Atatürk Kültür Merkezi İstanbul’da Taksim meydanında bulunan Opera Bale, Tiyatro, Konser ve Kongre amacı ile kullanılan içinde sergi salonları bulunan bir yapıdır.
İlk defa 1969 yılında dünyanın dördüncü büyük merkezi olarak hizmete giren, Türkiye’de Cumhuriyet döneminin simge yapılarından biridir. Kültür merkezi 2008-2018’e kadar kapalı kaldı ve Şubat 2018’de yenisinin yapımı için yıkıldı.
Yeniden yapılan Atatürk Kültür Merkezi 29-Ekim 2021 tarihinde yeniden seyircisiyle buluştu.
Konservatuar Şan-Opera bölümünden mezun olduktan sonra sınıf arkadaşım, soprano Nuray ve ben tenor olarak İstanbul Devlet Opera ve Balesi korosu için başvuruda bulunup İstanbul’a yola çıktık.
Sınavın Atatürk Kültür Merkezi’nin en üst katında bale stüdyosunda yapılacağını öğrendik.
Sınav öncesi bale stüdyosuna da piyanist arkadaşımızla sınavda söyleyeceğimiz opera eserlerinin provasını yaptık. Manzara harika.
Boğazı sağlı sollu gören bir açıdan geçen gemiler tekneler, uçuşan martılar seyrine doyum olunmaz bir manzara karşısındaydık.
Saatlerce oturup denizi olmayan Ankara’mızdan uzak bu tarihi yarımadada olmak müthiş bir duyguydu.
Kültür merkezinin en üst katında bulunan kantinden bizim gibi sınava gireceklerle sabah çaylarımızı alıp manzarayı seyretmeye devam ettik.
Sınav saati gelmişti sınav komisyon tek tek yerlerini aldı. Görevli bir kişi sınava gireceklerin sırası geldikçe isimleri okuyarak bizleri anons etmeye başladı.
Benden önce soprano arkadaşım Nuray’ın ismi okundu. Ben de sınavın yapıldığı stüdyonun kapısına yanaştım ve arkadaşımın sınavını kapı aralığından dinledim.
Kusursuz parçalarını söyledi ve salondan çıktı.
Sıra bana gelmişti, üstümü başımı düzelttim, elimde sınavda söyleyeceğim opera eserleriyle stüdyoya girdim. Sınav komisyonu çok kalabalıktı tahminimce on kişiydiler.
Bana eşlik edecek piyaniste sınav için çalıştığım opera eserlerini verdim ve sınavım başladı.
İlk söyleyeceğim opera parçam, Mozart’ın, Don Giovanni opera eserindeki arya “Dalla sua pace”
Piyanist, söyleyeceğim opera eserini çalmaya başladı ben aryaya girdim, ama o anda yine İstanbul boğazından geçen kocaman gemiye gözlerim takıldı. Ben de geminin yolcusu gibi denizin üzerinde akmaya başladım.
Bu arada sınavı falan unuttum ve boğazdan geçen geminin arkasına takıldım gittim.
Kendime geldiğimde sınav komisyonun da bulunanların yüzünde yarı kızgınlıkla beraber yarı şaşkınlığı gördüm. Çok çok özür dileyip tekrar sınav için yeni baştan parçamı söylemeye başladım. İki tane Napoliten ve bir Türk eseri daha söyleyip sınavımı kan ter içinde bitirip dışarı kendimi zor attım.
İstanbul boğazının manzarası beni kötü çarpmıştı.
Ne soprano arkadaşım ne de ben sınavı tabii ki kazanamadık. Ankara’da yapılan opera koro sanatçısı sınavında bu kez şans bizden yanaydı. Soprano arkadaşım Nuray’la ikimiz sınavı bu kez kazandık. Demek ki denizi olan şehirler bize yaramıyor!…
Yıllar sonra Atatürk Kültür Merkezinde birçok eserde görevli koro sanatçısı olarak sahne aldım.
Yeniden yapılan ve 29 Ekim 2021’de açılan Atatürk Kültür Merkezinde Ankara ve Antalya Opera Bale Orkestrasıyla “Verdinin “AİDA” Opera eserinde 7-8 Kasım 2021’de Koro sanatçısı olarak bu eseri seslendirmenin büyük gururunu yaşadım.