Kuzey Afrika’nın en büyük ülkesi olan Mısır’da iki şeyh yaşarmış. Şeyhin birisi ülkeye hayat veren Nil’in bir ucunda, diğer şeyh ise öteki ucunda yaşarmış.
Nil Nehrinin ucunda bulunan şeyh, diğer ucundaki şeyhe hediye olarak ipek dokumalı üç halı hazırlatmış.
Müritlerinden birini çağırıp, bu kıymetli halıları şeyhe iletmesini istemiş. Kendisine yol harçlığı ve azığını da vererek bir an önce yola çıkmasını istemiş.
Mürit, uzun ve tehlikeli olan yola koyulmuş.
Ancak yolun yarısına gelmeden, hırsızlar tarafından azığını ve parasını çaldırmış.
Bir müddet yoluna devam etmiş. Nehrin karşına geçeceği sırada bir halısını Nil’in derin sularına kaptırmış. Azığını ve parasına hırsızlara kaptıran mürit aç kalınca ipek halılardan ikincisini de satmış.
Nihayet şeyhe ulaşmış ve halıyı teslim etmiş.
Şeyh, sadece bir halı görünce müride sormuş
“Uzak uçtaki Şeyh bir halı mı gönderdi” demiş.
Mürit hırsızlar tarafından soyulduğunu, nehrin azgın sularına kaptırdığını halıyı ve bir halıyı da aç kaldığı için sattığını korkudan söyleyememiş.
“Evet şeyhim bir halı gönderdi” demiş.
Şeyh, mürite bakmış. “Dur bakiyim şeyhe soruyum, doğru mu söylüyorsun, yoksa yalan mı” diye, yanında bulunan büyük bir kapıyı açmış ve seslenmiş.
“Şeyhim bana kaç halı gönderdin ?
“Şeyhim sana üç halı gönderdim” demiş.
Bunu gören mürit, birden ayağa fırlamış ve kızgın bir şekilde
“O kadar birbirinize yakındınız da bizleri niye uğraştırdınız?”
********
CHP Parti Meclisi ve MYK Çankaya Belediye Başkan adayını sabaha karşı belirledi ve Hüseyin Can Güner’i aday olarak gösterdi. Hüseyin Can Güner’in Genel Başkan Özgür Özel’in avukatı olduğu ve aday yapılacağı söyleniyordu.
Çankaya Belediye başkan aday adaylığı için 25 CHP’li başvuruda bulunmuş, hepsi de yasal hükümlülüklerini yerine getirmiş ve adaylık parasını da yatırmıştı. İlçede kimin aday gösterileceği merakla beklenirken aday adaylarından, adaylığını koymayan isimlerin ön plana çıkarılmasından endişe duyarak ortak tepki göstermişlerdi. CHP Genel Başkanlığı’na bir yazı göndererek aday adayları “belirtilen zorunlu tarihler arasında” başvuru yapmayan isimlerin konuşulmasından duydukları rahatsızlık dile getirmişlerdi.
Hatta, Genel Merkezi uyarıp ”Aday olma iradesi göstermemiş, belirlenen adaylık ödentisini dahi ödememiş, saha çalışması ve tanıtım faaliyetinde bulunmamış, bedeni, ekonomik ve psikolojik olarak yük taşımamış bir adayın belirlenmesi adil ve hukuk ilkelerine uygun bulunmayacağı gibi demokratik de görülemez.” demişlerdi.
Aday adayları uzunca bir süre saha çalışmaları yaptılar. Kendilerine göre para ve zaman harcadılar. Tüm bu uyarılara kulak tıkayan CHP Genel Merkezi aldığı kararla parti içinde huzursuzluğu arttırdığı gibi, aday adaylarının kendilerini teşvik eden ve destekleyen seçmenler arasında da hayal kırıklığı yaşattı.
Şimdi, 25 aday adayı, CHP’de karar vericilere, müritin şeyhlere yaptığı şiddetli çıkışı göstermede haklı değiller mi ?
“Bu kadar birbirinize yakındınız bizi niye uğraştırdınız ?”