Hazine ve Maliye Bakanı olarak atandığında Mehmet Şimşek görevi Nureddin Nebati’den devralırken yaptığı ilk açıklamasında “Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır. Kurala dayalı bir Türkiye ekonomisi özlenen refaha ulaşmamızda önemli olacaktır. Makro finansal istikrarı önceliklendireceğiz” ifadelerini kullanmıştı.
Arkasından Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlunun görevden alınması ve finans çevrelerinde oldukça itibarlı bir isim olan Hafize Gaye Erkan’ın Merkez Bankasına Başkan olarak atanması piyasalarda rasyonel politikalara dönüleceği beklentisini güçlendirmişti.
Fakat faizlerin arttırıldığı ilk toplantıda elini korkak tutması ikinci toplantıda ise son derecede yetersiz bir artırıma gitmesi piyasaların beklentisini karşılamadı “eski tas eski hamam değişen sadece tellak oldu” yorumlarının yapılmasına sebep oldu.
“eski tas eski hamam değişen sadece tellak oldu” deyimi nereden geliyor derseniz: Osmanlı zamanında vakıflara ait bir hamam varmış. Hamam uzun süre bakımsız kalmış, her yeri dökülmeye başlamış ve en nihayetinde harap bir hal almış.
Hamamın sahibi Vakıf yönetimi bu hamamı onarmaya ve işler hale getirmeye karar vermiş.
Gerekli parayı denkleştirmişler, uyanığın biri de bu işi üzerine almış.Vatandaş hamamı tepeden tırnağa onarmak yerine ufak tefek yenileme boya badana makyaj ile işi geçiştirmeye, göz boyamaya çalışmış. Bu iş için ayrılan binlerce altını da cebe atmış.Sonra vakfın yöneticilerini çağırmış: “Onarım işi bitti. Hamam yenilendi gelin teslim alın.” Demiş. Vakıf yöneticileri gelip hamamı gezmişler ve ne görsünler. Hamam allanıp pullanmış ancak ciddi bir onarım yapılmamış. Öfkeden burnundan soluyarak yapılan işleri denetleyenler hamamı köşe bucak dolaşırken eskiden kalma taslar bulmuş. Bunları getirip vakıf yöneticilerine göstermiş ve “Gördüğünüz gibi her şey eski tas eski hamam bir tek tellaklar değişmiş bu iş olmamış” demiş…
Eh Türkiye’de de olan tam böyle değişen bir şey yok ve rasyonel politikalara dönüş umudu da ufukta görünmüyor.
Neden mi böyle diyorum?
Malum Merkez Bankasının son faiz kararı açıklandı ve Para Politikası Kurulu (Kurul) politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 15’ten yüzde 17,5 düzeyine yükseltilmesine karar verdiler.
Temmuz ayı enflasyonunun çift hanede olması beklenirken böyle mütevazı bir faiz artırımında ısrar edilmesi açıkça söylemek gerekirse rasyonel ekonomi politikalarına dönmeye kimsenin niyeti olmadığını göstermektedir.
Kurul, ayrıca açıkladığı metinde “dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması, fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin devamına karar vermiştir.
Küresel enflasyon düşerken, halen uzun dönem ortalamalarının ve merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmektedir. Bu nedenle, dünyanın birçok ülkesinde merkez bankaları parasal sıkılaştırma sürecine devam etmektedir.
Ülkemizde, yakın döneme ilişkin göstergeler enflasyonun ana eğiliminde yükselişin sürdüğüne işaret etmektedir. Bu gelişmede yurt içi talepteki güçlü seyir, ücret ve kur kaynaklı maliyet yönlü baskılar ile hizmet enflasyonundaki katılık belirleyici olmaktadır. Kurul, bu unsurlara ek olarak vergi düzenlemeleri ve fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın enflasyon üzerinde ilave olumsuz etki yapacağını öngörmektedir.
Doğrudan yabancı yatırımlar, dış finansman koşullarındaki belirgin iyileşme, rezervlerde süregelen artış ve turizm gelirlerinin desteğiyle cari işlemler hesabındaki dengelenme fiyat istikrarına güçlü katkıda bulunacaktır.
Politika faizi, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirlenecektir. Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir.” Demektedir.
Hep dediğim gibi gömleğin ilk düğmesini yanlış ilikledikten sonra geri kalanını doğru iliklemek mümkün değildir. Enflasyonun üzerinde bir faiz vermeden enflasyona konu olan bir para birimini kimse kimseye kullandıramaz Merkez Bankasının bu dediklerine de kimse itibar edip stratejisini ona göre belirlemez!