Her gün yeni dalga adı ile İstanbul büyükşehir belediyesinin şirketlerinin yöneticileri gözaltına alınıyor. Çoğunlukla gözaltına alınanlar tutuklanıyor. Bülent Arınç’a yöre insanların çoğu tutuklanmadan yargılanması gerekiyor diyor. Tutuklanma suçu sabit olup yargı mahkumiyet kararı vermesi ve kararın kesinleşmesi sonunda olması gerekir diyor. Sayın Erdoğan da kesin yargı kararı sonunda üç ay cezaevinde kalmıştı, mahkeme mahkumiyet kararı verene kadar karar kesinleşene kadar cezaevine atılmamıştı. Şimdi insanlar İstanbul büyükşehir belediyesinde suçlu değil suçsuz kaç kişi var diye merak ediyor. Şefik özel kalem müdürleri yaptıkları iş amirlerinin emirleri olduğu için suç işleme şansı yoktur diyor, ikinci olarak gözaltına alınmasını yadırgıyor. Benim eski Türkiye’de başbakan özel kalem müdürüm Teyfik Ertürk yakın dostumdu, çalışmalarını yakinen bildiğim için suç işleme şansının olmadığını çok iyi biliyorum. Sayın Başbakanın emri dışında hiçbir şey yapamazdı. Belediye başkanının özel kalem müdürü de emir kulu olduğu için suç işleme şansı zor, ortada bir suç varsa da bende emir verenindir diye düşünüyorum.
Otuz sene esnaflık yaptım, Cumhurbaşkanlığının başbakanlığın işlerini yaptım, DMO’ya müteahhitlik yaptım, çok iş yaptığım için şikayet edenler oldu fakat yaptığımız işler şeffaf olduğu için herkesin denetim imkânı olduğu için savcılığa çağrılmadım. Çağrılsaydım her şey ortada idi, kanuni sınırlar içinde kar marjı ile çalıştım. Aşırı karın haram olduğuna inananlardanım. Şimdi yolsuzluk iddiası ile suçlanıp savcılığa çağrılanlara bakan namuslu şerefli yöneticiler düşünüyorlar, yarın iktidar değişince gelip şu ihaleyi şu firmaya vermişsiniz deyip ihale komisyonundaki görevlileri gözaltına alıp hapse atarlar mı diye. Daha önce iktidar değişince makamları gereği ihale görevi yapanların hapse atıldığını hiç hatırlamıyorum. Devlette hangi makamda olursanız olun, amirin verdiği kanuna aykırı emirleri yapmayın çünkü Allah şah damarından yakın her şeyi görendir, kanun ne hiç bir şey olmazsa bile kul hakkı günahı olduğunu düşünüp kimseye torpil yapmayın çünkü cezası çok ağırdır, hutemadır.
19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun diploması iptal edilip tutuklanmasının ardından kaybedilen döviz emekliye verilseydi şu anda sefalet içinde perişanlık çeken tek kişi kalmazdı. AKP milletvekilleri halkın arasında tenkit edilmeden adeta kahraman gibi sevgi saygı görürdü. İlk seçimde en az 460 milletvekili ile tek başına iktidarda hizmete devam ederlerdi.
Anayasa değişikliği uzun bir aradan sonra tekrar gündeme geldi, bence hemen yapılmalı. Eğitim ücretsizdir, özel okullar devlete devredilecektir, sağlık hizmetleri ücretsiz yapılacaktır, tüm özel hastaneler devlete devredilecektir. Hakimler savcılar yüksek kurulunun üyeleri, tüm hakim ve savcıların arasından seçimle gelecek. Dolaylı vergi oranları Avrupa ülkelerinin üzerinde olamaz. Çiftçinin üretimini devlet almak zorundadır. Orman yangınına sebep olanlar idam olacak. Önümüzdeki günlerde daha çok önemli kararlar alınmasını yazacağım. Anayasa kararlarını uygulamayanlar 10 ila 20 yıl hapse atılır hükmü en önce alınan karar olmalıdır.
Galatasaray şampiyon oldu, nasıl oldu? Seksen beş milyonun gözü önünde, hakem kararlarının tartışıldığı maçlar sonunda kupasını alıyor. Burası Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti. Elbet kumpasçılar işledikleri suçların hesabını bir gün verecekler. Daha önemlisi kul hakkı alanlar, haksızlık yapanlar Adana Demirspor maçında Türkiye'mizin medarı iftiharı Adana Demirspor’u isyan ettirenler Allah katında en büyük cezaları alacaktır. Ben ömrümde haksızlık yapanların ceza almayanını görmedim. Allah’ın ömür verdikleri insanlar da haksızlık yapanların sürüm sürüm süründüklerini görecektir.
Bize Galatasaray'ın şampiyonluğu hayırlı olsun demek düşer çünkü Avrupa’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bu şanlı cumhuriyeti temsil edecekler.