Uzun süredir yağmurun yağmayışı, göletlerde suyun çekilmesi, barajların boşalması ; İzmir ve çevresinde kuraklık endişesi yaratırken, bir gecede, 8 saat aralıksız yağıp metrekareye 155 kilogram yağmurun düşmesi ; rahmet bekleyenlerin felaketi oldu. 2’de can kaybı yaşandı.
Kırsal alanlarda tarlaları basan su, kentte alçak semtlerde insanları perişan etti. Allah rahmet eylesin Cahit Sıtkı Tarancı;
‘’ Gökyüzünün başka rengi de varmış
Geç farkettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış !
Her doğan günün bir dert olduğunu,
İnsan, bu yaşa gelince anlarmış. ‘’
diyor. Ne de doğru söylüyor. İster yaşlanmak, isterse yaş almak deyin, bazı şeyleri en iyi yıllar anlatır.
İzmir’in çok ünlü bir belediye başkanı vardı; Asfalt Osman.Uzunca süre hep alkışlandı. Osman Kibar’ı ünlü yapan, kentin her yerine döktüğü asfaltlardı. O zamanlar,’’Oh be ! Yollar kaymak gibi. Markası ne olursa olsun bütün araçlar insanın altında süzülüyor, kayıyordu adeta.Ne hoplama, ne zıplama.Kuş tüyü yataktasın adete ‘’ diyordu insanlar.
Şimdi felaketin ismi oldu asfalt ve beton. Yağmurlar. Önceleri Arnavut kaldırımlar, parke taşlarının arasından süzülüp yeraltı kaynaklarını beslerken ; şimdi her yeri yıkarak denize ulaşıyor.
…Ve denizin de canavarlaştığına tanık oluyor insanlar. Ona ulaşmak için can attığımız, bir kere olsun göreyim diye dilekler tuttuğumuz denizin, tekneleri yutan korkunç dişlerini görüyoruz.
GÖK GÜRÜLTÜLÜ, SAĞNAK YAĞIŞLI
Radyodan, televizyondan hava durumunu dinlerken, ‘’Gök gürültülü, sağnak yağışlı’’ dendiğinde; yağmur diyince şimşek çakar, gök gürler. Bu doğal gelişmeyi tekrarlamak, kelime israfı değil de ne ? diye kendimize göre , güya eleştiriyorduk. Şimdi, eleştirdiklerime özür borçluyum. Gece boyunca heryeri aydınlatan, sonra da inleten şeyin, işte bu ‘’Gök gürültülü ‘’ sözü olduğunu anladım.
Anladım anlamasına da , 8 saat boyunca kafamıza vura vura tekrar etti gök gürültüsü.Biz de ezberledik artık. Bir daha eleştirmeyeceğim. Tövbeler olsun… O gürültülerin arasında ilkokul öğretmenim Cahit Temiz’i de hatırladım. Nurlar içinde yat öğretmenim. Bize ışık hızının sesten daha hızlı olduğunu anlatırken şimşek ve gökgürültüsü örneğini verirdi.O günlerde bu bilgi, belki gürültüye gitmiş olsa da , 8 saatte o bilgilerimizi de tekrarlamış olduk.
İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİ
Günümüzün kâhinleri, bilim insanlarının söyledikleri bir bir çıkıyor. Hep anlatılan , iklim değişikliklerinin sonuçlarını yaşıyoruz Çevre Mühendisleri ağız birliği etmişçesine, ‘’En büyük etken İklim değişikliği’’ diyor. İzmir’in yerel gazetelerinden İLKSES, ilk ağızdan anlatıyor uzmanların görüşünü:
‘’Gök gürültülü sağnak yağışların her zaman olduğunu, ancak yüzey sıcaklıklarının artmasının,yüzeyin nem tutma kapasitesini artırdığını, bunun da ciddi atmosforik değişimlere yol açtığını ifade eden İklim Bilimci Prof.Dr.Murat Türkeş, bu nedenle daha şiddetli etkiler görüldüğünü, birim alana daha kısa sürede , daha hızlı ve büyük taneli yağmur damlaları düştüğünü ‘’ ifade ediyor. Prof.Dr.Murat Türkeş, ayrıca betonlaşmanın da olumsuz gelişmelere katkısına işaret ediyor.
BARAJLAR DOLUYOR
Meteoroloji 2.Bölge Müdürlüğü’nün verilerine göre: Ürkmez ve Balçova Barajlarında doluluk oranı yüzde 100’ü buldu.Balçova’da kontrollü boşaltma işlemine de başlandı.Tahtalı’da doluluk oranı yüzde 53, Alaçatı’da yüzde 69, Güzelhisar’da yüzde 74.
YEREL YÖNETİMLERDEN GÜVENCE
İzmir Büyükşehir Belediye BaşkanıTunç Soyer, felaketzedelere geçmiş olsun ziyaretinde, yardım güvencesi de veriyor : ‘’Terliğinizden çorabınıza, ev eşyanıza kadar karşılayacağız’’
Menderes ilçesinde felaketzedelerin yiyecek ihtiyacını karşılamak üzere Büyükşehir Belediyesince bin kişilik sıcak yemek ve gıda kolileri gönderildi.Ayrıca giysi ihtiyacı olanlar için , giysi otobüsü gönderildi. Bin 632 ev ve işyerinde eşya ve nakit para ihtiyaçlarını karşılamak üzere tesbitler yapıldı
Allah, milletimize bir daha böyle felaketler yaşatmasın…