Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Et ve Balık Kurumu’nu ziyaret etmesini eleştirerek “bizim açıkta kimsemiz yok, herkesin karnı tok”iddiasında bulundu.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi aynı gün TRT Haber Özel yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtlarken yaptığı diğer bir açıklamasında ise MÜLTECİLERİN ‘BİZ AÇIZ’ DEDİKLERİNİ DUYDUNUZ MU? Diye sorarakçok büyük bir skandala imza atmış bulunmaktadır.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi konuşmasında kelimesi kelimesine tam olarak; “Her yıl nüfusu 1 milyon artan bir ülkeyiz. 2002’de 65 milyon olan ülke nüfusu şu anda 85 milyon, 5 milyon mülteci var. Mültecilerin biz açız dediklerini duydunuz mu? Onlar da bu ülkenin ürettiğini tüketiyor.” Dedi.
Türkiye’de insanların 20 yıllık AKP iktidarı döneminde bir kıtlıkla ve yoklukla karşılaşmadığını vurgulayan Bakan Kirişci 85 milyon, 5 milyon mülteci, 90 milyon. 50 milyonun üzerinde turist. Şimdi burada çocukların aç yatağa girdiğini bu açlıklarıyla ilgili, bunları konuşmak üzere ilgili kurumlara gelip ziyarette bulunmak istediklerini söylüyor olmalarını toplumun takdirine bırakıyorum. Bu alışkanlık haline geldi. Gıda siyasete malzeme edilebilecek bir konu değil.
Önce şunu söyleyeyim bakan bey çok büyük bir yanılgı içindedir gıda siyasetin tam göbeğindeki, en yaşamsal konulardan birdir. Eğer ortada halkın gıdaya erişimi ile ilgili bir sorun varsa siyaset zaten bundan başka bir şey konuşamaz, konuşmamalıdır.
İkinci olarak da şunu ekleyeyim konu mülteciler değil konu Türk vatandaşlarının gıdaya erişimidir.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “Bugün Et ve Süt Kurumu’nun önündeyim. Burada bulunmamın temel nedeni çocukların haklarını savunmaktır. Beslenme bir haktır. Yeterli beslenme bütün çocuklar için bir haktır. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi lazım. Bu çok ama çok önemlidir.” Diyor. Kılıçdaroğlu millet aç dediğinde bir mülteci vurgusu da yok sen bunu nereden getirip mülteci konusu ile ilişkilendirdin anlamak hiç mümkün değil.
Bak sayın bakan eğer sen Türk vatandaşlarının nafakasından kesip bunu siyasi emellerin doğrultusunda mültecilere üleştirdiğini, onlarında bu sayede fevkalade mutlu mesut olduğunu beyan ediyor ve bu konuşmanda baklayı ağzından çıkarıp bunu itiraf ediyorsan konu bam başka bir yere gider. Tamam, Türk milleti yüce gönüllüdür, zorda darda olanın yardımına koşmayı sever ama rızkının, ekmeğinin, nafakasının ona buna dağıtılmasını oturup seyredecek kadar da saf değildir.
Diğer yandan mültecilerin bir sorunu olmadığını, bu ülkede iktidarın göz bebeği olduklarını, korunup kollandıklarını zaten herkes biliyor, herkes konuşuyor onların sızlanması için bir sebep yok ki? AKP iktidarı Türk vatandaşlarının vergileri ile 9 milyon Suriyeliye ve bilmem kaç milyon mülteciye baktığını, bu uğurda 90 – 100 milyar dolar para saçtığını zaten itiraf ediyor. Vergi ödemedikleri bir ülkede bedava sağlık ve eğitim alan, bedava barınıp beslenen üreyip, çoğalan bir halkın sızlanmak için ne gibi bir sebebi olsun? Ayrıca birçok mültecinin Türkiye’de kayıt dışı çalışarak ya da ticaret yaparak para kazandığını, bunu ülkesine gönderdiğini de sağır sultan bile duymuş bulunuyor, hangi ülke böyle bir şeye izin verir? Türk vatandaşlarının işini emeğini kapan, para kazanıp ülkesine gönderen bu kesim niye şikâyet etsin?
Yok, eğer kastınız Türk milleti nankör kıymet bilmiyor, bak mülteciler nankörlük yapmıyor, verdiğimizle yetiniyor hiç sızlanmıyorlar demek istiyorsan bu Türk Milletine saygısızlık, Türk vatandaşlarına karşı açık bir hadsizliktir.
Sen Türk vatandaşlarının ödediği vergiler ile maaşını alan bir atanmışsın, sorumluluğun öncelikle Türk vatandaşlarına yöneliktir, Türk vatandaşlarının karnını doyuracak, tarım sektörünü geliştirecek, Türk çiftçisini besicisini kalkındıracak politikalar üreteceksin. Bunu yapabilmek için kafanı sarayın duvarlarından çıkarıp gerçekleri görmen, vatandaşların içinde bulunduğu hali ve sıkıntıları idrak etmen gerekmektedir.