Süper Lig’in 32. haftasında Kayserispor’u yenip umuda tutunmak için sahaya çıkan Fenerbahçe için tek hedef galibiyetti. Ancak 90 dakikanın sonunda ortaya çıkan tablo, gerçek anlamda bir hüsrandı. Ligde kalma savaşı veren ve tam sekiz oyuncusundan yoksun gelen Kayserispor karşısında iki kez geriye düşen ancak golcüleriyle öne de geçen Fenerbahçe sahadan 3-3’lük beraberlikle ayrıldı ve şampiyonluk yolundaki umutlarını bir kez daha kendi elleriyle tüketti.
Bu sonuç, sadece iki puan kaybı değil, bir sezonun inanç, umut ve sabır birikiminin de sarsılması anlamına geliyordu. Fenerbahçe, mutlak kazanması gereken bir maçı daha hanesine galibiyet olarak yazdıramadı. Ve bu da, 2013-2014’ten bu yana süren şampiyonluk özleminin on birinci yılına doğru uzanması demekti. Evet, tam on bir yıl…
Bu kadar eksikle gelen bir rakip karşısında, kimi anlarda nasıl bu kadar etkisiz ve kararsız bir takım görüntüsü çizildi? Daha da önemlisi, bu takımın şampiyonluk inancı ne zaman kayboldu bunu anlamak mümkün değil.
Bu sorulara elbette teknik direktör Jose Mourinho cevap vermek durumunda. Ama sorumluluk sadece onda değil. Bu yapının en tepesinde yedi yıldır oturan başkan Ali Koç da bu sorgunun muhatabı.
9 Haziran 2018’de büyük bir coşku ve umutla seçildi Ali Koç. Ancak geçen yedi yıl, sadece saha sonuçları değil, camianın ruh hali açısından da yıpratıcı ve yıkıcı bir sürece dönüştü. Sürekli değişen teknik direktörler, her sezon yapılan onlarca transfer, hiç bitmeyen “Bu sene şampiyonuz” söylemleri… Ve her sezonun sonunda değişmeyen senaryo: Hayal kırıklığı…
Kayserispor karşılaşması yalnızca sahada bir dönüm noktası değil, tribünle yönetim arasında da tam anlamıyla bir kopuş anı oldu. Maç boyunca duyulan istifa sesleri, son düdükle birlikte stat dışına da taştı. Stattan çıkan binlerce taraftar, Fenerbahçe tarihinin belki de en yüksek sesli “İstifa” haykırışlarını Ali Koç adına İstanbul sokaklarında yankılattı.
Ali Koç geçmişte de istifaya çağrıldı. Ama bu kez farklıydı. Çünkü artık sadece umutlar değil, sabır da tükenmişti. Evet, matematiksel olarak hâlâ şampiyonluk ihtimali var. Ancak tribünlerdeki inançsızlık, bu olasılığın çok önüne geçmişti.
Ve bu inançsızlık hali, Sarı Lacivert sevdalısı binlerce insanın içinden gelen sesi, bir kez daha “Ali Koç istifa” sözleriyle dışa vurdu.
Açık konuşalım: Geçtiğimiz yıl yapılan genel kurulun ardından savaş baltasını gömen efsane başkan Aziz Yıldırım’la sağlanan normalleşme, bu süreçten sonra yeniden bir yarışa evrilecek gibi duruyor.
Kısacası; Fenerbahçe için ufukta çok sert, çok gürültülü, çok sancılı günler görünüyor.
Hoşça kalın...