Cemal Süreya demiş ki; Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı.
……..
Hafta sonu sabah kahvaltısı için hazırlık yaparken oğluma “Buzdolabından kahvaltılıkları çıkarıp masanını üzerine koyarmısın”dedim. Buzdolabında kahvaltı için her evde olduğu gibi bizim evde de birkaç çeşit kahvaltılık malzeme sürekli bulunur. Ama oğlum buzdolabının kapısını açıp “aman yiyecek hiçbir şey yok ki! ne çıkarayım? dedi.
“Oğlum baksana buzdolabı dolu nasıl bir şey yok diyorsun? dedim ama ikna olmadı tabi.
Maalesef yeni kuşağın hazır gıdalarla beslenip, doğal ürünlere bakış açısı bu yüzden içler acısı. Bol bol yağda kızartılmış
yiyecekler, ketçap, mayonez, hamburgerleri büyük bir keyif ve iştahla yiyen geleceğimizin güvencesi gençlerimizin obez olma konusunda bu sınıfına hızla dahil oluyorlar.
Kahvaltı konusunda sizinle bir yolculuğa çıkalım.
Kahvaltı, “Kahve altı” sözünden türeyen bir sözcüktür ve günün ilk öğünü olma özelliğini taşır. Aç karnına günün ilk kahvesini içmeden önce yenilen bir öğün olması sebebiyle bu ismi almıştır. Güne erken başlangıçlar, uzun yolculuklar ve yoğun sabah programları dolayısıyla çoğumuz kahvaltıya oturmak için zaman ayıramıyoruz. Bu nedenle evde kolayca hazırlanabilen kahvaltılık yiyecekler varsa kahvaltı yapma olasılığı daha yüksek oluyor.
Osmanlı mutfak kültüründe, bilinen iki ana öğünün dışında, kahve içmeden önce yapılan küçük atıştırmaların, mutfaklardaki yerini alması 20. yüzyılın başlarına dayanır.
İşte bizim akıllı!!! girişimciler de zamanla bu kahvaltı işini fırsata çevirdiler. Serpme kahvaltı, açık büfe kahvaltı altında özellikle pazar günleri ve hafta içi bu iş çok kazançlı bir sektör oldu.
Maalesef yine bu kahvaltı günlerinde israfında en büyüğü yaşanır hale geldi.. Birçok ürünün masaya getirilip, bazı yiyeceklere hiç el değmeden, yenmeden çöpe dökülmesi, açlıkla yaşam mücadelesi veren yüzlerce insan varken bu israfın yaşanması ne büyük çelişki değil mi?.
Bizden önceki kuşaklar evlerinde çorba içerek sabah kahvaltısına başlarmış. Bizim kuşak da çağa biraz ayak uydurarak evlerinde haftada bir gün de olsa tüm aile bir aradayken, sabah kahvaltısı içinde zeytin, peynir, reçel, yumurta ve patates kızartması ile güne başlıyor.
Birde köy kahvaltısı var!
Hepimizin ailesinde bir köy geçmişi yaşanmıştır, siz hiç bir köyde şöyle kahvaltı yapıldığını görüp duydunuz mu? Köy kahvaltısında nutella hangi köyümüzün adetiydi acaba? Jambon delisi köyümüz nerede? Krep olmadan yaşayamam diyen muhtar kim?
Abartılmadan yapılan kahvaltıya bir diyeceğimiz yok. Bu konuda kafa yoran diyetisyenlerin dediğine göre, kahvaltıya genellikle ‘günün en önemli öğünü’ denir ve birçok araştırma kahvaltı yapmanın sağlığa faydalarını göstermiştir. Kahvaltı yapmak kısa vadede enerji seviyenizi ve konsantre olma yeteneğinizi geliştirir ve uzun vadede daha iyi kilo yönetimine ve kalp hastalığı riskinin azalmasına yardımcı olabilir.
Tabi ki,hafta sonunun güzelliği güzel bir kahvaltı ile gelir, kahvaltıdan sonra içilen kahve ile muhabbete geçilir.
Ana öğün olarak tanımlanmaya başlayan kahvaltı, her ülkenin geleneklerine göre farklı şekillerde uygulandı. Türkiye’nin zengin bir coğrafi yapıya sahip olması, her bölgeye göre değişen zengin bir kahvaltı kültürü yarattı. Çay içimi ile bütünleşen
Türk kahvaltısı çeşitliliği ile de yörelere göre değişiklik gösterir. Beyaz peynir, kaşar peyniri, lor peyniri, tulum peyniri, dil peyniri, sucuk, pastırma, tereyağı, siyah zeytin, yeşil zeytin, pekmez, petek balı, süzme bal, yumurta çeşitleri ve
reçeller, Türk kahvaltısında öne çıkan lezzetler arasındadır. Ekmek, simit, börek çeşitleri ve hamur işleri de kahvaltıda tüketilen yiyeceklerden dir. Türk kahvaltı kültürünü diğer mutfakları, Ezine ve Edirne’nin koyun peyniri, İzmir’in tulum peyniri, Kars’ın kaşar, gravyer ve çeçil peyniri, Erzincan’ın şavak tulum peyniri, Van’ın otlu peyniri, Konya’nın küflü peyniri, Kayseri’nin çömlek peyniri, Balıkesir ve İzmir’in sepet peyniri, Erzurum’un civil peyniri, Düzce ve Hendek yöresinde üretilen isli Çerkez peyniri ve Antep’in sıkma peynirinin yanı sıra Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarında yetişen zeytin çeşitleri Türk kahvaltı kültürünün geleneksel değerleridir.
Geleneksel sabah kahvaltısında geniş bir aileye sahipseniz,evin en cevval kişisi üşenmeden sabah kalkıp önce fırına gidip çıtır çıtır ekmekleri alır,milli yiyeceğimiz menemen için hazırlık yapar,bazen bu sucuklu yumurta da olabilir.
Tereyağı ve soğanın buluştuğu anda çıkan cızır cızır ses ve koku, uyuyan ev halkını bir anda ayaklandırır.Domatesin, tereyağı, soğan ile buluşması,ardından tencerede yumurtanın dansı ile bütünleşen bu karışım, sabah kahvaltısının baş tacıdır.Sıcacık ekmek ile menemen sabahın en önemli misafiri olarak masamızda yerini alır ve güne başlamanın güzel bir sebebi olur.
Kahvaltının mutluluğu, birlikte yapıldığındandır.