Vatandaşların sandıktan çıkan iradeye kuzu kuzu teslim olabilmesi için öncelikle oyların sandığa girdiği gibi çıktığına, seçimlerde abidik gubidik işler dönmediğine emin olması gerekir.
Kanuna yüzde yüz aykırı olmasına rağmen mühürsüz oyların geçerli sayıldığı, anayasaya açıkça aykırı olmasına rağmen masa başında adaylıkların kabul edildiği, trafolarda kedilerin dolandığı seçimlerde sandık sonuçlarına kimse kuzu kuzu teslim olmayacak ve illa ki itiraz edecektir.
Sen kalkıp tüm anketlerde senden fazla oy alan en büyük rakibini hukuki ve idari kumpaslar ile diskalifiye edecek, sandıkta karşına çıkmasını engelleyeceksin sonra da kalkıp "Sandıktan çıkan iradeye kuzu kuzu teslim olacaksınız" diye meydan okuyacak ve sonra da kuzu kuzu teslimiyet bekleyeceksin olur mu?
Bak buradan açıkça söyleyeyim ben bu halkı tanıyorsam bu halk bu lafı ya da tehdidi ciddiye almaz, öyle kuzu kuzu teslim falan da olmaz!
Sandıkta ortaya çıkan sonuca itibar etmenin yani Recep Bey’in deyimiyle “kuzu kuzu teslim olmanın” temel şartları şunlardır:
- Seçimler özgürce yapılacak! Temel kanuni yeterliliği sağlayan herkes aday olup seçilebilecek ve temel hukuki şartları taşıyan herkes seçme hakkını özgürce kullanabilecek. Seçme ve seçilme hakkına kimse müdahale etmeyecek.
- Gizli oy açık sayım ilkesine tam olarak riayet edilecek, vatandaşların kullandığı oylar sandığa girdiği gibi çıkacak.
- Seçimle gelip iktidar gücünü eline geçirenler seçim ile gitmeyi kabullenip, içlerine sindirecekler.
- Millet iradesini özgürce kullanacak, devlet gücü ile manipülasyonlar yapılmayacak ya da sahte video ve haberler kullanılarak halk kandırılmayacak!
- Seçimlerde yarışan adaylar arasındaki eşitlik ilkesine harfiyen uyulacak! Örneğin TRT adaletsiz yayın yapmayacak, adaylardan birini kayırmayacak. Bazı siyasetçiler elinin altındaki kamu kaynaklarını ve devlet imkanlarını babasının malı gibi kullanarak yarışırken diğerleri kendi kaynakları ile yarışmak zorunda bırakılmayacak.
- iktidarın sandığa hile karıştırılması örneğin; ölü ya da ithal seçmenlere oy kullandırılması önlenecek, mühürsüz oy pusulalarını kabul etmek gibi kanuna aykırı uygulamalar olmayacak ve illa ki parmak boyası geri gelecek.
Yukarıda saydığım temel demokratik ve hukuki şartlar yerine gelirse elbette sandıktan çıkan sonucu herkes kabullenir ve kuzu kuzu teslim olur yoksa Putin’in Rusya’daki seçimlerde yaptığı gibi muhalif rakiplerini yok edip sandığa sokmaz, sandıkta sadece tavşan adaylar ile yarışıp sonra da çıkan sonuca teslim olun demenin bir manası ya da mantığı yoktur.
Birde kulağa çok ama çok buyurgan gelen bu “kuzu kuzu teslim olacaksınız” hükmüne de açık bir itirazım var:
Bak Receb Bey, biz Türk’üz malum bizim totemimiz kurttur koyun değil ve tarih boyunca hiç kimse bizi kuzu kuzu teslim olmaya zorlayamamıştır.
Tarihe baktığında açıkça görürsün Türk Milleti zulme ve zorbalığa boyun eğmez asla kuzu kuzu teslim olmaz!
Herhangi bir kurala uymamız ve iradeye itaat etmemiz için akla, mantığa, hukuka ve vicdanımıza uygun olması gerekir.
Biz Türkler ne Orta Asya’da Çin’in zalim imparatorlarına, ne Türkistan’da Kuteybe’ye, ne Anadolu’da zalim Osmanlı’ya ve ne de Çanakkale’de yedi düvele kuzu kuzu teslim olmadık, direndik kazandık, hak ve hukukumuzu korumayı bildik onun için demedi demeyin “kuzu kuzu teslim olacaksınız” hükmü Türkler’e sökmez...