AKP; Türkiye’de ekonomik, mali ve sosyal sorunlarının tartışılmasını rafa kaldırmak istiyor. Onun için RTE ekibi ile 4 Şubat 2024 tarihinde gittiği deprem bölgesi Hatay’da; “Bize belediye başkanlığı seçiminde oy vermezseniz hizmet gelmez…” anlamında sözler söyledi. Bu siyasi tehdidin amacı gündemi değiştirmekti.
Bunun nedeni bellidir. Gündemi muhalefet partileri belirlemiyor, gündemi AKP iktidarı yani RTE beliyor. Belirlenen gündemi muhalefet partilerinin genel başkanları tartışıyor. Yargıtay’ın, Danıştay’ın ve ülke genelinde yargının hakim, savcı adli personeli ile adli binalarının yerleşke sorunları askıda tutuluyor. Bugüne değin ülke genelinde kurulması zorunlu hale gelmiş olan adli kolluk kuvvetleri de bir türlü kurulmuyor. Bunları yapacak olan Adalet Bakanlığı’dır.
Bu sorunların çözümü çözümsüzlük olarak askıda asılı dururken, bugüne değin AKP, Cemil Çiçek, Mehmet Ali Şahin ve Sadullah Ergin gibi Adalet Bakanlarından başlayarak bugüne değin RTE’nin bütün bakanları görevlendirmesine karşın, Adalet Bakanlığı’nın işlev alanlarında bulunan sorunlar yığılmıştır. Adalet yok edilmiştir. Adaletin dağıtılması gecikmiş, belki de alacağı ceza bir yılı bile çekmeyecek, beklide yargılama sonunda beraat edecek yüz binlerce insan tutuklu olarak ceza ve tutuk evlerine kapatılmışlardır. TCK’nun 102. maddesini neden değiştireceğinizi, tutukluluk süresinin 10 yıl ile neden sınırlandıracağınızı araştırıp incelemeden “kaldır parmağını, indir parmağını” bir oylama ile TBMM’nde çıkarırsanız, kamu vicdanını ve toplum vicdanını sızlatırsınız.
Suçu yargının üzerine yıkarak kurtulamazsınız. Sizi AKP’nin geçmiş dönemine götürmek istiyorum.
İşte o tarihlerde Yargıtay’ın ve Danıştay’ın başkanları ile Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in “söz düellosuna” girmesiyle başlayan gelişmelerin grafik periyodu en yüksek seviyeye çıktığı bir sırda RTE, Kars gezisi sırasında gündemi değiştirmek için “Ucube Heykel” tartışmasını ortaya attı.
RTE’nin deyimi ile “Ucube Heykeli” kim yapmıştı. AKP önceki Belediye Başkanı…
RTE, o zaman bu heykel için “Ucube” sözünü kullanmıyordu.
RTE, “Ucube” sözcüğünü Adalet Bakanı Sadullah Ergin’i gündemi değiştirerek kurtarmak için kullanmış olmasın! Başbakan RTE’nin deyimi ile “Ucube Heykelden” acaba Ermenistan’da rahatsızlık mı duyuyordu? Çünkü Türkiye-Ermenistan sınırına dikilmiş olan kaidesiyle birlikte 40 metreyi aşan heykel; Ermenistan’da bakınca da görünüyordu. Ermenistan el altında bu heykelin kaldırılmasını Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nda rica mı etmişti? Başbakan RTE’yi bu “Ucube Heykel (!)” konusunda takdir ettiğim önemli bir yanı var. Heykele “Ucube” diyor.
O zamanki Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ. Melih Gökçek gibi “Heykeline tükürürüm!” demiyor. Heykeltıraş Mehmet Aksoy ise, “Ben yaptım oldu, beğenmedim yıkın tavrı demokrasi ile bağdaşmaz. Bir yandan Cumhurbaşkanı Gül Ermenistan’a gidiyor, diğer yandan savaş karşıtı bir anıtı yıkmaya kalkıyorlar. Yıkarlarsa dava açacağım.” diyordu. Anladığımız kadarıyla o tarihlerde “Ucube Heykel (!)” mahkemelik oldu. Mahkeme heykelin yıkılmamasına karar verirseydi, o zamanki Başbakan Yardımcısı Devlet Bakanı Bülent Arınç bir açıklama yaparak “Ucube Heykel (!) kararı siyasi bir karardır. Böyle karar olur mu? Başbakan “yıkın” dedi. Kars Belediyemiz de yıktı.” mı diyecektir?
Ne dersiniz? Bu gün Türkiye’de RTE’nin ve ekibinin Gündem değiştirme formülü iyi mi yürüyor? Ne dersiniz? RTE, oy için depremzedeleri tehditlere devam ediyor.