ENFLASYONDA KİM NE YAPIYOR?

Pandemi koşullarında uygulanan ultra gevşek ekonomi politikaları küresel ölçekte hemen her ülkede enflasyonu ciddi manada yükseltmişti,...

Pandemi koşullarında uygulanan ultra gevşek ekonomi politikaları küresel ölçekte hemen her ülkede enflasyonu ciddi manada yükseltmişti, Amerika ve Avrupa’da bile enflasyon alışılmadık bir şekilde çift hanelere tırmanıvermişti.

Türkiye’de de enflasyon yükselmiş, özellikle de bilime ve akla aykırı “faiz sebep enflasyon sonuçtur” iddiası üzerine girişilen faiz indirimleri ile beraber enflasyon bırakın çift haneleri bir anda üç hanelere zıplayıvermişti.

TÜİK’in cansiperane çabaları bile yaşanan enflasyonu gizlemeye yetmemiş, onca çabaya rağmen TÜİK enflasyonu dahi yüzde 85’i görmüştü.

Türkiye ekonomi bilimine ve akla aykırı politikaları ısrarla dener, enflasyon ile mücadele etmeye yönelik hiçbir ciddi adım atmazken Avrupa ve Amerika’da hükümetler enflasyonu kontrol altına alacak sıkı para ve maliye politikaları uygulamaya geçtiler.

İlk sonucu biraz daha önce davranan Amerika Birleşik Devletleri aldı ve ABD enflasyon verileri kasım ayında yıllık yüzde 7,1 ile yüzde 7,3 olan beklentinin bile altında geldi. Şimdi aralık verileri bekleniyor, böylece Amerika’da 2022 yılı enflasyonu belli olmuş olacak. Çok büyük bir olasılıkla aralıkta da beklentilerin altında bir seviye görülecek.

Avrupa tarafından son gelen verilere göre ise Avrupa Merkez Bankası’nın tarihi faiz artışlarına karar verdiği 2022 yılında Euro Bölgesi’nde enflasyon tek haneye indi

Euro Bölgesi’nde tüketici fiyatları Aralık’ta bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,2 arttı ve beklentilerin altında kaldı. Son veriyle birlikte Euro Bölgesi 2022 yılını tek haneli enflasyonla tamamlamış oldu.

Görüldüğü gibi enflasyon ile mücadele etmeye niyet edip, bu yönde politikalar uygulamaya başlayanlar sonuç almış bulunuyor. Aldıkları somut sonuçlara rağmen hala tetikteler çünkü enflasyon ile mücadelenin kolay bir iş olmadığını en ufak bir hatada ya da yanlış uygulanan bir politika sonucunda enflasyonun tekrar tırmanmaya başlayabileceğini biliyorlar.

Türkiye’de ise enflasyon ile mücadele eden tek kurum TÜİK kaldı, Merkez Bankası ise sadece oturmuş seyrediyor hiç topa girmiyor.

Eh iktidar desen ayrı bir hava, seçim yılında sıkı maliye politikaları uygulayacak halleri yok.

Bir umut baz etkisi ki bütün algı operasyonları da zaten ona dayanıyor. Aralık ayında yaşanan baz etkisini zaten gördük, geride birde ocak etkisi var. Bu iki aylık baz etkisi ile enflasyon hızı kağıt üstünde epey bir gerilemiş olacak.

Vatandaşlar bu baz etkisini günlük yaşamlarında elbette hissetmeyecekler, etiketlere yansımayacak çünkü fiyatlar inmeyecek.

Sonrasında ise fiyatlardaki tırmanış devam edecek ve enflasyon hızı artacak.

Bu size çok iddialı bir öngörü olarak gelmiş olabilir, lakin durum hiç de öyle değil ekonomi bilimi gevşek maliye ve para politikaları uygular, dolaşımdaki para miktarını ve hükümet harcamalarını kontrolsüzce arttırırsan enflasyon meydana gelir demektedir. Bu dünya ölçeğinde farklı ülkelerde defalarca denenmiş ve hep aynı sonuç ortaya çıkmıştır. Aynı hataları yapıp başka bir sonuç elde etmeyi beklemek hiçbir şekilde akla mantığa sığar bir iş değildir.

Türkiye’de bu yıl seçim yılı ve iktidar da topun ağzında, sandıkta kazanmak onlar açısından oldukça zor görünüyor. İktidar açısından bu kadar kritik bir seçime giderken vatandaşlara acı verici enflasyon ile mücadele politikaları uygulayacaklarını düşünmek pek mümkün değil.

Zaten bir fedakârlık yapıp uygulamaya kalksalar birle bu tip politikaları uygulayabilecek güç ve güvenirlilikten mahrum görünüyorlar.

Buda seçim sonrasında her kim iktidar olursa olsun önünde çözülmesi çok zor bir yüksek enflasyon sorunu bulacak demektir. Hal buyken iktidara talip olanların bu durumu bilerek şimdiden politika hazırlıklarına başlamaları gerekir ki Türkiye daha fazla zaman kaybetmesin.