Salgın dönemindeki plansız kısıtlamalar yüzünden esnafın, çiftçinin ve vatandaşın artık dayanacak gücü kalmadı. Her geçen gün artan hayat pahalılığı, enflasyon, geçim sıkıntısı yüzünden esnafımız, işçimiz salgınla değil açlıkla mücadele etmeye başladı.
Salgının zirve yaptığı dönemde geç de olsa tam kapanma kararı alındı. Desteksiz tam kapanma yeni mağduriyetlerin doğmasına yol açtı.Bu süreçte esnaf ve çalışanlar büyük hak kaybına uğradı.Bunun sonucu olarak insanlar kredi ve kart borçlarını ödeyemez, kira , elektrik ve doğalgaz faturalarını karşılayamaz duruma düştüler. İktidarın açıkladığı kısıtlı destek vatandaşın yarasına merhem olmazken, yoksulluk artmaya devam ediyor.
İMF tarafından yayınlanan son rapora göre Türkiye salgın sürecinde halkına en az destek veren ülkeler arasında ilk sıralarda yer alıyor.İktidarın başta esnaf olmak üzere, işçiye, emekliye, dar gelirliye, çiftçiye yani toplumun tüm kesimlerine acilen bir destek paketi açıklaması kaçınılmaz olmuştur. Bu da sosyal devletin bir gereğidir.
11 milyona yakın işsiz yoksullukla boğuşurken, 13,5 milyon emekli de bayram ikramiyesinin 1100 lira olarak açıklanmasıyla hüsran yaşıyor. Bilindiği gibi 2018 yılında emeklilere maaşlarındaki erimeye karşılık yılda iki defa dini bayramlarda 1000’er liralık ödeme yapılmasına karar verilmişti. 3 yıl boyunca bayram ikramiyelerinde hiçbir artış yapılmazken 1000 lira olan bayram ikramiyeleri enflasyon karşısında 677 lira eridi.Emekliler ikramiyelerinde bu erime oranında artış beklerken sadece 100 liralık artış karşısında büyük üzüntü ve hayal kırıklığı yaşadı. Bu emeklilere yapılan en büyük haksızlıktır.
Emekli ikramiyelerine üç yılda topu topu 100 lira zam yapılırken doğalgaz fiyatlarına her ay yapılan zam otomatiğe bağlanmış durumda . Yılbaşından bu yana doğalgaza her ay yüzde 1’lik artışla yapılan zam Mayıs ayı itibariyle yüzde 5’e ulaşmış durumda.
Yüksek enflasyon nedeniyle sürekli gelir kaybına uğrayan vatandaşlar, “Hükümetimizin Karadeniz’de doğalgaz buldukları müjdesinin arkasından fiyatlarda indirim beklerken tam tersine doğalgaz fiyatlarına her ay art arda yapılan zamlar bizleri oldukça zora soktu.Zaten kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz. Salgın nedeniyle gerçekten çok zor günler yaşıyoruz.Sürekli eriyen gelirlerimizle bu zor durumdan nasıl çıkabiliriz diye kara kara düşünüyoruz.Artık biz de devletimizin o şevkatli elinin yanımızda olmasını istiyoruz. Daha da çaresizliğe itilmek istemiyoruz. Hükümetimiz esnaf, çiftçi, emekli, dar gelirli, ayrımı yapmadan toplumun tüm kesimlerine acilen yeni ve adil bir destek paketi açıklamalıdır” diyerek beklentilerini dile getiriyorlar
Bu arada CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 9 milyon emeklinin asgari ücretin ve açlık sınırının altında maaş aldığı günümüzde, toplam sayısı 13 milyonu bulan emeklinin sorunlarının belirlenip çözüm yollarının bulunması için Meclis Araştırma Önergesi açılmasını istedi.
Gürer, TBMM Başkanlığına sunduğu Meclis Araştırma Önergesinde şu görüşlere yer verdi:
“Asgari ücret uygulaması, sosyal bakımdan uygun asgari bir yaşam seviyesinin sağlamasını amaçlayan ve gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret olarak tanımlanmaktadır. Ülkemizde çok sayıda emekli vatandaşımız asgari ücretin altında emekli aylığı almaktadır. Asgari ücret uygulamasında kişinin temel ihtiyaçlarının asgari ölçüde karşılanması amaçlanırken, milyonlarca emeklinin asgari ücretin altında aylık alması, emeklilerin yaşadığı geçim sıkıntısının somut bir örneğidir. Emeklilere verilen 100 TL’lik bayram ikramiyesi artışı günümüz koşullarında çok düşük kalmıştır. Elektrik, doğalgaz, kira artışları ve yüksek gıda enflasyonu emeklilerin yaşamını her geçen gün zorlaştırmaktadır. Emeklilerimizin sorunlarının araştırılması, Meclis araştırması ile yapılacak çalışmanın ardından yasal düzenlemelere gidilmesi ve mutlu bir yaşam sürmelerinin yolu açılmalıdır.”