Göreve geldiği 2019 yılının Haziran ayından, istifa ettiği Nisan 2022 yılına kadar geçen süre içinde, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı görevinde elle tutulu hiçbir doğrusuna rastlanmayan Nihat Özdemir’den sonra koltuğa oturan Mehmet Büyükekşi, yönetimiyle birlikte kolları sıvadı.
Büyükekşi öncelikle istifalarını istediği tüm kurulları yeniden oluşturdu. Bunlar arasında, futbol ailesinin en fazla merak ettiği Merkez Hakem Kurulu’nun başına Sabri Çelik’i getirdi. Çelik konusunda yorum yapmak için henüz erken. Ancak MHK’da görev alan isimlerle birlikte genel olarak değerlendirmemiz gerekirse umutlu olduğumu söyleyebilirim.
Ayrıca, hakem ve gözlemciler ilk kez uygulanacak olan yeni nesil teknolojiyle atanacak. Bir diğer önemli nokta da, saha ve VAR hakem kadroları ayrılırken, özel gözlemci odası oluşturulacak. UEFA’yla sağlanacak olan koordinasyonla, Avrupa’nın önemli ligleriyle hakem değişim programı da devreye sokuluyor.
Yıllardır, “Hakem değişimi Türk hakemliği adına son derece önemlidir. VAR hakemiyle saha hakemi aynı olmamalı. VAR hakemliği belli bir uzmanlık gerektirir ve ayrılmalıdır” diye dilimizde tüy bitti. Nihayet birileri çıktı ve eğer uygulayabilirlerse çok önemli bir adım atmış oldu.
Yeni yönetimin aldığı ivedi kararlardan biri de rezerv ligin kurulması ve Süper Lig’de deplasman seyircisi yasağının kaldırılması. Rezerv ligin kurulması kulüplerin ellerinde bulunan oyuncu grubunu her zaman hazır tutması adına çok önemli adım ve sonuna kadar destekliyorum.
Deplasman seyircisi kararı için konuşmak çok erken. Çünkü maalesef bu konuda nedense, toplum olarak çok gelişmiş bir taraftarlık bilincine sahip değiliz. Ancak, genel çerçevede bakıldığında mantıklı gibi duruyor. Bu konuda alınan kararın detayları arasında, ev sahibi kulüplerin, misafir takımın yazılı onayı ve İl veya İlçe Spor Güvenlik Kurulu’nun kararıyla, en fazla yüzde on olan misafir takım seyirci kapasitesi yüzde otuza çıkartılması var.
Alınan ve en azından insan hakları adına yüzde yüz doğru olan bir karar da, 23 yaş üstü bir profesyonel futbolcunun, kulübünün oynadığı resmi müsabakaların yüzde onundan daha azında görevlendirilmesi halinde, o futbolcunun sözleşmesini feshetme hakkına sahip olabilmesi.
Bu kurala göre kulüpler kadrosundaki 23 yaş üstü bir oyuncuya en az 4 maç şans vermek zorunda. Aksi halde, futbolcu, kontratını feshetme şansına sahip olacak.
Evet, sonuç olarak Büyükekşi yönetimini, aldıkları cesur ve doğru kararları nedeniyle yürekten kutluyorum. Dilerim, her anlamda zorlu bir dönemden geçtiğimiz bu süreçte, üstlendikleri sorumluluğun altından başarıyla kalkarlar.
Kalın sağlıcakla…