Ukrayna’ya yağdırdılar. Türkiye ve Çin gibi birkaç çekimser ülke ile İran ve Suriye gibi Rus müttefikleri dışında uluslararası camia Rusya’ya ve iktidara destek veren bazı Ruslara tarihte eşi benzeri görülmedik ağırlıkta yaptırımlar uygulamaya başladılar.
Sonuçta Rus diktatörü Putin hem uluslararası camiada ve hem de ülke içinde giderek yalnızlaşan ve nefret edilen politik bir kişiliğe dönüştü.
Bu arada Ukrayna’ya verilen savunma desteğinin de katkısı ile Rus ordusunun ilerleyişi önce durduruldu, sonra işgal ettiği bazı bölgelerden çekilmek zorunda bırakıldı. Sonuçta Rus ordusu çekildi savaş başlamadan önce zaten sorunlu olan Kırım ve Donbas bölgesine sıkışmak zorunda kaldı.
Bu noktada sıcak savaş dondu kaldı denilebilir, şimdilik bu çatışmalarda yeni bir alevlenme süreci de beklenmiyor. Bu süreçte Ukrayna ordusu Rus hava saldırılarına karşı da takviye edilecek ve Rusların havadaki egemenliği de kontrol altına alınacaktır.
Sıcak savaş dondu ama yeni bir soğuk savaş başladı demek ise asla bir abartı olmayacaktır. Diktatör Putin ve onun kurduğu diktatörlük rejimi devrilene ve Rusya’nın özgür dünyaya yönelik tehdidi sona erene kadar bu soğuk savaşın bitmesi beklemek ise tam bir hayalperestlik olacaktır.
Dolayısı ile öncelikle Türkiye’nin de içinde bulunduğu Avrupa’yı öncelikle ilgilendiren bu yeni durumu adam akıllı değerlendirmeden siyasi, askeri ve ekonomik kararlar almaya kalkmak çok yanıltıcı olabilir.
Demedi demeyin yerkürede artık hiçbir şey 24 Şubat öncesi gibi olmayacak…