Proje uluslararası kaynaklarda İngilizce One Belt One Road (OBOR) veya Belt and Road Initiative (BRI) olarak adlandırılmaktadır. Türkçe karşılığıyla Bir Kuşak, Bir Yol ya da Kuşak-Yol Projesi, Kuşak Yol Girişimi, Kuşak Yol İnisiyatifi olarak adlandırılan proje Çin’den Avrupa’ya yeni ve hızlı bir ulaşım ağı ile ticaret güzergâhı oluşturmayı hedeflemektedir.
Proje geçmişine baktığımızda Çin Halk Cumhuriyeti Başkanı Şi Cinping ilk olarak, 2013 yılında Kazakistan’da bulunan Nazarbayev Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada, kadim ipek yolu ülkeleri arasında ‘İpek Yolu Ekonomi Kuşağı’ oluşturulmasından bahsetmiştir. Yine aynı yılın sonlarına doğru Endonezya parlamentosunda yaptığı konuşmada Başkan Şi Cinping ASEAN ülkeleriyle iş birliğini güçlendirmek ve 21.Yüzyıl Deniz İpek Yolu’nu ortaklaşa inşa etmek için hazır olduklarını belirtmiştir.
Bir Kuşak, Bir Yol projesinin içeriğinde; üye devletler arasında demir, kara ve dijital bağlantılar, köprüler, petrol ve doğal gaz boru hatları, lojistik üsler, enerji santralleri, hava alanları ve limanlar gibi büyük tesisler yer almaktadır.
Bir Kuşak, Bir Yol projesinin İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve Deniz İpek Yolu olarak iki kısmı vardır. Kara güzergâhında 6 koridor bulunur. Bunlar:
1.Çin – Hindiçini Yarımadası Ekonomik Koridoru (CICPEC)
2.Çin – Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC)
3.Çin – Orta Asya – Batı Asya Ekonomik Koridoru (CCWAEC)
4.Bangladeş – Çin – Hindistan – Myanmar Ekonomik Koridoru (BCIMEC)
5.Çin – Moğolistan – Rusya Ekonomik Koridoru (CMREC)
6.Yeni Avrasya Kara Köprüsü Ekonomik Koridoru (NELBEC)
Bir Kuşak, Bir Yol projesinin kara ayağını oluşturan İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ile Çin’den, Kazakistan ve Moğolistan’dan başlayarak Rusya ve İran üzerinden Avrupa’ya ulaşacak şekilde demir yolu bağlantıları oluşturulması ve bölge ülkeleri ile ticareti artırıcı ve kolaylaştırıcı önlemlerin hayata geçirilmesi planlanmaktadır.
Yazımızın konusu elbette bu proje değil lakin bu projenin Çin ile Avrupa arasında ulaşımı çok kolaylaştıracağı ve karşılıklı ticaret hacmini çok büyük ölçüde artıracağını da ifade etmek isterim.
Elbette bu Amerika’nın Çin’i kontrol etme ve ekonomik büyüklükte Amerika’yı geçme olasılığını ortadan kaldırma düşüncesi ile son derecede ters düşen bir projeydi.
İşin açığı Bir Kuşak, Bir Yol projesinin ulaşım ayağının en önemli rotası kuzey rotasıdır ki Ukrayna, Rusya ve Belarus’un arasında çıkan savaş tam da bu güzergâhın üstünde cereyan etmektedir.
Bugün itibariyle bu savaş Rusya’nın yaptırımlara tabi tutularak küresel ekonomik sistemden izole edildiği bir hal almış bulunmaktadır. Savaşın sönümlenmesi ve bir ateşkes ilan edilerek Rus birliklerinin geri çekilmesi dahi kısa sürede Rusya’nın sisteme yeniden kabul edilmesine yol açmayacaktır.
Rusya’da ki Diktatör Putin ve diktatörlük rejimi devrilmeden, Rusya demokratikleşerek dünya barışı için bir tehdit olmaktan çıkmadan sisteme geri dönmesinin önü açılmayacaktır.
İşte bu durum ve yaptırımlar çok büyük bir olasılıkla Bir Kuşak, Bir Yol projesinin kuzey rotasını işlemez hale getirecektir.
Projenin en önemli rotasının işlemez hale gelmesi Orta Rota ya da Güney Rotasına ağırlık verilmesine yol açar mı?
Bu da çok kolay değil teknolojik zorlukları bir kenara bıraksak dahi hem Orta Rota ve hem de Güney Rotası gene siyasi olarak sorunlu bölgelerden geçmektedir. Özellikle Güney Rotası’nın İran’dan geçiyor olması İran’ın hem Rusya’nın en büyük müttefiki ve hem de zaten başka yaptırımlar ile zorlanıyor olması bu rotayı da kullanılamaz kılmaktadır.
Kala kala Türkiye üzerinden geçen orta rota kalıyor, buradaki en büyük sıkıntı ise Bakü – Aktau Hazar Deniz geçişinin yarattığı teknik sıkıntılardır. Bu sıkıntılar giderilebilir ve Aktau Bakü limanlarındaki yükleme boşaltma kapasiteleri artırılabilirse bu koridor işler ve Türkiye bu işten kazançlı çıkar.
Bu rotada tıkanma noktası Hazar geçişidir, geri kalan tüm sorunlar kolaylıkla çözümlenebilir, özellikle Marmaray ve 3. Köprüden demiryolu ile geçişin zaten hazır olması ise Türkiye’nin elini güçlendirecektir.
Birde Basra körfezi limanları ile Türkiye arasındaki demiryolu bağlantısı sağlanırsa Türkiye bu projede çok ciddi bir avantaj sağlayacaktır.
Tabi bütün bunların olabilmesi için Kafkaslar ve Irak’ta da sürdürülebilir bir istikrarın tesisi gerekmektedir.