MKE’de satılacak mı?

AKP Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can ve bazı başka AKP milletvekillerinin imzasını taşıyan Makine ve Kimya Endüstrisi Anonim Şirketi Hakkında Kanun Teklifi, Meclis Başkanlığına sunuldu.

AKP Kırıkkale Milletvekili Ramazan Can ve bazı başka AKP milletvekillerinin imzasını taşıyan Makine ve Kimya Endüstrisi Anonim Şirketi Hakkında Kanun Teklifi, Meclis Başkanlığına sunuldu.

Teklifle, Türk Ticaret Kanunu ile özel hukuk hükümlerine tabi, başlangıç sermayesi 1 milyar 200 milyon lira olan MKE A.Ş kurulacak. MKE A.Ş’nin, yönetimi, denetimi, görev, yetki ve sorumluluklarını düzenlenecek. Şirketin ilgili olduğu bakanlık, Milli Savunma Bakanlığı olacak.

MKE A.Ş, Hazine ve Maliye Bakanlığının görüşü alınarak hazırlanacak esas sözleşmesinin imzalanmasının ardından yapılacak tescil ve ilan ile faaliyete geçecek.

Bildiğimiz özelleştirmeye, satmaya savmaya hazırlık işleri değil mi bunlar? Bakalım bakalım bu stratejik kuruma hangi Arap ülkesinden talipler çıkacak, gene iş Katarlılara mı kalacak?

Cumhuriyet’in kuruluşundan bu güne kadar inşa edilen hemen her kurumu üç beş kuruşa satıp savıp har vurup harman savuran AKP anlaşılan şimdi de gözünü Türk Silahlı Kuvvetlerini ana tedarikçilerinden olan MKE yani Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumuna dikmiş bulunuyor. Lütfen bunu bir niyet okuma olarak düşünmeyin kesinlikle kafalarının arkasında yatan fikir bu son derecede stratejik kurumu da özelleştirmeye konu yapmak, üç beş kuruş da oradan tırtıklamaktır.

Bakın demedi demeyin bu işte dönüp dolaşıp, kamuoyunda bilinen adıyla Tank Palet ve yahut da resmi adı ile MSB 1. Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü’nün başına gelenlere dönüşecektir.

Tank deyince su tankı, palet deyince yüzme paleti, top denilince futbol topu anlayan kesim için Türk ordusunun zırhlı paletli araçlarının fabrika kademesi bakımlarının ve düşmana kan kusturan, dehşete salan Fırtına adlı zırhlı obüs toplarının yapıldığı bu fabrika stratejik bir öneme sahip olmayabilir elbette. Lakin harp sanayisini bilen biri için bu fabrikanın önemi tartışılmazdır. Emin olun bu kadar stratejik bir tesise yabancılar bırak ortak olarak girmeyi, ziyaretçi olarak gezmek için bile giremezler.

AKP iktidarı ne yaptı? Gitti bu fabrikayı Katarlıların da ortak olduğu bir şirkete teslim etti!!! Peki bu fabrika çalışmıyor üretmiyor muydu? Elbette çalışıyor ve üretiyordu yani hazır işi olan bir tesisi üç kuruş almadan sadece yatırım yapacağım vaadi karşılığında elin oğluna teslim ettiler.

Türk Telekom’un özelleştirilmesi sonrasında olanlar da ortada değil mi? Kurumu özelleştirmeden satın alan Arap firması Türk Bankalarına borç taktı, kredilerini ödemedi ve lakin kârını cebine koydu gitti. Yahu özelleştirmenin gerekçesi dışarıdan sermaye getirmek değil miydi, adamın madem parası yok niye ihaleyi ona verdiniz?

Normal bir ülkede sadece Türk Telekom Skandalı bile hükûmeti devirir, bu işe imza koyan, gerekli önlemleri almayıp denetimleri yapmayarak kamu zararı oluşmasına neden olan tüm yetki sahipleri de yargı önünde hesap vermek zorunda kalırdı…

Tabi ki burası Türkiye, maalesef yapanın yaptığı hep yanına kâr kalıyor, el alem kârı alıp gidiyor, zarar Türk milletinin sırtına kalıyor. Kimseden hesap mesap da sorulamıyor…

Korkarım, Tank Palet, Seka, Sümerbank, Türk Telekom ve daha bir çok kamu işletmesinde yaşanan talan ve yağma düzeni şimdi de Makine Kimya Endüstrisi Kurumunda yaşanacak. Üç kuruş veren birilerine satılacak, sonra bu kurum da üretmek kârlı değil ithal daha ucuz diyerek, üretimi bırakıp ithalata başlayacak.

Lütfen bu dediklerimi bir kötümserlik olarak düşünmeyin, unutmayın Ziya Paşa “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz / Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.” demiş, sizce de AKP’nin bu güne kadar yaptıkları, yapacaklarının, yapabileceklerinin bir göstergesi değil midir?

Geçenlerde AKP’li bir politikacı ile sohbet ediyorduk, kalktı “Sizinkiler, çivi mi çakmış, eskiden üç beş heykelden başka ne yapılmış ki, biz tüm Cumhuriyet döneminde yapılandan daha fazlasını yaptık” deyiverdi. Bende cevaben “bak güzel kardeşim, bu güne kadar haraç mezat sattıklarınız sizden önce yapılanlardı ve lakin onlar bir tarafa işin aslı sizin üç beş çivi çakmak ile övündüğünüz duvarı bile Cumhuriyet’i kuranlar inşa etmedi mi? Lütfen, haksızlık etmeyiniz” deyiverince, verecek bir cevap bulamadı sustu kaldı…